‘Kadınlar olarak ortak mücadele vermeliyiz’
09:04
JINHA
İSTANBUL – Türkiye’de yaşanan siyasal süreci ve kadınlara yansımasını değerlendiren SODAP’tan Saniye Evren, “Bugün DBP’li belediyelere atanan kayyımlara baktığımızda ilk olarak kadınların kazanımları hedef alındı. Kadınlar olarak, kadın bedeninin ve iradesinin teslim alınmak istenmesine karşı ortak mücadele vermeliyiz” dedi.
AKP’nin Kürt halkına karşı başlattığı savaş politikaları ve bu politikaların kadına yansımalarını değerlendiren Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP)’ndan Saniye Evren, olağanüstü bir süreçten geçtiklerini belirterek, Ortadoğu coğrafyasında taşların yerinden oynadığı yeni bir paylaşım savaşını izlediklerini kaydetti. Saniye, “Bu paylaşım savaşının içinde bilindik egemenlik ve iktidar biçimlerinden farklı olarak, Rojava’da kadınlar öncülüğünde hayat bulan bir devrim var. İçinden geçtiğimiz sürecin ezilenler açısından ve özellikle kadınlar açısından rahatlatan ve sevindiren olumlu tarafı bunu izlemek, takipçisi olmak” diye belirtti.
‘Ölmekten değil yaşatmaktan bahsetmeliyiz’
AKP’nin kadın politikalarında dikkat çeken Saniye, AKP’nin kadın düşmanı tavrının söylemler ve uygulamalarla hayata geçtiğini dile getirerek, “Son olarak ifade ettiği, ‘madam gibi değil adam gibi ölmek’cümlesi örneğin. Kadınlara ölüm dışında reva görülen bir gelecek yok. ‘Hatta ölürken de kadınlar adam gibi ölsün’, cinsiyetçilikte tavan yapmış bu cümle aynı zamanda içinde ırkçılığı da barındırıyor. Bizler ölmekten değil yaşamaktan ve yaşamı inşa etmekten bahsetmeliyiz” ifadelerinde bulundu.
‘Nusaybin’i neden Nusaybinliler yönetmiyor?’
AKP’nin bu söylemlerinin onun varoluşuyla alakalı ve politikalarının tamamen bunun üzerine kurulmuş olduğunu aktaran Saniye, “Özellikle kadının bir savaş malzemesi gibi görülmesi hem dil hem de bütün cinsiyetçi politikaların hayata geçirilmiş olmasına kolaylık sağlıyor. ‘Musul bizimdir’ söylemi ya da bir yerden bahsedilirken o ülkeyi oranın halkı yönetsin diyebiliyorken, kendi coğrafyamıza döndüğümüzde Nusaybin’i neden Nusaybinliler yönetmiyor? Ya da Cizre’yi neden Cizreliler yönetmiyor? Sorularının kendileri açısından bir karşılığı yok. Bunlar, Kürt düşmanlığı ve kazanımlarını engellemek maksadıyla geliştirilen politikalar. Bu anlamda AKP içeride ve dışarıda özellikle Ortadoğu coğrafyasında savaş kışkırtıcılığının, Kürtlerin kazanımlarını ortadan kaldırmak için planlanmış politikalarını hayata geçiriyor” dedi.
‘Kadının bedeni hedef alınıyor’
“1 Kasım seçimlerinden sonra Türkiye’de yaşanan kent savaşlarına baktığımızda burada kadının bedeninin hedef alındığını gördük” diyen Saniye, Silopi’de katledilen Taybet İnan’ı hatırlattı. Bunu büyük bir ızdırap olarak sürekli hatırlayacaklarını ve hatırlamak zorunda olduklarının altını çizen Saniye, “Cemile’nin buzdolabında saklanan cenazesi. Kadın gerillalara yapılan cinsel işkence, çıplak bedenlerinin teşhir edilmesi. Bu politikaların kadın için ne anlam ifade ettiğini anlamamız gerektiğinde ilk bakmamız gereken yer olarak karşımıza çıkmalı” şeklinde konuştu.
‘Ortak mücadele etmeliyiz’
Savaşın aynı zamanda yoksulluk olduğunu kaydeden Saniye, özellikle eğitim emekçilerine yönelik saldırıları hatırlatarak sistemin bütün ayaklarının birlikte işlediğini ve bir yandan savaş devam ederken diğer yandan neoliberal politikaların hayata geçirildiğini ifade etti. Kadınların yoksulluğa, erkek egemenliğe, cinsiyetçiliğe karşı birlikte mücadele vermesi gerektiğini söyleyen Saniye, “Bugün DBP’li belediyelere atanan kayyımlara baktığınızda ilk olarak kadınların kazanımları hedef alındı. Mücadelenin en ön saflarında kadınlar yer almak zorunda. Kadınlar olarak, kadın bedeninin ve iradesinin teslim alınmak istenmesine karşı mücadele etmeliyiz” sözleriyle konuşmasını noktaladı.