Beritan Canözer / JINHA

AMED - Azadi Hareketi Kadın Meclisi üyesi Duysel Karabaş, Lice'de günlerdir devam eden operasyonlara karşı "Doğa katliamına, insan katliamına, yaşam hakkı ihlallerine hep beraber dur demeliyiz" dedi. Kürtlerin artık birlik olmaları gerektiğine değinen Duysel, "Lice için bugün hep beraber ses çıkarmazsak yarın Lice halkının yüzüne bakacak yüzümüz olmaz" diye konuştu.

Diyarbakır'ın Lice, Hani, Silvan ve Kulp ilçelerine bağlı mahallelerinde ilan edilen "sokağa çıkma yasağı" ile günlerdir askeri operasyonlar yapılıyor. Operasyonlar kapsamında evler basılıyor, havadan yapılan taramalarda ormanlarda yangın çıkıyor, yapılan baskınlarda siviller darp ediliyor, gençler işkenceyle gözaltına alınıyor. Lice'ye gitmek isteyen canlı kalkanlar ve heyetler ise arama noktalarında saatlerce bekletiliyor ve gözaltına alınmakla tehdit ediliyor. Lice'de yaşananlara ilişkin konuşan Azadi Hareketi Kadın Meclisi üyesi Duysel Karabaş, Lice halkının 90'lar dönemini yeniden yaşamasına izin vermeyeceklerini belirterek herkesi birlik olmaya çağırdı.

'Birinin çıkarları yüzünden ülke kan gölü'

AKP hükümetinin uzun süredir başlatmış olduğu savaş konseptiyle Kürt halkını sindirmeye çalıştığını söyleyen Duysel, Kürt kentlerinde yapılan saldırıların ve baskıların Kürt halkını yok etmeye dönük olduğunu belirtti. Duysel, ülkede kaos ortamının hakim olduğunu ifade ederek, "Biz Kürt halkı olarak bu kaos ortamını barış ortamına dönüştürmek için elimizden geleni yapıyoruz fakat olumlu hiçbir adım atılmıyor. Savaş tek tarafın çıkarları yüzünden başladı ve bugün bütün kentler onun çıkarları yüzünden yıkılmış, yakılmış, bombalanmış durumda. Sur, Cizre, Şırnak, Nusaybin'in sokakları yok, dümdüz ovalara döndürüldü ve onlarca insan yaşamını yitirdi. Barış ve kardeşlik düşmanları huzur tablosu yerine kan deryasına dönmüş ülke tablosunu izlemeyi tercih ettiler" diye kaydetti.

'12 Eylül'ün ayak seslerini duymamak için mücadele edeceğiz'

Kendilerinin her şeye rağmen huzur tablosunu yaratacaklarına dikkat çeken Duysel, "Biz kara dumanlarla üstü örtünmek istenen bu ülkeyi, bu kentleri, sokakları beyaz bulutlarla ve mavi gökyüzüyle çevirmeye söz verdik. Kadınlar olarak bu sözü yerine getirebilmek için de direnişimizi ve mücadelemizi her alana yayacağız. Bunca katliam yaşandıktan sonra şimdi yine 90'larda yaptıkları onca şeye rağmen sindiremedikleri, korkutamadıkları Lice halkına çevirdiler oklarını ama Lice halkı yine boyun eğmeyecek ve direnecek. Biz de onların direnişine sahip çıkacağız ve saldırılar karşısında demokratik tepkimizi göstereceğiz. Lice'de yüzlerce ağaç kül oldu, onlarca hayvan yanarak öldü, yurttaşlar evlerinden çıkamıyorlar, çıkanlar da darp ediliyor, işkence görüyor. 12 Eylül faşizminin ayak seslerini duyurmak istiyorlar. Biz o ayak seslerini bir kez işittik ve bir daha işitmemek ve işittirmemek için mücadele edeceğiz" diye konuştu.

'Kadınlar olarak rolümüzü iyi oynamalıyız'

Lice'de askerlerin halka zulüm ettiğini belirten Duysel, "Kadınlar köy ortasında darp ediliyor, gençler işkence görüyor, siviller darp edilerek katlediliyor ve köyler, ormanlar yakılıyor. İnsanların bin bir emekle ekip biçtiği tarlalar esrar tarlası denilip ateşe veriliyor. 90'lı dönemlerin daha ötesine geçilmiş durumda" dedi. Yalnızca Kürt halkına dönük değil tüm halklara dönük bir saldırı olduğunun altını çizen Duysel, "Sanmasınlar ki ölen her zaman Kürtler oluyor ve de olacak. Görüyoruz; Ankara, İstanbul, Gaziantep'te de patlamalar oldu ve siviller yaşamını yitirdi. Bu savaşın kurşunu herkesi buluyor. Buna ancak birlik olursak ve dayanışma içinde olursak son verebiliriz" şeklinde konuştu.

Duysel son olarak şunları söyledi: "Doğa katliamına, insan katliamına, yaşam hakkı ihlallerine hep beraber dur demeliyiz. Kürtler artık birlik olmaları gerektiğini anlamalı. Lice için bugün hep beraber ses çıkarmazsak yarın Lice halkının yüzüne bakacak yüzümüz olmaz. Eylemlerimizle bu operasyonlara tepkimizi göstermeliyiz. Özellikle kadınlar böylesi bir süreçte rolünü iyi oynamalıdır. Halk olarak rolümüzü iyi oynamalıyız. Sindirme politikalarına boyun eğmemeliyiz."

(şa/dk)