Sur'da kendisi şimdi Lice'de ailesi direnişte
09:00
JINHA
AMED - Sur'da "sokağa çıkma yasağı" ve çatışmalarda evinden çıkmayıp direnen Emine Çakı'nın şimdi Lice'de ki ailesi bombardımana karşı direnip evinden çıkmıyor.
Kürdistan'da son 7 ayda AKP Hükümetinin yarattığı savaş konseptiyle birlikte yüzlerce yurttaş katledildi. 'Sokağa çıkma yasağı' adı altında şehirlere tank ve toplarla giren devlet güçleri geride talan ve yıkından başka bir şey bırakmadı. Sur, Cizre, Silopi, Gever, Nusaybin ve Şırnak'ta sivil yerleşim alanlarına yapılan saldırılar yüzünden binlerce yurttaş da evsiz kaldı. Şehir Merkezlerinden sonra gözünü köylere çeviren devlet güçleri ise en son Diyarbakır'ın 39 Mahallesinde sokağa çıkma yasağı ilan etti. Yasak ilan edildiği günden beri sivil alanları 'Terörle Mücadele' adı altında havadan bombalayan devlet güçleri bu seferde köylerde bulunan yurttaşları evlerinden koparıyor. Bu yapılanlara karşı evlerini bırakmayanlar, yasaklı yerlerde ki yurttaşlara direnme çağrısı yaptı.
Sur'da yasağın ilan edilmesinin ardından Ali Paşa Mahallesi'nde bulunan evinde kalan mahallesini terk etmeyen Emine Çakı, şimdi de kendisi gibi ailesinin Lice'de bombardıman altında kaldığını söylüyor. Emine, Lice'de ki ailesiyle son konuştuğunda onların bombardıman altında olduklarını ama evlerinden çıkmayacaklarını söylediklerini aktardı.
'Sur'u bırakıp gitmedim'
İlk olarak 6 ay boyunca 20 adım ötesinde yaşanan direnişten bahseden Emine, "Bende Liceliyim oradan geliyorum 30 yıldır Sur'da yaşıyorum. Burada da 'sokağa çıkma yasağı' olduğunda bende evimden çıkmadım. Yasağın ilan edildiğini duyduğumda avluda sobamı yakıp oturmuştum. Tüm mahalle sanki gitmeseler ölecekler gibi bir havaya bürünerek evlerini terk ediyordu. Bende evimde kalmıştım, daha sonra mahalleye doluşan polisler tüm kapıları kırarak evlere girdi. Sıra benim evime geldiğinde kapıyı çaldılar, açmamak da ısrar ettiğimde ise bağırmaya başladılar. Ben de kapıyı açıp 'Ne var, Ne istiyorsunuz?' diye sordum. Onlarda beni geriye iterek evimi aramaya başladılar. Evimde bulunan HDP bayrağını yırttılar, daha sonra bana 'Burada kalma çık' dediler. Ama ben onlar gittikten sonra evimde kaldım ta ki yasak kalkana kadar. Yasak uzun zaman sürmedi, ama kaç gün sürse de ben yine bırakmazdım burayı. Şimdi hala korkudan evlerine gelmeyen insanlar çok fazla perdelerini çekip başka yerlere gitmişler. Onlara neden diye sorduğumda ise " Ya savaş yine başlarsa" diyorlar. Başlarsa ne olur bizler gidersek daha kötü olur, onlara bunu anlatamıyorsun ama zora girdiklerinde ise "Çocuklarım olmasa ya da böyle hasta olmasam gider miyim?" diye söyleniyorlar" dedi.
'Lice'de ki ailem de orada bombalara karşı direniyor'
Şimdi de Lice'de yaşayan ailesinin yasağa ve bombardımana karşı direndiğini söyleyen Emine, ailesinin kaldığı Çağdaş mahallesinde yasak ilan edildikten sonra iletişim kuramadığını söyledi. Emine, "Her yere sıra sıra gidiyorlar, burayı bitirdikten sonra Nusaybin'i daha sonra Gever'i yaktılar. Şimdi de Lice, Silvan'a geldiler. Orada sivil insanları da tıpkı burası gibi bombardımana tabi tutuyorlar. Ama onlar evlerini bırakmıyor, Şırnak'takiler çadır kurup yasağın bitmesini bekliyor. Yakında diğer yerlerdekiler de bunu yapar. Yasak zamanı ben buradan çıkmadım, şimdi de Lice'de ki ailem oradan çıkmıyor" diye konuştu. Çağdaş Köyünde bulunan akrabaları ile en son konuştuklarını aktaran Emine son olarak şunları kaydetti: "7 kişilik bir ailenin bombardımanda kaldığı söylüyordu. Bazılarının çıktığını ama kendilerinin çıkmayacağını söyledi bana. Onlar Lice'de Çağdaş köyünde kalıyorlar şimdi, benim gibi onlar da şimdi yasağa karşı direnecek ve evlerini bırakmayacaklar."
(mm\dk)