'21.yüzyıl devrimleri kadın devrimi olacak'
09:00
JINHA
ANKARA- Halkevleri 24. Olağan Genel Kurulu'nda yeni dönemde Kadın Sekreterliği'ne seçilen Gülşah Öztürk, 'Diktatörlüğe karşı biz varız" sloganıyla kadına şiddete, cinsel saldırılara ve savaşa karşı sorumluluklarından geri durmayacaklarını vurguladı. Yeni dönem politikalarını anlatan Gülşah, "21. yy devrimlerinin kadın devrimi olacağını biliyoruz. Bu devrimi kadın hareketinin bütün özneleri ve bileşenleriyle ve LGBTİ hareketiyle beraber hayata geçireceğimizdeneminiz" dedi.
Halkevleri 24. Olağan Genel Kurulu geçtiğimiz günlerde 'Diktatörlüğe karşı biz varız' sloganıyla toplandı. İki dönemdir kadın sekreterliğinin hayata geçirildiği Halkevleri'nde bu dönem Kadın Sekreterliğine Gülşah Öztürk seçildi. Yeni dönemde yapacakları kadın politikalarını JINHA'ya anlatan Gülşah, her mahallede kadın çalışması yürüten bir örgütte Kadın Sekreterliğinin önemini de vurguladı.
'Diktatöre meydan okuyoruz!'
Gericiliğin, baskının, kadına yönelik şiddetin, tacizin, kadın cinayetleri ve savaşın ağır yaşandığı bir dönemde, 'Diktatöre meydan okuyoruz' sloganın kadınlar tarafından daha büyük bir coşku ve kararlılıkla söylendiğini belirten Gülşah, "Genel Kurulumuzda bu dönemde iki yıldır tüm Türkiye genelinde yürütmüş olduğumuz kadın çalışmamı özetleyen bir sunuş yaptık" dedi.
'Kadınlar yasaklara rağmen karalılıkla gericilik barikatını yıkıyor'
Gülşah, hem Halkevi örgütü hem de Halkevci kadınlar olarak, "Neredeyse her gün dengemizin bozulmaya çalışıldığı, bedenimize müdahale edildiği ve bütün yaşamımızın gericilikle sarıldığı bu dönemde egemen olana hiç değişmeyen bir sloganla cevap veriyoruz. Bizim hayatımıza karışmayın diyoruz" dedi.
Son dönemlerde, özellikle 8 Mart yasaklarında kadınların tüm Türkiye genelinde ve Ankara'da yasağa rağmen sokağa cüret ve kararlılıkla çıktığını ve gericilik barikatını yıktığını ifade eden Gülşah, bunun kadınların gücünü gösterdiğini vurguladı.
'Kürtaj ve yasaklara karşı kadınlar sokakta!'
Genel Kurul'da almış oldukları kararlar doğrultusunda yeni dönemde Halkevci Kadınlar olarak yürütecekleri çalışmalara değinen Gülşah, "Bugüne kadar yürüttüğümüz çalışmalarla, kadın mücadelemizi; genelde kadın hareketiyle özelde de ise kendi kadın mücadelemizle beraber daha ileriye sıçratma yönünde tartışmalar yürüttük" diye konuştu.
Kürtaj süreci, yasaklar ve Özgecan Aslan'la simgeleşen kadın cinayetlerine karşı sokakta, öfke ve isyan patlamasıyla beraber kitlesel kadın eylemlerinin gerçekleştiğini söyleyen Gülşah, "8 Mart yasaklarına kadınların vermiş olduğu cevap, aslında önümüzdeki dönem açısından kadın mücadelesinin gücünü de ortaya koymuş oldu" dedi.
'Savaşa karşı durmak en büyük sorumluluğumuz'
Bu dönemde de bugüne değin yürütmüş oldukları çalışmaları aynı kararlılık ve kurumsallıkla devam ettireceklerini vurgulayan Gülşah, Kürdistan'da yaşanan savaş sürecine de değindi. "Halkevci kadınlar olarak savaşa hiçbir zaman gözümüzü kapatmadık" diyen Gülşah şöyle konuştu:
"Barış nöbetleriyle farklı mahallerde kadınlarla bir araya geldik barış ağaçları yaptık. Barış güvercinleri ile donattık ve Diyarbakır'a gittik. Bununla beraber doğal olarak savaşa karşı barışı ve kadın mücadelesini büyütmek bizim bu dönemde önümüzde duran en büyük sorumluluğumuzdan bir tanesiydi."
'Şiddet broşürüyle çalmadığımız kapı kalmayacak'
Kadına yönelik şiddet ve cinsel saldırılara karşı kadın dayanışma ağının önemine vurgu yapan Gülşah, "Yeni dönemde bugüne kadar olan birikimlerimizle beraber hem de hukuksal yönleri açıklayan bir şiddet broşürü yaptık. Şimdi bu broşürle artık girmediğimiz sokak çalmadığımız kapı, ulaşamadığımız kadın kalmayacak" ifadelerini kullandı.
'LGBTİ'lerle beraber dayanışmayı büyüteceğiz'
Bu yıl 3'ncüsü düzenlenecek olan Halkevci Kadınlar kampını Ağustos ayı içerisinde gerçekleştireceklerini kaydeden Gülşah, "Sözümüzü dilimizi Türkiye'de tüm kadınlarla beraber ortaklaştıracağız" dedi.
IŞİD'in Orlando'da LGBTİ'lere yönelik katliamını hatırlatan Gülşah, "Bolca söylediğimiz, sonrada bir an bile tereddüt etmeyeceğimiz LGBTİ'lerle bir arada mücadele etme ve dayanışmayı büyütme konusunda kararlıyız. 26'sındaki onur yürüyüşünde de orada olacağız" dedi.
'Olmazsa olmazımız kadın buluşmaları'
"Her mahallede olmazsa olmazlarımız var" diyen Gülşah, bunlardan birinin ayda bir gerçekleşen kadın toplantıları olduğunu belirtti. Kadınlarla, kahvaltılarda ve atölye çalışmalarında bir araya geldiklerini kaydeden Gülşah, "Zülfü Kadın Yaşam Koromuz, üç bölgemizde devam ediyor şu anda. Bunlar bizim olmazsa olmazlarımız. O yüzden sekteye uğratmadan devam ettireceğiz ama önümüzdeki dönemde mücadelemizi asıl vereceğimiz nokta gericiliktir" şeklinde konuştu.
'Gericiliği toplumsal alandan sökeceğiz'
Laiklik mücadelesine de gerçek zeminini korumakla birlikte her zamankinden daha önem vereceklerinin altını çizen Gülşah, "Gericilerin elini kolunu sallayarak gezmesine izin vermeyen, gördüğü her yerde de hesap soran ve geri adım attıran, gericiliği toplumsal yaşamımızın her yerinden sökecek bir mücadele hattını izleyeceğiz" dedi.
Boşanma Komisyonu Raporuna karşı mücadele hattı
"Bugün erkek şiddetine karşı mücadele etmek gericiliğe, neo-liberalizme ve kapitalizme karşı mücadele etmektir" diyen Gülşah, mücadelelerinin bir ucunun erkek egemenliğine, bir ucunun da iktidara dayandığını belirtti. İktidarın, kadın düşmanı gerici ve dinci söylemlerine ya da çıkarttığı yasalara sessiz kalmayacaklarını ekleyen Gülşah, "Boşanma Komisyonu Raporu'nu o yüzden şu anda mahallerde konuşup tartışarak bir mücadele hattı çıkartıyoruz. Gericiliğe karşı mücadelemizde de çok ciddi bir deneyim olacak" diye belirtti.
'21.yüzyıl devrimi kadın devrimi olacak!'
Gülşah,"21. yüzyıl devrimlerinin kadın devrimi olacağını biliyoruz" diyerek şunları söyledi:
"Bu devrimlerde de payımızın büyük olması noktasında talibiz ve kararlıyız. Bu devrimi kadın hareketinin bütün özneleri ve bileşenleriyle ve LGBTİ hareketiyle beraber hayata geçireceğimizden eminiz."
(mc-he/sy)