Rojda Oğuz / JINHA

İSTANBUL - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Suriyeli mültecilere yönelik “Vatandaşlık imkanını vereceğiz” sözlerinin ardından Twitter’da #ÜlkemdeSuriyeliİstemiyorum başlığıyla hashtag açıldı. İlk sırada yer alan hashtag Suriyeli mültecilere karşı linç kampanyasına dönüştü. Cumhurbaşkanı Tayyip ise, farklı tarihlerde farklı söylemlerle mültecileri siyasi rant haline getirirken, mültecilere karşı nefreti de meşrulaştırıyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Kilis’te katıldığı iftar programında Suriyelilere "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı" imkanı verileceğini söylemesinin üzerine mülteci karşıtlığı yeniden gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Tayyip'in “Suriyeli kardeşlerimizin içerisinde inanıyorum ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak isteyenler var. Konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığımızın bu konuda attığı adımlar var“ sözleri sosyal medyada #ÜlkemdeSuriyeliİstemiyorum hashtagi altında nefret söylemine dönüştü.

Mültecilere karşı nefret meştulaştırılıyor!

Suriye, Kürdistan ve Türkiye hattında yaşanan savaş ortamı ve beraberinde var olan gergin süreç, toplumun her kesiminde ayrımcı, kutuplaştırıcı yaklaşımı hızla büyütüyor. 'Ötekinin ötekisi' tabiri Türkiye sınırları içinde bulunan halklar için yıllardır kendisini korurken, bu durum son 5 yıldır savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen Suriyeli mülteciler için daha vahim bir hal aldı. Yaşanan her toplumsal felaket ile seçim süreci, Suriyeli mültecilere karşı ırkçılığı meşru hale getirmeye başladı.

Türkiye'de açlık sınırının altında yaşamakla beraber maruz bırakıldıkları ırkçılıktan kaçan Suriyeli mülteciler Avrupa’ya gidebilmek umuduyla, ölümleri pahasına naylon bir can yeleğiyle Ege Denizi’ni geçmeye devam ediyor. Bu anlamda mültecilerin yaşadığı dramı gözler önüne seren en somut ve acı örnek ise; 3 yaşındaki Alan Kurdi oldu. Ölüm denizini geçip Avrupa’ya varanlar da gittikleri Avrupa ülkelerinden Türkiye'ye dönmek istemiyorlar.

Mültecileri siyasi rant haline getiriyor

Türkiye'deki faşist kesimler, siyasi iktidarın söylemlerinin ardından kendi ırkçı söylemlerini gün yüzüne çıkarabiliyor. 30 Mart Yerel Seçimleri öncesinde “Suriyeli mültecilere oy hakkı verildiği” ya da “birçoğunun vatandaş yapıldığı” iddiaları da ciddi bir gerginliğe sebep olmuş, bu iddialar ülke gündemini uzun süre meşgul etmişti.

Başkanlık sistemi tartışmalarının hala güncelliğini koruduğu Türkiye gündeminde, Cumhurbaşkanı Tayyip'in bu söylemleri, geriye dönük bakıldığında mültecileri siyasi rant haline getirdiğini ortaya çıkarıyor. Böylelikle, ırkçı kesimler tarafından mültecilere karşı nefret bir kez daha meşrulaştırılmış oluyor.

Ne demişti?

Cumhurbaşkanı Tayyip, 7 Ağustos 2014’te Antep’te düzenlediği Cumhurbaşkanlığı seçim mitinginde “Şu anda da zor şartlarda bulunan Suriyeli kardeşlerimize kucak açtık. Bu kalıcı bir durum değil, bu ilelebet devam edecek bir durum değil. İnşallah Suriye’de şartlar düzeldiğinde, Suriye’de o eli kanlı rejim gittiğinde buradaki kardeşlerimiz de şehirlerine, köylerine, evlerine geri dönecekler” ifadelerini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanının yaptığı bu iki açıklamanın arkasında seçim planları yorumları yapılsa da, bu açıklamaların ardından Suriyeli mültecilere duyulan nefret söylemleri sosyal medya üzerinde daha da artış sağladı.

(sy)