‘Kadın direnişi, IŞİD’i bitiren noktadır’
09:01
JINHA
ANKARA – BÖG savaşçısı Eylem Ataş ve MLKP savaşçısı Sevda Çağdaş, Minbic’i özgürleştirme hamlesinde faşist IŞİD çeteleriyle çatışırken yaşamını yitirmişti. Rojava’daki kadın devrimine ve yükselen kadın mücadelelerine dikkat çeken demokratik kadın örgütleri de, yaşanan süreci ‘kadınların devrimi’ olarak nitelendiriyor.
Eşitlik ve özgürlük mücadelelerinin en önemlilerinden biri olan Rojava Devrimi ve Rakka operasyonunda kadınların ön plana çıkmasının Türkiye’deki kadınlara da güç verdiğini belirten demokratik kadın örgütleri, ‘Onların mücadelelerini yükselterek devam ettireceğiz’ diyor.
Suriye’de ve Türkiye’de yaşanan siyasal gelişmelere ilişkin konuşan Devrimci Parti İl Başkanı Nazlı Buket Yazıcı, IŞİD’in Suriye’de uygulamış olduğu katliam ve zulüm politikalarına karşı Rojava’dan başlayan direnişin yükseldiğini belirterek, “Bu Kobanê direnişiyle tam olarak Türkiye topraklarında ve tüm dünyada bir yankı buldu. Kobanê direnişinde şunu gördük. IŞİD’in ilk olarak kendisinden farklı ve düşman olarak gördüğü bir kadın direnişi vardı. Bu kadın direnişi, esasında IŞİD’i bitiren noktadır. Çünkü burada hem kadın savaşçıların ön planda oluşu önemli bir faktör olmakla birlikte, bir zihniyet de var aslında. Bir erkek akıl, bir kendisi gibi olmayanı yok etme isteği. IŞİD zihniyeti, LGBTİ’leri vahşice katleden bir zihniyet.
‘Temelde ideolojik bir savaş var’
Bu savaşın sadece bir silahlı mücadele değil bir akıl savaşı bir ideoloji savaşı olduğunu vurgulayan Nazlı, “Bir erkek egemen zihniyet var. Buna karşı kadınların yürüttüğü eşitlik, özgürlük mücadelesi var. Bu anlamda Rojava topraklarında verilen en büyük mücadelenin, esasında erkek zihniyete karşı verilen mücadele olduğunu düşünüyorum. Bizim kadın yoldaşlarımızı da ayakta tutan şey bu ideoloji” şeklinde konuştu.
‘Rojava bir kadın devrimidir’
YPS-YPJ öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri tarafından başlatılan Rakka operasyonuna da değinen Nazlı, bu operasyonu bir kadın komutanın yönetmesinin dünyaya verilen önemli bir mesaj olduğunu kaydetti. Nazlı, “Çünkü IŞİD’in Ezîdî kadınlara neler yaptığını biliyoruz. Bunun karşılığında bir kadının Rakka operasyonunu yönetmesi, esasında Rojava topraklarındaki devrimin bir kadın öncülüğünde bir kadın devrimi olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
‘Enternasyonalist bilinçle oraya gittiler’
Son süreçte Minbiç hamlesiyle birlikte, IŞİD’in elinde kalan son yerler olmasından kaynaklı çok sert çatışmalar yaşandığını söyleyen Nazlı, “Burada iki tane kadın yoldaşımız şehit düştü. Sevda yoldaş ve Eylem yoldaş. Bu yoldaşlarımız Türkiye topraklarından Rojava Devrimi’ne katıldılar. Çünkü yoldaşlarımız şunu biliyordu. Rojava topraklarında ya da ülkemizin, dünyanın herhangi bir yerinde patlayan bomba bizim içimizde patlamıştır. Bir enternasyonalist bilinçle gittiler oraya. Eylem yoldaş Türk’tü, Sünni’ydi, kadındı ve IŞİD’e karşı savaşmaya gitti. Çünkü biliyordu ki, IŞİD’in katlettiği Ezîdî kadınların Eylem’den hiçbir farkı yoktu” ifadelerinde bulundu.
‘Mücadelelerini büyüteceğiz’
IŞİD’e karşı savaşanların temelde ideolojik bir savaş yürüttüğünü vurgulayan Nazlı, sözlerine şu şekilde devam etti; “Rojava’daki kadın yoldaşlarımız bir dayanışma örüyorlar, kız kardeşlik örüyorlar. Biz de onlara söz veriyoruz ki, onların mücadeleleri artarak büyüyecek ve intikamlarını alacağız.”
‘Mor bayraklarını asla yere düşürmeyeceğiz’
Yeryüzü Kadınları örgütlenmesinden Özge Tekin ise, Enternasyonalist kadın devrimcilerin, kadın düşmanı IŞİD’e karşı özgürlük mücadelesini yükselttiğini vurgulayarak, “Onların mücadelesini Türkiye topraklarında da sürdüren, onların mor bayrağını Türkiye topraklarında da dalgalandıran Türkiye kadın kurtuluş hareketi mevcuttur. Eylem yoldaş ve Sevda yoldaş ölümsüzleşti. Bizler Eylem yoldaşın Rojava’da dalgalandırdığı mor bayrağı Türkiye topraklarında da dalgalandıracağız ve asla yere düşürmeyeceğiz. Elden ele yayarak yükselteceğiz. Onların bir idealleri vardı. Onların mücadelesi yeryüzünü özgürleştirmek için, kadın düşmanlarına erkek egemen düzene karşı bir isyandı. Bizler onların mücadelelerini asla geri düşürmeyeceğiz. Türkiye'de de, Ortadoğu’da da bu mücadele asla geri düşmeyecek. Eylem ve Sevda yoldaşın ideallerini kampüslerde, sokaklarda, fabrikalarda, her yerde yaşatacağız” diye konuştu.
‘Kadın komutanlar bize umut oluyor’
Özgür Genç Kadın örgütlenmesinden Cansu Yumuşak da, içine düştükleri her açmazda Rakka operasyonunu yürüten kadın komutanların kendilerine umut olduğunun vurgusunu yaptı. Cansu, bu umudun kendilerini ayakta tuttuğunu ve verdikleri mücadelede güç kazandırdığını kaydetti.
‘IŞİD’in kalbine ilerlemeye karar verdiler’
Eylem ve Sevda’nın içine hapsedilmeye çalışıldıkları erkek egemen dünyada önce sistemi reddettiklerini söyleyen Cansu, “Bütün öfke ve mücadelelerini kuşanıp Rakka’ya, IŞİD’ in kalbine ilerlemeye karar verdiler. İlerleyişleri bedeli ne olursa olsun kararlılıkla sürüyor. Türkiye cephesin biz de bombalarla her gün yüz yüzeyiz. Biz de katliamlarla, kavgalarla, adaletsizlikle yüz yüzeyiz. Rojava’dan doğan ve zorbanın kalbine doğru ilerleyen yoldaki her adımları, bizim burada daha kuvvetli, daha kararlı ayakta kalmamızı sağlıyor” şeklinde konuştu.
(mc/sy)