JINHA

AMED - AKP hükümetinin DBP'li belediyelere dönük saldırılarına karşı ortak basın toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, AKP hükümetinin, özellikle olası “tampon bölge”de yer alan DBP yönetimindeki belediyeleri kendi vesayetine sokmak adına kayyum meselesini ortaya attığını kaydetti. AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı tarafından müzakere masanın ortadan kaldırıldığını ve yeni bir müzakere masasının kurulması gerektiğini belirten Sebahat, "Bu yeni masa da AKP hükümetiyle kurulmayacaktır" dedi.

AKP hükümetinin Demokratik Bölgeler Partili (DBP) belediyelere dönük saldırıları ve 'kayyum' açıklamalarına karşı basın toplantısı gerçekleştirildi. Sur Belediyesi Meclis Toplantı Salonunda gerçekleşen açıklamaya DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, DTK Eş Başkanları Leyla Güven ve Hatip Dicle ile HDK Eş Sözcü Ertuğrul Kürkçü ve belediye eş başkanları katıldı.

AKP hükmetinin en fazla saldırılarının yansıdığı alanın Sur alanı olduğuna dikkat çeken DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, AKP'ye karşı tutumlarını ortaya koymak adına DBP, DTK, HDP ve HDK tarafından hazırlanmış ortak basın metnini okudu. AKP iktidarının tüm dünyadan yükselen “suç işliyorsunuz” uyarılarına kulakları tıkadığını vurgulayan Sebahat, Cumhurbaşkanının, Kürdistan'ı bir kez daha fetih hevesiyle giriştiği “Çöktürme Harekatı”nı ilçe ilçe sürdürmeye devam ettiğini belirtti.

'AKP tampol bölgedeki belediyelerimize saldırıyor'

Yıkım harekatlarına nüfus mühendisliği planlarının eşlik ettiğine dikkat çeken Sebahat, Şırnak ve Hakkari il merkezlerinin Cizre ve Yüksekova'dan taşınarak isimlerinin değiştirilmesinin idari, askeri ve güvenlik yapılarıyla tahkim edilmesi hedefleriyle ilgili olduğunu vurguladı. AKP hükümetinin özellikle olası “tampon bölge”de yer alan ve tümünün DBP yönetimindeki belediyeleri kendi vesayetine sokmak adına "akla hayale sığmaz" bir kayyum meselesini ortaya attığını kaydeden Sebahat, "AKP’nin içeride ve dışarıda güttüğü güvenlik ve savunma siyaseti, içerideki çatışmayı Suriye ve Irak’a, Irak ve Suriye’deki çatışmaları içeriye taşıyarak Türkiye ve Kürdistan’ı bir savaş cephesine çeviriyor. Bu siyasetin sadece son bir yıllık bilançosuna bakmak, devamı halinde halklarımızı bekleyen tehlikelere dair bir fikir verebilir" dedi.

'AKP kendini sağlama almak adına faşizmi seçmiştir'

AKP-Genelkurmay ittifakının yapmış olduğu Kürt halkına yönelik insanlık suçlarının Avrupa Birliği gibi Türkiye'nin üyesi olduğu tüm uluslararası kurumlar tarafından kınandığını kaydeden Sebahat, buna rağmen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın faşist bir rejim kurarak Türkiye’yi yıkıma doğru sürüklediğini söyledi. DBP, DTK, HDP ve HDK olarak çatışmasızlığın sona ermesinden yana olduklarını tekrarlayan Sebahat, "Halka verilen bütün zararların tazmin edilerek, sorumluların adalet önüne çıkarılmasını ve Sayın Öcalan'ın bir an önce dâhil olacağı şekilde müzakerelere yeniden başlanmasını istiyoruz. Boğazına kadar suça batmış olan, kendisini sağlama almak için faşizmden başka bir yolu kalmayan 'Saray'ın bu taleplere kendiliğinden rıza göstermesi beklenemez. Kürt halkının, özgürlüğü uğruna hiç dinmeyen, baş eğmeyen, her dönemde yeni ve yaratıcı yollar bularak bölge ve Türkiye halklarına yol gösteren mücadelesi, bu ortak yürüyüşün en büyük güvencesidir" diye belirtti.

'Yeni masa AKP hükümetiyle kurulmayacaktır'

Hayata geçirilen savaş planının Türkiye'yi yalnızlaştırdığına vurgu yapan Sebahat, IŞİD'i destekleyenler sayesinde bugün şehirlerde bombaların patlatıldığını aktardı. Yaşanan krizden çıkışın tek yoluna dikkat çeken Sebahat, Kürt halkına karşı yürütülen düşmanlığın sona erdirilmesi gerektiğini ve müzakere masasının yeniden oluşturulması gerektiğini belirtti. AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı tarafından masanın ortadan kaldırıldığını belirten Sebahat, "Yeni bir masa kurulmalıdır ve bu yeni masa da AKP hükümetiyle kurulmayacaktır. Lice'de uyuşturucu adı altında gerçeği gizleyen bir hakikatle karşı karşıyayız. Uyuşturucuyla mücadele edenler halkların yaşam alanlarını katledemezler. Bu kocaman bir yalandır. AKP kendi iktidarını yalan üzerinde kurmuştur. Lice'de doğa ve insanlar büyük bir tehlike altındadır. Şırnak ve Gever'de operasyon sonlanmasına rağmen yasaklar devam ediyor. AKP'nin faşizan politikaları karşısında kendisini konumlandırmalıdır. Başka bir hayat mümkündür ve halkımız alternatifsiz değildir" diye konuştu.

Basın toplantısı gazetecilerin sorularının cevaplandırılmasının ardından sona erdi.

(be-şa/sy)