JINHA

İZMİR - Aliağa Şakran Cezaevi T-3 bölümünde incelemede bulunan TAYD-DER ve ÖHD, tutsakların cezaevi idaresi tarafından tehdit edildiğini belirtirken, Rojavalı tutsakların da ayrı bir koğuşta toplatıldığına dikkat çekti.

İzmir Aliağa Şakran Cezaevi T-4 bölümünde kalan siyasi tutsaklar, 30 Haziran Perşembe sabah saatlerinde gardiyanların saldırısına uğramasının ardından cezaevine artan işkence ve kötü muamelenin bir benzeri T3 bölümünde yaşandığı ortaya çıktı. Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TAYD-DER) İzmir Şubesi ile Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), 29 Haziran'da Şakran cezaevindeki siyasi tutsaklarla yaptığı görüşmeler hakkında bilgi verdi.

Buna göre, tutsaklara gizli bir genelgenin varlığı gerekçe gösterilerek hastane sevklerinde ayakkabı ve ayakkabı bağcığı çıkarma dayatıldığını, Rojavalı tutsakların ise ayrı bir koğuşta toplatıldığı belirtildi. Meclis Cezaevi İnsan Hakları İzleme Komisyonu olmak üzere sivil toplum kuruluşları göreve davet edildi.

'Gizli genelgelerle' baskı uygulanıyor

Şakran Cezaevi'nin toplama kampına benzetildiği açıklamaya, tutsakların maruz bırakıldığı hak ihlalleri şöyle:

* “Cezaevinde Adalet Bakanlığı tarafından gönderilen "Gizli genelge" adı verilen bir genelge ile yeni uygulamalar devreye konuluyor. Tutsakların gazete alma, mektup alma- gönderme, görüşçüsü ile görüşme gibi temel hakları bu genelge ile kısıtlanıyor.

* Özellikle bu genelgenin devreye konulmasının ardından hasta tutsakların tedavisi ciddi oranda engelleniyor. Hasta tutsakların sevkleri 6 aya varan sürede bekletiliyor, sevke götürülen tutsaklara da koğuş kapısında ayakkabı ve ayakkabı bağcığı çıkarma gibi onur kırıcı uygulamaların dayatılıyor. Tutsaklar bu onur kırıcı uygulamaları kabul etmediği için hastaneye tedavi olmaya gidemiyor.

Rojavalı tutsaklara ayrımcılık

* Rojavalı tutsaklar ayrı bir koğuşta toplatıldı. Gerekçesi öğrenilemeyen bu ayrımcı uygulamadan dolayı kamuoyunun bir an önce harekete geçmesi çağrısında bulunuluyor.”

(ekip/sy)