JINHA

ANKARA - Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen,"İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü" vesilesiyle İHD Genel Merkezi'nde düzenlenen toplantıda gözaltında kadınlara yönelik çok sayıda cinsel şiddet ve işkence olduğu belirtilerek, "İşkence ve kötü muamele suçunun görmezden geliniyor. Cezasızlık kültürünü devam ettirme eğilimini özellikle hakim ve savcıların yaklaşım ve kararlarında da gözlemlemek mümkündür" denildi.

Birleşmiş Milletlerin (BM) ilan etmiş olduğu "İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü"nde, Türkiye'de yaşanan işkence ve hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla
İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV) tarafından basın açıklaması düzenlendi. İHD Genel Merkezi'nde yapılan açıklamada, Birleşmiş Milletlerin uzun yıllar süren hazırlık çalışmaları ve tartışmalar sonucunda 1984 yılında "İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı yada Onur Kırıcı Muamele yada Cezaya Karşı Sözleşme"yi kabul ettiği belirtilerek, sözleşmenin yeteri sayıda devlet tarafından imzalanmasından sonra 26 haziran 1987 tarihinde yürürlüğe girdiği bildirildi.

'Devlet yetkililerin görevleri genişletildi'

2015 ve 2016 yılının ilk yarısında insan hak ve özgürlükleri açısından çok büyük bir geriye gidişin yaşandığına dikkat çekilen açıklamada, gösteri ve yürüyüş haklarını kullanmak isteyenlerin işkence ve kötü muameleye varan polis şiddetine maruz kaldığı, ifade ve düşünce özgürlüklerinin her geçen gün daha da sınırlandığı, muhalif gruplara yönelik ayrımcı ve nefret yüklü tutumların yerleştirilmeye çalışıldığı yeni bir olağanüstü hal dönemine girildiği belirtildi.

Kadınlara gözaltında cinsel işkence

Hapishanelerde tecrit uygulamalarının ve işkencelerin devam ettiği ve hasta tutsakların tahliye edilmediği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "2015 yılında da tutuklulara fiziksel ve psikolojik şiddet uygulanmasının yanı sıra, fiziksel koşulları, sağlık imkanlarına erişimin kısıtlanması, hijyen ve beslenme sorunu, hücre cezaları, küçük grup izolasyonları tutukluların fiziksel ve psikolojik bütünlüklerinin ciddi şekilde zarar görmesine neden oldu.

Söz konusu vakaların varlığı sebebiyle bir meclis araştırma komisyonu kurulma teklifinde bulunuldu. Bu teklif genel kurula cinsel işkencenin gözaltında bulunan kadınlara yönelik yaygın olarak kullanıldığı ve bunun engellenmesi için soruşturma gerekli olduğu gerekçesi ile sunuldu. Bu teklif kabul edilmedi.

'Cezasızlık kültürü devam ettiriliyor'

Bu durum göz önünde tutulduğunda işkencenin önlenmesinde atılması gereken başlıca adımlar olan işkence görenlerin mağduriyetlerinin giderilmesi, işkence uygulamalarında rolü olanlar açısından hesap verilebilir hale getirilmesi ve işkenceyi önleyici önlemlerin alınmasının yanı sıra hiçbir şart ve koşulda ikinci plana dahi atılmayarak hak ve özgürlüklerin öncelenmesi ve toplumsal huzur ve barışın yeniden inşa edilmesi son derece önemlidir."

(mc-he/sy)