JINHA

AMED - ÖGC tarafından tutuklu gazeteciler için başlatılmış olan 'Tanıklık Günleri' eyleminin ikinci haftasına katılan gazeteci Mehveş Evin DİHA muhabiri Nazım Daştan'ın, gazeteci Mehmet Kamil Göç DİHA Muhabiri Mehmet Hakkı Yılmaz'ın gazeteciliğine tanık olduklarını söyledi. Haber Nöbeti ekibi ise, kendilerine verilen "Günter Wallraff Eleştirel Gazetecilik Ödülü"nü tutuklu gazetecilerle dayanışmak için Özgür Gazeteciler Cemiyeti'ne devretti.

Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC) tarafından tutuklu gazeteciler ve basın üzerindeki baskılara dikkat çekmek amacıyla "Haber alma hakkıma dokunma" sloganıyla her hafta gerçekleşecek olan 'Tanıklık Günleri' eylemi, ikinci haftasında devam etti. Diyarbakır Adliyesi önünde düzenlenen etkinliğe DİHA, JINHA, Özgür Gün TV, Pel Yapım, Azadiya Welat, KJA dergisi çalışanları, gazeteciler Mehveş Evin, Evrim Kurtoğlu, Fehim Işık ve Mehmet Kamil Göç ile İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici ve baro avukatları katıldı. Tutuklu DİHA muhabirlerinin fotoğraflarını taşıyan gazeteciler, "Tutuklu gazetecilere özgürlük" pankartı açtı.

Gazetecilere tanıklık yapıldı

'Tanıklık Günleri' eylemine katılan gazeteci Mehveş Evin, tutuklu gazetecilere destek olmak için burada olduklarını belirtti. Mehveş, gazetecilerin mesleklerinin gerekliliklerini yerine getirdiğini ifade ederek DİHA muhabiri Nazım Daştan'ın gazeteciliğine tanık olduğunu söyledi. Mehveş'in ardından konuşan gazeteci Mehmet Kamil Göç, yaklaşık 1 yıldır çatışmaların ve şiddetin sürdüğü bölgelerde görevlerini yapan gazetecilerin hedef alındığını ifade etti.

'Bölgedeki gazeteciler hedef alınıyor'

Mehmet, "Bölgede yaşanan hak ihlallerini, çatışmaları olayları takip eden ve haberlerini yapan gazeteciler ya sosyal medya paylaşımlarından ya da haber notlarından dolayı tutuklu bulunuyor. Bölgedeki gazeteciler hedef alınıyor. Bizlerin bugün de yarın da önümüzdeki süreçlerde de gazeteciler üzerindeki baskılara tepki göstermemiz gerekiyor" diyerek, Antep'te IŞİD'in bombalı saldırısından sonra gözaltına alınarak tutuklanan Mehmet Hakkı Yılmaz'ın gazeteciliğine tanık olduğunu belirtti.

'Tutuklu gazetecilere sahip çıkacağız'

Ardından söz alan İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici de gazetecilerin meleklerini özgürce yapmasının önemli bir hak olduğuna vurgu yaptı. İnsan hakları aktivistleri, STK'lar ve demokrat kesimler olarak halka haber ulaştırmak için çabalayan gazetecilere sahip çıkma çağrısı yapan Raci, "Bir ülkede gazeteciler gazetecilik yaptıkları için, bölgede yaşanan olayları doğrusuyla objektif olarak halka ulaştırdığı için gözaltına alınıp tutuklanıyorsa bilin ki o ülkede ciddi bir hak ihlali tehlikesi vardır. Bir gün eninde sonunda yaptığınız hak ihlallerinin hesabı sorulacaktır ve altından kalkamayacağınız sonuçlar çıkacak ortaya. Biz her şeye rağmen, tüm baskılara ve tutuklamalara rağmen canını dişine takarak her yerden halka haber ulaştıran gazetecilere sahip çıkacağız ve ben kendi adıma bu gazetecilere teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Haber Nöbeti ekibi ödülünü ÖGC'ye devretti

Konuşmaların ardından Haber Nöbeti ekibinde yer alan gazeteciler Evrim Kurtoğlu ile Fehim Işık, Haber Nöbeti ekibine verilen "Günter Wallraff Eleştirel Gazetecilik Ödülü"nü Özgür Gazeteciler Cemiyetine devretti. Ödülü ÖGC Eş Başkanları Nevin Erdemir ve Hakkı Boltan aldı.

Ödülü verdikten sonra konuşan Evrim, buraya gelmekte iki amaçlarının olduğunu belirterek, "Hem bu eyleme sahip çıkmak ve tutuklu gazeteciler ile dayanışmak, hem de Haber Nöbeti'ne verilen ödülü ÖGC'ye devretmek için geldik. Haber nöbeti döneminde buraya geldiğimizde burada gazetecilik yapan tüm arkadaşlarımızın gazeteciliklerine tanık olduk ve 'gazetecilik suç değildir' dedik" sözlerine yer verdi.

Evrim, gazetecilik hakkına sahip çıkacaklarını söyleyerek, "Burada bunu tekrar dile getirmek istiyorum. Gazetecilik suç değildir ve tutuklu meslektaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır" dedi. Ödülü alan Hakkı Boltan ödül için teşekkür ederek, dayanışmanın daha da büyümesi gerektiğine vurgu yaptı.

Ödülün verilmesinin ardından gazeteciler "Özgür basın susturulamaz" sloganları atarak dağıldı.

(bc-mm/sy)