Gaziemir'de radyoaktif madde halkı zehirlemeye devam ediyor
09:04
JINHA
İZMİR - Gaziemir İlçesi'de bulunan Aydın Mahallesi ve çevresinde yaşayan binlerce aile, iddialara göre 1940 yılında yurt dışından getirilen radyoaktif maddelerin bu bölgeye gömülmesi sebebiyle radyoaktif maddeye maruz kalıyor.
İzmir'in Gaziemir İlçesi Aydın Mahallesi ve çevresinde binlerce aile radyoaktif maddeye maruz kalıyor. İddiaya göre 1940'lı yıllarda yurtdışından getirilen radyoaktif atıklar bu bölgeye gömüldü. Bölgede yaklaşık 10.125 m3 radyoaktif atık bulunuyor. Alanda kazı çalışmaları yapan Arslan Kurşun Fabrikası'nın ise alandan gitmeye hiç niyeti yok.
Uzun yıllardır gömülü radyoaktif atıklara maruz kalan halk tepkili. Yurttaşlar çocuklarının ve kendilerinin sağlığından şüphe ediyor. Sözde güvenlik önlemi olarak alana teneke bariyerler ve çitler çekilmiş durumda. Arslan Kurşun Fabrikası yetkililerinin ve Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi ile HDK Ekoloji ve Yaşam Meclisi'nden temsilcilerinin katıldığı halk toplantısında ise bir karara varılmadı.
'Bertaraf edilmesine için çalışma yürütülmeli'
Halk toplantısında konuşan İzmir Çevre Mühendisleri Odası şube başkanı Emine Helil İnay Kınay, "Burada herkesin hem fikir olduğu gibi 2007'de tespit edilen atıkların bertaraf edilmesine ilişkin bir çalışmanın yürütülmesidir. Dolayısıyla buraya dışarıdan atık getirilmesi ya da atık geri kazanımıyla ilgili işlem söz konusu değildir. Mevcut yerleşim alanı içerisinde kalmış ve terk edilmiş haliyle bile şu an çevre kirletilmektedir" dedi.
Dr. Rayika Durusan ise, bölgede bir radyoaktivite olabileceğine işaret ederek, "Dolayısıyla minimum düzeyde bir kırılma işleminin olması ya da kırılmanın yapılmadan dışarıda ayıklanma suretiyle yapılması daha önemli. Projenin başlığına gelecek olursak aslında bu projeyi ikiye ayırmak lazım. 'Radyoaktif atıkların bertarafı' adıyla yürütülen bir proje. Halkın sağlığını düşünecek olursak böyle bir tesis çalıştığında sadece tesis içinde kapalı alanda yapılacak bir takım işlemlerden bahsediliyor. Radyoaktif atıkların taşınması esnasında uyulması gereken bir takım kurallar var. Bunlara da dikkat edilmesi lazım" şeklinde konuşarak bölgedeki halkın da tehlikede olduğunu ifade etti.
'Hiç kimse sesimizi duymadı'
Mahalle sakinlerinden Makbule Morkaya yaşadıkları sorunları anlatarak şunları kaydetti: "Kaç senelerdir biz sağlık bakanlığına söyledik. Hiç kimse sesimizi duymadı. Bu atıklar 2007'de gömülmüş. Hiç haberimiz yok. Sağlığımız kalmadı. Komşuların kimi kanser, kimi rahatsız yani anlatamam. Benim sağlığım hiç yok. Böbreğim biri çürüdü alındı. Kanımda iltihap çıktı. Eşim şeker hastası. Herkes öyle rahatsız."
'Bir sürü kadın düşük yaptı'
Makbule çevrede yaşayan birçok kadının düşük yaptığına dikkat çekerek, "Ama biz bu durumu bir türlü halka duyuramadık. Sağ olsun avukat Arif bey geldi 2-3 senedir. Uyardı bizi. Arif bey bize yardımcı olmasa biz yine bu şekilde yaşamaya devam edecektik. Sözde alanı temizliyoruz diyorlar. Ama kamyonlar atıkları bir taraftan alıyor bir taraftan döküyor. Kokusundan akşam olduğu zaman tuvaletin kapısını açamıyorum. Biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz? Neden halk bunu duymuyor?" diye sordu.
"Her zaman zenginler yaşasın fakirler sürünsün. Arıtacağız diyorlar ama bilmiyoruz artık sonu ne olacak. Evimi kendim yapmamış olsam bırakıp gidip bir dağ başında oturacağım. Bizim yaşamaya hakkımız yok mu? O alanın etrafında oturanlar olarak hiç huzurlu değiliz. Herkese sesimizi duyurmaya çalışıyoruz" diyen Makbule, bu sorunun bir an önce çözüme kavuşması gerektiğini ifade etti.
(mb/dk)