HDK Kadın Meclisleri dayanışmayı Gever ile büyütüyor

09:11

JINHA

İSTANBUL- "Sokağa çıkma yasakları" ve ablukalarla yıkımın boyutlarının çok ağır olduğu Kürdistan şehirleri ve ilçeleriyle dayanışma sürüyor. HDK Kadın Meclisleri, devlet güçlerinin saldırılarına maruz bırakılan Gever'e gidiyor. HDK Kadın Meclisi üyesi ve Merkez Yürütme Kurulu üyesi Ayşegül İyidoğan özellikle batıda yaşayan kadınlara seslenerek, "Bölgede neler yaşandığını yerinde görsünler ufakta olsa bir işin ucundan tutsunlar acıları sarma yolunda ancak böyle adım atabilirler" dedi.

HDK Kadın Meclisleri bugün İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Adana'dan yola çıkarak Diyarbakır'da bir araya gelecek ve Gever'e doğru hareket edecek. Savaşın yaralarını bir parça olsun sarabilmek umuduyla yola çıkan HDK Kadın Meclisi adına konuşan Ayşegül İyidoğan, "Orada her türlü insanın yapacağı iş var bunun çağrısını yapmakta gidişimizin bir parçası. Hijyen malzemeleri götüreceğiz. Özellikle kadınlar üzerinden bu ihtiyaçları tespit ederek ona göre bir çalışma planladık. Yoğurtçu Parkı'nda savaşa karşı bir barış sofrası düzenledik ve Gever'e gidişle ilgili bir çağrıda bulunduk. Tek bir kalem üzerinde duyuruyu yaptık ve 'hem yemeğini getir hem de bir sabun getir' mesajını verdik. Bu kampanya sonrası topladığımız sabunları Gever'e giderken götüreceğiz" dedi.

'Gittiğimiz zaman yüzleşme yaşayacağız'

Çeşitli bölgelerden toparlanan gıda ve temizlik malzemelerini de gönderdiklerini belirten Ayşegül, "Amacımız uzun vadeli kalabilmek, ilk gidişte bir kısmımız bayram sonuna kadar kalacak. Bir başlangıç olarak üç-beş günlüğüne giden arkadaşlarımızda olacak. Tüm iller üzerinden bir liste yaptık yaklaşık beş ilden gönüllü çalışmaya katılmak isteyen arkadaşlarımız var. Gittiğimiz zaman yüzleşme yaşayacağız. Televizyondan, basından izlemek başka bir şey bire bir deneyimlemek farklı bir şey. Bende bölgeye ilk defa gidecek olanlardan biriyim. Kuşkusuz oraya gittiğimde o yıkım karşısında çok sarsılacağımı şimdiden hissedebiliyorum. Oraya gittiğimiz zaman Türkiye cephesinden kadınların varlığı bir umut oluşturabilir böyle bir inancım var" şeklinde konuştu.

'İnsanların yaşam alanları yok edildi'

Bölgede yaşanan yıkımın yaralarını sarmak için orada olmak gerektiğini vurgulayan Ayşegül, "Barış için kadın girişimi (BİKG) gibi Kadın özgürlük meclisleri (KÖM) gibi duyarlı kesimler epey çalışma yaptı. Giden pek çok kişi bir daha gitmek isteyecek çünkü oradaki sorunlar kısa vadede çözülecek gibi değil. Mesele sadece evlerin yıkılması değil insanların yaşam alanları yok edildi. Dolayısıyla uzun vadeli çalışmaya ihtiyaç var" diye kaydetti. Batıda yaşayan kadınlara seslenen Ayşegül, "Bu sene de Akdeniz'e Ege'ye gitmesinler bölgede neler yaşandığını gidip yerinde görsünler. Ufakta olsa bir işin ucundan tutsunlar. Türkiye'nin doğusuyla batısı ancak bu şekilde acıları sarma yolunda adım atabilir" diye kaydetti.

(nö/ck/dk)