JINHA

ÊLIH - Şırnak'ta katledilen KJA üyesi Şehriban Altunışık ve Van'da yaşamını yitiren Fatma Can (Nuda Botan) için kurulan taziyelere kitlesel ziyaretler gerçekleştirilerek ailelere baş sağlığı dilendi.

Şırnak'ta katledilen KJA üyesi Şehriban Altunışık ve Van'da yaşamını yitiren Fatma Can (Nuda Botan) için taziye ziyareti gerçekleşti. Aralarında HDP Batman milletvekili Ayşe Acar Başaran, HDP ve DBP'li yöneticiler, KJA bileşenleri, Barış Anneleri Meclisinin de bulunduğu yüzlerce kişi önce Fatma Can (Nuda Botan)'ın ardından Şehriban Altınışık'ın taziyesini ziyaret etti. Kitle "Şehit namirin", "Jin jiyan azadi" sloganlarıyla yürürken, taziye ziyaretleri sırasında zırhlı araçların gidip gelmesi de dikkat çekti.

'Nuda, hakikatle şahadete ulaştı'

Nuda Botan'ın taziyesinde demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. Ardından söz alan babası Hamit Can bir konuşma yaptı. Hamit, kızının mücadelesine sahip çıkacağının sözünü vererek, "Şehitlerimize karşı yapabileceğimiz tek şey özeleştiri vermektir. Eğer onlara sahip çıksaydık bu acı yüreğimize düşmezdi. Onların omzuna bıraktığımız yükten dolayı bu acıyı da çekmek zorundayız. Bugün benim başım dik. Çünkü Nuda harekete girdiğinden bu yana son fişeğine kadar kararına sahip çıktı. Hakikatle şahadete ulaştı. Bugün şahadet değil de ihanet haberi gelseydi ben ne yapardım? Şahadet haberi ihanet haberinden bin kat iyidir. Nuda ve arkadaşlarının önünde saygıyla eğiliyorum. Savaş istemiyoruz, Nuda son şehit olsun diyoruz ama buna karşı hep inkar ve imhayla karşılaşıyoruz. İnkar ve imhanın olduğu yerde şahadetler de olacaktır. İnkar ve imhaya karşı gelen şahadet başımız gözümüz üstüne, gurur duyuyoruz" dedi.

'Canını feda eden yoldaşlara sözümüz olsun'

Ardından konuşan DBP İl Eşbaşkanı Nurten Üzümcü, "Son on gün içerisinde 3 kadın arkadaşımızı Gülsüm'ü, Fatma'yı ve Şehriban'ı sonsuzluğa uğurladık. Kürt halkının özgürlüğü için bu arkadaşlar canını feda etti. Onların takipçisi olacağımızın sözünü veriyoruz. Özyönetim direnişinde canını veren kadın yoldaşlarımıza ve canını feda eden tüm yoldaşlara sözümüz olsun, yolunuz yolumuzdur. Kürt halkı özgürleşinceye dek mücadele edeceğiz. Şuan bile devlet güçleri etrafımızda gidip geliyor. Zafer umudumuzu hiçbir zaman kıramayacaklar" şeklinde konuştu.

Kısa bir konuşma yapan Barış Annelerinden Meyaser Akdağ ise "Yüzlerce binlerce evladımızı topraklara gömdük. Bizim de bir canımız var onu çocuklarımız için feda edeceğiz. Kürdistan'da her annenin yüreği yanmış durumda. Ömrümüzün sonuna dek çocuklarımıza ve onların mücadelesine sahip çıkacağız" diye kaydetti.

'Şehriban'ı gülüşünden ve dişlerinden tanıdım'

Ardından kitle sloganlarla zılgıtlarla Şehriban'ın taziyesine geçti. Burada da gerçekleştirilen saygı duruşunun ardından konuşan babası Diyadin Altunışık, "Şuan Türk Devletinin vahşeti karşısında titriyorum. Çocuklarımızın cenazesini tanıyamıyorduk. Ben kızımı tanıyamadım. Cenaze üzerine cenaze atmışlardı. Elimize verdikleri numara ile kızımı görebildim. Şehriban'ı gördüm o vahşet karşısında kızımı tanıyamadım ama sürekli gülen kızımın dişlerinden tanıdım onu. Kızım yine bana gülüyordu. Sizden ricamdır bu şehitlerin yolundan çıkmayın" diye belirtti.

'Onların hayalini gerçekleştirmek için söz verelim'

Babasının ardından konuşan Ayşe Acar Başaran, Nuda ve Şehriban'ın genç yaşlarında Kürdistan topraklarına özgürlük getirmek için kendilerini feda ettiğini belirterek, "Bugün onların cenazelerini alırken bile zulme maruz kalıyoruz ve bugün onların cenazelerine dahi zulüm yapılıyor. Onların yapmak isteyip de yapamadıkları yapmak için, onların hayalini gerçekleştirmek için söz verelim. Az önce taziyelerimizin kurulmasına engel olmaya çalıştıklarını gördük. Her adım da çemberi biraz daha daraltacaklar. 40 yıldır yürütülen bir mücadele var. Şehitlerle ve mücadeleler sonucu elde ettiğimiz hakları AKP ve sarayda oturan zat elimizden almaya çalışıyor. Onlar bunu yaparken sadece izlersek şehitlere verdiğimiz sözü tutmamış olacağız" dedi.

'Bize bıraktıkları bayrağı düşürmeden yükseltmemiz gerekiyor'

Ayşe, son olarak, "Şehriban ve arkadaşları son ana kadar kararlılıkla, inançla, diz çökmeden mücadele etti. Bize bıraktıkları mirası daha da yükseltmemiz gerekiyor. Onlar bize bayraklarını bıraktı, o bayrakları yere düşürmeden daha da yükseltmemiz gerekiyor" diyerek onların bıraktığı yoldan devam edeceklerini söyledi.

(za-dt/dk)