JINHA

AMED - Katıldığı cenaze töreni nedeniyle hakkında 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan KJA Dönem Sözcüsü Ayla Akat Ata, hâkim karşısına çıktı. Ayla, insanların kendi cenazelerini kaldırma özgürlüğü olduğunu vurgulayarak, "Bu ülkenin çocukları katlediliyorsa çözüm üretmek zorundayız. Bu sorunu çözmeyenler katildir" dedi.

Kongreya Jinên Azad (KJA) Dönem Sözcüsü ve eski Batman Milletveki Ayla Akat Ata, 2012 yılında Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde HPG gerillası amca çocukları Welat Argış (Beritan Tımok) ve Şehriban Argış'ın (Ruken Batman) cenaze törenine katıldığı gerekçesiyle hakkında 2 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle açılan dava kapsamında hakim karşısına çıktı. Davanın görülen ilk duruşmasına, Ayla ile avukatı Gülşen Özbek katıldı. Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Ayla, 15 kadın gerillanın Bitlis'te toplu şekilde katledilmesinin halkta infial yarattığını belirterek, cenazelere katılım sırasında ve sonrasında yaptığı konuşmalardaki sözlerinin polis tutanaklarında bağlamından kopartılıp, ayıklandığını söyledi.

Ayla, savunmasının devamında, "Dava dosyasında polisin uyguladığı şiddetten hiç bahsedilmemiş. Orada hakaret varsa o bize yapıldı. Kamu görevlileri, kanunun verdiği yasal yetkiyi bize karşı tehdit olarak kullandı. İnsanlar yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı. Hakarete maruz kaldık. Mağdur olan biziz" dedi.

İnsanların kendi cenazelerini kaldırma özgürlüğü olduğunu vurgulayan Ayla, sözlerinin devamında, şunları aktardı: "Kürt sorununda siyaset dışında başka bir çözüm yolu yok. Bu sorunların muhatabı mahkeme değil siyaset olmalı. Siyasi çözüm olmadığı için yargılanıyoruz. Katıldığım her miting, etkinlik yargıya havale edilmiş durumda. Siyasetçi olduğum için çözümün yeri ve adresini belirtmek benim görevim. Bu ülkenin çocukları katlediliyorsa çözüm üretmek zorundayız. Bu sorunu çözmeyenler katildir."

Ayla, mahkeme başkanının "Hakkında mahkûmiyet kararı verilmesi halinde hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararını kabul ediyor musunuz?" sorusuna "Hayır" yanıtı verdi.

Ayla'nın avukatı Gülşen ise davanın iddianamesi ve fezlekesinde olayın tek taraflı ve eksik yansıtıldığını belirterek, dava dosyasındaki görüntülerin ham haliyle baştan sona kadar incelenmesini talep etti. İddia makamı ise dava dosyasındaki tutanak ve görüntülerin yeniden incelenmesini istedi.

Mahkeme heyeti, olaylarda görev alan emniyet amirinin davada "mağdur" sıfatıyla ifadesinin alınmasına karar verirken dava kapsamındaki tüm görüntülerin incelenmesi yönündeki talepleri ise reddetti. Dava, 17 Kasım'a ertelendi.

(dk)