Meral Danış: Eş Genel Başkanlar ve vekillerimiz kaçırıldı

15:50

JINHA
 
ANKARA – HDP’li eş genel başkan ve vekillerin tutuklanmasının siyasi olduğunu vurgulayan Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, “Eş Genel Başkanlarımız ve vekillerimiz kaçırıldı” dedi.
 
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Meclis'te HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP'li milletvekillerinin tutuklanmalarıyla ilgili hukuki çelişkilere ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Eş genel başkanların ortaklaşa uluslararası bir operasyon yapıyormuşçasına alıkonulduğunu belirten Meral, “Biz gittiğimizde avukatların henüz oraya yetişemediğini ya da oraya gitmesine izin verilmediğini gördük” dedi. 
 
‘Selahattin Demirtaş’ı Edirne’ye neden kaçırdınız?’
 
Hiç dakika farkı olmaksızın, aynı saatlerde Ankara’da grup başkan vekili İdris Baluken, Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ, Sırrı Süreyya Önder, Gürsel Yıldırım, Nursel Aydoğan, Selma Irmak, Leyla Birlik, Ferhat Encü’nün farklı illerden, aynı şekilde apar topar alıkonulduklarını belirten Meral şunları söyledi: “Eşbaşkanlarımızın alınması gerçekten hukuki miydi ve gerçekten bunlar gözaltı operasyonları mıydı? Gerçekler her konuda olduğu gibi, bu konuda da kamuoyuna açıklanmıyor. Figen Yüksekdağ’ın evinin kapısı kırıldı. Onun da dediği şekilde, haydutlar gibi içeri girerek onu alıkoymaya çalıştılar. Mardin Milletvekilimiz Gülser Yıldırım 90 km’lik yoldan helikopterle Diyarbakır’a getirildi. Yine aynı şekilde arkadaşlarımız apar topar Ankara’dan Diyarbakır’a götürüldüler. Kara yolu kullanılamadı. Eşbakanlarımız ve milletvekillerimizin tamamı hava yoluyla götürüldü. Çünkü onları kaçırıyorlardı! Eğer normal, yasal ceza usul kanunlarına uygun bir gözaltı işlemi olsaydı böyle bir şeye başvurulması da mümkün değildi. Selahattin Demirtaş’ı Edirne’ye neden kaçırdınız? Diyarbakır’da cezaevi yok muydu? Yine Selma Irmak ve Abdullah Zeydan’ı neden İstanbul’a kaçırdınız, Hakkari’de tutabileceğiniz bir cezaevi yok muydu? Yine Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ’ı neden başka bir yere kaçırdınız?!”
 
Bunun sadece siyasi operasyon olduğunu belirten Meral, “Uluslararası basının, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği üyesi ülkelerin ve diğer devletlerin tepkilerine tek bir cümle ile yanıt veriyorlar, ‘Bunlar yargıya kafa tuttular’ diyorlar, o küçücük akılarıyla bütün dünyayı aldatabileceklerini sanıyorlar. Böyle bir şey yok” dedi.
 
‘Yargı rahat değil’
 
Şu anki uygulamaların, yargının tarafsızlığını ve bağımsızlığını tamamen kaybettiğini gösterdiğine vurgu yapan Meral, “Şu anda yargı da kesinlikle rahat değil. HDP’ye yönelik operasyonları yürütmesi talimatını alan hakim ve savcıların buna aykırı davranması mümkün değil. Korkuyorlar. Korkmaları normal. Çünkü ‘Fethullahçı olmak’tan gözaltına alınabilir, tutuklanabilir” dedi.
 
‘Canlı yayına bağlanmak istiyoruz, Metiner’i bağlıyorlar’
 
Basın açıklamalarının Saray tarafından yasaklandığını ve HDP’nin sesini duyuramadıklarını aktaran Meral, “Her akşam HDP tartışılıyor, HDP’den bir kişi alınmıyor. Gözaltı yok, kaçırılma var diyemiyoruz. Telefonla bağlanmak istediğimizde Mehmet Metiner’i çıkarıyorlar. Çünkü gerçekleri söylememizden korkuyorlar.
Sekiz savcının aynı saatte, aynı dakikada harekete geçerek gözaltı kararı vermesi mümkün değil. Bu savcıları kontrol eden bir mekanizma normalde yoktur. Peki dört ayrı ilin savcılarını kim koordine etti? Hangi milletvekillerinin gözaltına alınacağı kararını kim verdi? Hükümet karar verdi” diye konuştu.
 
 Eş başkanlar ve milletvekillerinin rehin tutulmasının, Anayasa 83/3 maddesine aykırı olduğunu vurgulayan Meral, “Bırakın tutuklama adı altındaki kararı, ceza kesinleşse bile cezaevine konulamaz. Bunu kimse çıkıp söylemiyor” dedi.
 
 
‘Kaçacak olsaydı Londra’dan dönmezdi’
 
Televizyonlarda “Demirtaş kaçma şüphesi vardı” söylemlerini hatırlatan Meral, “Demirtaş niye kaçsın? Her gün Meclis’te, en son grup toplantısı yaptı. Diğer milletvekili arkadaşlar da öyle. Toplumu zehirleyecekler diye, insanın sadece acı acı gülümseyeceği şeyler söylüyorlar, hakikat ve gerçek dünyayla bağları kopmuş.
Bence bizi de yeterince tanımamışlar. Biz kimden korkacağız? Arkadaşlarımız cezaevlerinde, sevgi ve selamlarını gönderiyor. Bu, iktidarın iflasıdır. Dün söyledikleri her şeyin aksini bugün söylüyorlar. Kendilerine yönelince haksız, kendileri uygulayınca haklı. Tanıdığım, sınıf arkadaşım olan hakimler konuşmaktan çekiniyor. Bu karanlığı yaracağız. Korkmayan partililer ve vekiller olarak biz buradayız. Bu korku iklimini dağıtacağız” diye konuştu.