Jineoloji editörlerinden kadın gerçeği, yöntem ve hakikat
09:06
Habibe Eren/JINHA
ANKARA - "Kadın etrafında geliştirilecek bilim, doğru sosyolojiye atılmış ilk adımdır" diyerek, yayın hayatına başlayan Jineoloji dergisinin, "Kadın gerçeğine dayalı yöntem ve hakikat" konulu 2. sayısı çıktı. Hakikat arayışına neden bu denli vurgu yapıldığını ve Jineoloji'nin neden gerekli olduğunu sayı editörleri Elif Berk ve Nesrin Onur anlattı.
Kadın ve yaşam bilimi anlamına gelen jineoloji; günümüz sosyal bilim anlayışına karşı geliştirilmiş bir eleştiri aslında. Diğer bütün alanlar gibi biliminde erkek egemen tahakkümüne maruz kalması jineolojinin gerekliliğini ortaya koyuyor. Derginin ilk sayısının konusunu "Sosyal Bilimlerin Krizi ve Jineoloji" belirlerken, 15 Haziran'da çıkan ikinci sayısı, "Kadın gerçekliğine dayalı yöntem ve hakikat" konusuna değiniyor. Derginin kapak fotoğrafı da aylardır Nusaybin'de gazetecilik yapan JINHA muhabiri Zehra Doğan'dan. Kapakta dilek ağacının üzerindeki rengarenk anahtarla süslenen bir ağaç yer alıyor. Hakikat kapısını açmaya çalışan bu rengarenk ağaç, kadının gerçekliğine de dayanıyor. Dünya kadın hareketlerinde de çok defa tartışılan ve önemli bulunan Jineoloji dergisinin ikinci sayısını sayı editörleri Elif Berk ve Nesrin Onur'la konuştuk.
* Derginin birinci sayısına, "Sosyal Bilimlerin Krizi ve Jineoloji "dosya konusu ile başlandı. Neden sosyal bilimler gerekliydi, derginin ikinci sayısına gelene dek neler katedildi?
Elif: Jineoloji yeni bir sosyal bilime ihtiyaç duyarak kendi varlık gerekçesini ortaya koyuyordu. Neden sosyal bilim; çünkü aslında sosyal bilim dışında tanımlayabileceğimiz bir bilim gerçekliği olmadığı düşüncesinden ötürü. Topluma yanılgılı yaklaşım, toplumsallığa yanılgılı yaklaşım bilimlere de yanılgılı bir yaklaşımı getiriyor. Bu anlamda sosyal bilimlerin kendisinde güçlü bir eleştiri yapmadan, veya yapılan eleştirileri güçlü bir şekilde yaşamsallaştırmadan bunun yansımasını bütün diğer alanlarda ele almadan bir çıkış sağlanamayacağını düşünüyoruz. 21. yüzyılın devrimsel karakterini göz önünde bulundurduğumuzda yeni bir sistem inşası hedefi olan bir kadın gücü açısından tabi ki vazgeçilmez olduğunu düşündüğümüz için öyle bir konu seçtik. Oradan ele aldığımız ikinci sayı kadın gerçekliğine dayalı yöntem ve hakikat konusunu ele alıyordu. Ciddi bir yöntem sorunsalı var. Olay ve olgulara, insana, doğaya yaklaşımında, bir sorun var ve bu sorunu düzeltebilmek bir yöntem sorunudur. 'İnsan neden bilgiye ihtiyaç duyar?' gibi bir soru sorduğumuzda 'kendi hakikatiyle buluşmak için, kendini özgürleştirmek için bu ihtiyacı duyar' gibi bir cevap verebiliriz.
'Jineoloji kadın için ileri bir nokta'
Nesrin: Öncelikli olarak kadın özgürlükçü odaklı yeni bir bilim inşa etmek gerekiyor ve bu bilimi sadece birilerinin tekelinde olmaması gerekiyor. Özellikle erkeklerin veya belirli sınıfların tekelinde değil, tümüyle ezilenlerin; öncelikli olarak da kadınların öncü olması gerekiyor. Amacımız kadın bilimi olarak inşa edip kadınların yaşamına dokunacak ve dönüştürecek, ezilme durumlarına çözüm bulacak ve tüm kadınlara ulaşmak. Jineoloji bunun üzerinden kendini referans alan bir bilim dalı. Öncelikli olarak kadınlar ama kadın odaklı yeni bir bilimin inşası. Bu hem toplum için hem de kadın özgürlüğü için ileri bir nokta.
* Dergi nasıl çıkıyor, ikinci sayıda hangi konu başlıkları var, yazarlar arasında kimler yer alıyor ve kadınların dergiye yaklaşımı nasıl?
Nesrin: Derginin hem yayın hem de danışma kurulunda kadın mücadelesinde öncü olmuş, kadınlar var. Hem dünyadan hem Türkiye'den kadın arkadaşlar var. Jineoloji dergisi sadece Kürt kadınlarının çıkardığı bir dergi değil zaten. Bir tartışma platformu aslında; farklı fikirlere, jineolojiyi anlatmaya çalışıyoruz. Mesela feminizmin çözüm üretemediği kadın meseleleri ve toplumsal meseleler üzerinden, toplumsal sorunları çözme noktasında bunu ele alıyoruz. Dolayısıyla bizim dergimiz bir tartışma platformu aslında. Farklı görüşlerden kadınlarında yazılılarıyla tartışmalarıyla katkı sunduğu bir platform. Afganistan'dan, İtalya'dan, Ortadoğu'ya kadar birçok kadın aktivist yazıyor dergide.
'Jineoloji bizim ihtiyaç duyduğumuz bir şeydi '
Elif: Jineoloji dergisi gibi bir dergi çıkartmak aslında baktığımız zaman bizim ihtiyaç duyduğumuz bir şeydi. Çünkü jineolojiyi biz uzun yıllardır çeşitli platformlarda tartışıyoruz. Kurumsallaşması içinde mücadele ediyoruz. Bizim kadınlar olarak ihtiyaç duyduğumuz şey, kendi özgürlüğünü inşa etmek. Birlikteliği ve kolektif zemini oluşturabilmek. Ataerkil sistem kapitalist modernite ile beraber giderek insanlığı bireyciliğe ve tekçiliğe itiyor. Bu marjinalleşme ve daralma karşısında atılacak adım şüphesiz daralmaya karşı birleşmeyi amaçlıyor. Jineoloji'nin kendisinin gelişmesi, kuramsallaşması, toplumsallaştırması bir kanal olacak.
'Mücadelenin kendi teorisini oluşturmak gerekiyor'
* Jineoloji kadın ve yaşamı doğayı da içine alarak kadın bilimi iddiası ile çıktı. Dergi olarak çok daha yeni ama dünya kadın hareketlerinde de çok tartışılıyor. Size gelen tepkiler ve eleştireler nasıl?
Elif: Biz belki dergi olarak yeniyiz. Belki jineoloji kavram olarak yeni ama içerik olarak ve kaynağına baktığımız zaman aslında çok köklü bir zeminden bahsediyoruz. Kavramın yeniliği derginin yeniliği bunun önüne geçmemeli. Biz nasıl dönüşüm gücü haline getirebiliriz üzerinden bir tartışma yürütmeyi yeni başlatıyoruz aslında.
Nesrin: 40 yıldır süren Kürt özgürlük mücadele deneyimi, gene Kürt kadın özgürlük mücadelesinin yılların birikimine dayanan bir çalışma aslında. Şöyle de değerlendirebiliriz aslında yıllardır süren mücadelenin artık teorik politik kuramının oluşturulması olarak okuyabiliriz bunu. Bu mücadelenin kendi teorisini oluşturması gerekiyor. Nasıl yeni yaşama ihtiyaç varsa yeni bilime de ihtiyaç var. Dolayısıyla yeni yaşam nasıl örgütleniyorsa yeni yaşamın bilimi de öyle örgütlemesi gerekir. Olumlu tepkilerin yanında biraz kafasında oturtamayan, feminizm varken jineolojiye ne gerek var noktasında sorgulamaları da oluyor. Bu verimli tartışmalara da vesile oluyor aslında. Dergi olarak kendimizin de gelişmemize neden oluyor.
* Dergiyi ilk defa alan birine nasıl bir dipnot düşebilirsiniz? Neler bulacak jineoloji'nin bu sayısında?
Elif: 3 aylık süreç içerisinde Jineoloji ile ilk defa karşılaşan genç kadınlar arasında erkekler arasında çok fazla heyecan ve merak uyandıran bir boyutu olduğunu gördük. Hiç beklemediğimiz, ummadığımız yerlerden dergiye yazıp dergiyi talep eden kişiler oldu. Sadece kadınlarla da sınırlandırmıyoruz bu ilgiyi erkeklerden doğru da oldukça ilgi var. Buradan aslında yola çıkarak jineolojinin neden ihtiyaç olduğu kendini öne çıkarıyor. Şu anki sistem o kadar çok kadını hapsetmiş durumdaki kadın o kadar fazla çıkışsız gibi gösterilmeye çalışılıyorlar ki nefes alamama durumu yaşıyoruz. Nefes alamamızın nedeni de nasıl nefes alacağımızı, neye dayanarak hangi hakikate doğru nefes alacağımızı tam çıkaramadığımızdan, kaynaklanıyor belki de. İkinci sayı bu çabaya katkı sağlayacak kadının kendi gerçekliğini anlaması ve yöntem arayışını bu anlamda netleştirmesine dair çok değerli yazılar var. Bu sayımız biraz daha jineolojinin kendi perspektifi ile baktığında ne düşündüğü, kadınlar ne düşünüyor üzerinden ağırlıklı olarak şekillenen bir sayı olarak gelişiyor. Aslında hakikat üzerinde durmamızın en büyük sebebi kadının devrimsel gücünü somutlaştırıp kadın devrimini inşa edebilmek.
Nesrin: Yöntem meselesi şu açıdan çok önemli hem jineoloji olarak önerilen bilimin hem kadın hakikatına ulaşmanın yöntemini hem de derginin biraz da kendi yöntemini açığa çıkaran bir sayı oldu. Son zamanlarda akademiye sıkıştırılmış bilimin ölçütü ve o kuramın neredeyse anlaşılamaz olması. Herkese hitap etmiyor. Muhataplarının bile doğru düzgün anlayamadığı bir kulvara doğru gidiyor. Bizim aslında biraz da bu tekeli kırmamız gerekiyor.
Jineoloji dergisinin ,"Jineoloji ve Kadın Devrimi" konulu 3. sayısının Eylül'de çıkması bekleniyor.
(mg)