'And olsun ki biz kadınlar sizin saltanatınızı yıkacağız'

15:08


İSTANBUL - 25 Kasım nedeniyle açıklamada bulunan HDP Kadın Meclisi ve HDK Kadın Meclisi, "OHAL’de herHALde, ezelden geleceğe kadınların özgürlüğü için direniyoruz. Ve and olsun ki biz kadınlar kadın dayanışmasından aldığımız güçle, kadınların iradesiyle, kadınların yoldaşlığı ve direnişiyle sizin saltanatınızı yıkacağız. Yerine şiddetsiz, eşit, özgür bir yaşam kuracağız" dedi.

Halkların Demokratik Partisi Kadın Meclisi ve Halkların Demokratik Kongresi Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü nedeniyle yazılı açıklamada bulundu. "OHAL’de de erkek-devlet şiddeti artarak, katmerlenerek devam etti" sözleriyle başlayan açıklamada, "OHAL’de de kadınlar katledildi. Yalnız bu yılın ilk 11 ayında, erkekler 236 kadını öldürdü. OHAL’de de kadınlar yine en çok kocaları, eski kocaları, sevgilileri, nişanlıları tarafından, yani en çok tanıdıkları, hane içindeki erkekler tarafından öldürüldü" diye belirtildi.

Açıklamanın devamında şunlara yer verildi:

"OHAL’de de kadınlar işten atıldı. OHAL’de de yasa, politika ve uygulamalarla kadınların kazanımları gasp edilmeye çalışıldı. OHAL’de de cinsel istismar ve tecavüzü meşrulaştırma ve yasalaştırma girişimi oldu. Erkekler, medyaya yansıdığı kadarıyla, bu yılın ilk 11 ayında 71 kadına tecavüz etti, 368 kız çocuğuna yönelik cinsel istismar vakası yaşandı. Öte yandan, AKP hükümeti kadınların direnişi ve mücadelesi sonucu 17 Kasım günü Meclis’e getirdiği cinsel istismarcılara af ve cinsel istismarcıyla evlilik önergesini geri çekse de dün akşam saatlerinde bir torba yasayla TCK’nın 103. maddesinde çocukların aleyhine yeni bir düzenleme getirdi. Bu yeni düzenleme ile yargıda farklı yorumlara yol açarak 12-15 yaş arasındaki çocuklarda rıza arama, dolayısıyla evlilik yaşını 12’ye indirme riski oluştu.

'Darbe süreciyle bir gasp yöntemi geliştirilmiştir'

OHAL’de de siyaset yaşamındaki kadınlar baskı gördü, gözaltına alındı, tutuklandı. Halkların iradesiyle seçilmiş 35 DBP’li belediyeye merkezi hükümet tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi onayı olmadan kayyım atandı, 25 kadın eşbaşkan görevden alındı. 25 kadın eşbaşkan tutuklandı. Bu durum, Saray-AKP hükümeti DBP’li belediyelerin geliştirdiği kadın özgürlükçü, eşitlikçi yaklaşıma ve eşbaşkanlık sistemi ile kadın çalışmalarının halkta karşılık bulmasına karşı darbe sürecini işleterek bir gasp yöntemi geliştirilmiştir.

'AKP kadınlardan korkuyor'

Ülkeyi KHK ile yönetme, yani ülkeyi yönet(e)meme ısrarı ile kadına ve çocuğa yönelik şiddete karşı en temel danışma ve dayanışma hizmeti veren 10 kadın kurumu kapatıldı. 5 kadın milletvekili tutuklama yoluyla rehin alındı. Ülkenin parlamentodaki tek kadın eş genel başkanı, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ rehin alındı. OHAL’le birlikte artan tüm bu şiddet ve baskılar gösteriyor ki AKP darbe hükümeti kadınlardan korkuyor. Biliyor ki bizler, Dominik Cumhuriyeti’nde Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele eden Patria, Minerva ve Maria’yız; özgürlüğü için direnen Mirabel kardeşleriz. Gezi’de kırmızılı kadınız, Amed’te tomaların önündeyiz, TEDİ’de direnen işçi kadınız, Yeşil Yol’da Havva’yız. Roma Parkı’nda tarihi mirasına sahip çıkan kadınlarız. Mühürlediğiniz kurumlarda kadın dayanışmasını güçlendirenleriz. Polonya’da kürtaj yasağına direnen kadınlarız, İzlanda’da 'eşit işe eşit ücret' diyenleriz. Suriye’de onurlu, eşit ve birlikte yaşam için savaşa, işgale direnenleriz. Şengal'de IŞİD barbarlığıyla mücadele edenleriz. Rojava’da 'kadın devrimi'ni bizzat yapanlarız.

'Saltanatınızı yıkacağız'

Biz; Ayşegül Terzi’yiz, Taybet İnan’ız, Yasemin Çakal’ız, Ayşe öğretmeniz. Gültan Kışanak’ız, Ayla Akat’ız, Figen Yüksekdağ'ız, Sêvê, Pakize, Fatma’yız. Sevda Çağdaş’ız, Eylem Ataş’ız, Arîn Mîrkan’ız. Sokakta, otobüste, mecliste, evde, üniversitede; gündüz-gece direnen kadınlar biziz. OHAL’de herHALde, ezelden geleceğe kadınların özgürlüğü için direniyoruz. Ve and olsun ki biz kadınlar kadın dayanışmasından aldığımız güçle, kadınların iradesiyle, kadınların yoldaşlığı ve direnişiyle sizin saltanatınızı yıkacağız. Yerine şiddetsiz, eşit, özgür bir yaşam kuracağız.

• Emeğimize, bedenimize, irademize, kimliğimize sahip çıkmak için

• Savaş ve kırım politikalarına karşı barış ve yeni yaşam için

• Eşit temsil ve demokratik siyasete katılım hakkımız için

• Kadın ve nefret cinayetlerinin son bulması için

• Demokratik kurumlarımıza sahip çıkmak için

• Eşit işe eşit ücret için

• Güvencesiz ve esnek çalışmaya "hayır" demek için

• Ev içi çalışmanın, bakım emeğinin ortaklaştırılması, mahalle ve iş yerlerinde ücretsiz kreşlerin açılması için

• Şiddete uğradığımızda her türlü koruma tedbiri, sığınak ve özgür yaşam evlerine ulaşabilmemiz için

• Kadın eksenli bir anayasa için

• İş cinayetlerinin son bulması için

• Ev dışında başka bir işte çalışmayan kadınlar da dahil olmak üzere tüm kadınların, ev içi emeğini de gözeten eşitlikçi ve hak temelli yaklaşımla sosyal güvenlik haklarının sağlanması için

• Evde, okulda, pazarda, markette, belediyede, mecliste, medyada, sokakta, tarlada her yerde savaşa entegre değil, cinsiyet eşitlikçi bütçe için

• Engelli kadınlara engelsiz bir yaşam için

• Bedenimizi ve bedenimizle ilgili kararlarımızı denetlemeye yönelik politikalarla mücadele için

• Kürtaj hakkına erişim için

• TCK’da çocukların erken yaşta, dini nikahla ve zorla evlendirilmelerinin suç olarak düzenlenmesi için

• Eğitim hizmetinin anadilinde, eşit, parasız, nitelikli, ayrımsız ve cinsiyet eşitlikçi verilmesi için

• Ücretsiz, eşit, ulaşılabilir sağlık hizmeti için

• Boyun eğdiğimiz değil özgürleştiğimiz bir ülke için

Bugün, yarın, her gün, 25 Kasım’da alanlarda olacağız! Kadınız, buradayız, her yerdeyiz! Biraradalığımız gücümüz, dayanışmamız umudumuz! Tüm engellerinizi, şiddetinizi, reisliğinizi aşacağız! Direniş biziz, yeni yaşam biz kadınların!"