Erk zihniyetini öz savunmayla deviren kadınlar!

09:01

Öykü Dilara Keskin/ JINHA

İSTANBUL - Erk zihniyete ve soykırımcı devlet geleneğine karşı öz savunma, aynı zamanda kadın özgürlükçü bir yaşamın oluşmasını sağlıyor. Kuzey Kürdistan'da YPS-JIN, Rojava'da YPJ, Batı'da ise kadınlar ve kadın kurumları öz savunmayı sahiplenerek özgürleşiyor ve özgürleştiriyor.

Erkek egemen sistem kadınların yaşamını abluka altına almaya çalışırken, kadınlar yaşamlarını savunmak amacıyla öz savunmayı toplumsallaştırarak yeni bir mücadele hattı örüyorlar. Özellikle Rojava'da YPJ'nin geliştirdiği öz savunma dalga dalga yayılırken, dünyanın her yerinde kadınlar, cinsiyetçiliğin ve soykırımcı zihniyetin olduğu her yer de öz savunma uygulayarak örgütlenmeye devam ediyor.

Görkemli direnişle zaferi getirdi

Rojava'da IŞİD zihniyetine karşı mücadele veren ve öz savunmanın önemini gösteren YPJ, mücadelesiyle bir kadın devrimini yarattı. Öz savunmanın önemini gösteren YPJ, 2012 yılından beri direniş ruhunu kuşanan kadınlarla beraber yine görkemli bir direniş sergiliyor. YPJ'nin Rojava'da attığı tohumlar ise Ortadoğu'da filizlenip tüm dünyaya yayılıyor. Görkemli direnişiyle beraber zaferi getiren YPJ, dünyadaki kadınlar açısında da büyük değer görerek sahiplenildi.

Öz savunmanın tohumlarını atan YPJ, şu an Rojava'da topraklarını özgürleştirmeye devam ediyor. YPJ Komutanı Meryem Kobanê'nin sözleri ise öz savunmanın neden önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor: "Tecavüz kültürünü iliklerine kadar yaşayan erkek karşısında tek çıkış yolu örgütlenme ve öz savunma mekanizmalarını devreye koymaktır."

Öz savunmayla kışı bahara çevirmek mümkün

Kürdistan'daki öz yönetimlerin ardından kuruluşunu ilan eden YPS-JIN ise, öz yönetim alanlarının olduğu her yerde saldırılara karşı öz savunmasıyla cevap verdi. YPS-JIN'de savaşan Roza Amed, bir röportajında şunları demişti: "Direnişi her alana yayma zamanıdır. 2016 bu anlamda artık Türkiye ve Kürdistan'da zaferin yılı olacaktır. Artık televizyon başlarında ve sosyal medyadan ah-vah etmek yerine gelip direniş alanlarında, barikatların arkasında ve direnen halkının yanında yer almalıdır. Bunun için baharı da beklemeye gerek yok. Zaten YPS ve YPS-JIN ile aslında bizler çoktan kışı bahara çevirmiş bulunuyoruz.Bugün bir taş koyarsın, bir barikat yaparsın, bir anneyi korursun, bir çocuğu korursun ama yarın öbür gün YPS-JIN'a katılım yaparak aslında tüm Kürdistan'ı devrimsel bir çıkış yaparak özgürleştirmeye götürürsün."

YPS-JIN Kürdistan tarihine, Kürt halkın ve dünya halkının hafızasında yerini aldı. Unutulmaz bir direniş sergileyen YPS-JIN, umudun yeni bir adı oldu.

Süryani kadınlar öz savunmasıyla özgürleştiriyor

Eylül 2015'de IŞİD'e karşı Suriye'de Süryani kadınlar, Bethnahrin Kadın Savunma Birlikleri'ni kurdu.Bu kadınlar, Süryani halkının değerlerini, kadın haklarını, diğer halklardan kadınlarla dayanışmayı geliştirmeyi ve gerici zihniyetlere karşı birlikte mücadele vermeyi hedefliyorlar. Kuruluş metinlerinde ise şu ifadelere yer verildi: "Halkımızın kadınlarını, barbarlara karşı verdiğimiz savaşta bizimle birlikte yer alarak tarihi bir rol oynamaya davet ediyoruz. Bethnahrin Ulusal Konseyi (MUB) öncülüğünde, milli ve toplumsal mücadelemizin tarihinde varolan değerlerden güç alarak, insanlığın desteğini kazanacağımıza ve doğru olan davamızda başarıya ulaşacağımıza inanıyoruz."

Süryani kadınlar, IŞİD zihniyetine karşı mücadele etmeye devam ediyor ve öz savunmasıyla özgürleştiriyor.

'Bize açılan savaşı zaferle sonuçlandıracağız'

2015 yılının Ağustos ayında Rojava'da kuruluşunu ilan eden Kadın Özgürlük Gücü (KÖG), "Binlerce yıllık sömürü düzenine isyan bayrağını çeken kadınların savaş gücünün, Kadın Özgürlük Gücünün ilanı" olduğu belirtilerek kuruluşlarını ilan etmişti. Kuruluş metninde düşmanlarının AKP ve Erdoğan olduğunu belirten KÖG, AKP'den hesabı kadınların soracağını söylemişti. Kuruluş metni şöyle devam etmişti: "Güldünya'dan Ayşe Paşalı'ya Gülay Armağan'a kadar kadınların kanını yerde bırakmamak için savaşmak boynumuzun borcudur. Bütün aklımız ve ruhumuzla inanıyoruz ki, örgütlü gücümüzle erkek egemenliğinin bize karşı açtığı savaşı zaferle sonuçlandıracağız.Erkek egemenliğinin her mevziine savaş açıyoruz; bu mevzileri omuz omuza çarpışarak yıkacak, örgütlenerek, savaşarak özgürleşeceğiz."

Yaşamak için öz savunma uygulayan Nevin, Yasemin, Çilem

Öz savunma sadece devletin soykırımcı zihniyetine karşı topyekun mücadelenin adı olmadı. Öz savunma kadınların kendilerine yapılan saldırı karşısında savunma aracı oldu. Isparta'da kendini cinsel saldırıya maruz bırakan erkeğe öz savunma uygulayan Nevin Yıldırım'a kasten adam öldürme suçundan ömür boyu hapis cezası verildi. Nevin, aldığı ceza karşısında, "Bana indirim yapılmaz ablam, sonuçta ben bir erkeği öldürdüm ama o beni öldürmüş olsaydı iyi haliymiş, yok tahrikmiş ne kadar indirim varsa uygularlardı, bundan eminim" demişti. Nevin'e indirim yapmayan eril yargı kadın katillerini ise korumaya devam ediyor, bunun karşısında ise kadınlar öz savunmaya dikkat çekiyor.

Yasemin Çakal ise, sistematik olarak erkek şiddeti uygulayan eşine öz savunma uyguladı. Davası hala devam eden Yasemin, "Cezaevine düştüm, oğlumun canını kendi canımı kurtardım diye! Mahkemede gene hesap veren ben, hapishaneye düşen ben... Bu adalet mi?" diye sordu.

Çilem Doğan ise, "Hep mi kadınlar ölecek biraz da erkekler ölsün" diyerek Hasan Karabulut'a öz savunma uyguladı. Hakkında 15 yıl hapis cezası verilen Çilem, 50 bin lira kefaletle serbest bırakıldı ve kadınların kirpiğinin yere düşmemesi için mücadele edeceğini dile getirdi.

Her erilliğe bir kızıl sopa!

Eril zihniyetin saldırılarına karşı sosyalist kadınlar kızıl sopalarıyla öz savunma geliştirdi. Kızıl sopalı kadınlar, cinsel saldırılara karşı herkesin bir kızıl sopası olması gerektiğini savunurken, öz savunmanın da önemine dikkat çekiyor. Türkiye ve Kürdistan'da birçok eylemde kızıl sopasıyla var olan kadınlar, sadece eylemlerde değil öz savunma gereken her yerde kızıl sopalarıyla hazır bekliyorlar.

Türkiye'de cinsel saldırılara karşı mor iğne kampanyalarıyla başlayan öz savunma; dünyada ve özellikle Kürdistan devrimlerinde kadınların devlete karşı geliştirdiği öz savunma taktikleriyle birleşerek yeni bir kimlik kazandı.

Nevin'den YPJ'ye, Yasemin'den KÖG'ye hayatta kalmanın adı olan öz savunma, hemen her şehirde, ilçede ve kampüste atölye çalışmalarıyla toplumsallaşmaya devam ediyor.

(ödk/ck/sy)