Basına ‘darbe’ için Meclis Araştırma talebi

13:05

JINHA

ANKARA - Kapatılan radyo ve televizyon kanallarının temsilcilerine Meclis kapısı da kapandı. HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş da, basın-yayın özgürlüğü ve Anayasal güvence altında olan “haber alma hakkı” yapılan darbe hakkında Meclis Araştırması talep etti.

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan radyo ve televizyon kanallarının temsilcilerine bu kez Meclis kapısı da kapandı. Televizyon temsilcileri bugün CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan ile birlikte Meclis'te basın açıklaması yapacaktı. Meclis Başkanlığı'nın bugün başlattığı uygulamayla ziyaretçilerle yapılacak basın açıklamaları için ana binanın dışındaki yeni binada salon tahsis edilmesine tepki gösteren gazeteciler, ana binadaki basın toplantı salonu dışında başka bir yerde haber izlememe kararı almıştı.

Şenal ve beraberindeki kanal ve radyo temsilleri ile eski salonda basın açıklaması yapmak istedi. Ancak Meclis görevlilerinin izin vermemesi üzerine kısa süreli tartışma yaşandı. Şenal, yeni binada belirlenen salona da gitmeyeceklerini belirtirken, açıklama basın kapısı girişinde yapıldı.

HDP ‘araştırılsın’ dedi

HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş da, basın-yayın özgürlüğü ve Anayasal güvence altında olan “haber alma hakkı” yapılan darbe hakkında Meclis Araştırması talep etti. Meral gerekçesinde şunları kaydetti:

“28 Şubatta İMC TV Türksat uydusundan çıkarılarak ekranları karartılmış, gelinen aşamada ise kanal tamamen kapatılmıştır. IMC TV ile birlikte 668 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Azadi TV, Denge TV, Hayatın Sesi TV, Jiyan TV, TV 10, Van TV, Zarok TV, Ses Radyo, Dünya Radyo, Yön Radyo gibi yayın organlarının da yayınlarına son verilmiştir. Gelinen aşamada gazetecilerin ve yayın organlarının uğradığı baskı ile birlikte en çok zarar gören bireyin haber alma hakkının gasp edilmesi olmuştur.

Sözü edilen televizyon kanallarının kapatılmış olmasının bir diğer boyutu da Türkiye halklarının çok kimlikli ve inançlı yapısının yok sayılarak tek bir düşüncenin hegemonyasının oluşturulmasıdır. Nitekim ZarokTV Kürtçe yayın uygulamasıyla, Jiyan TV Zazaca yayın politikasıyla yurttaşların anadilinde haber alma hakkına önemli bir katkı sunuyordu. TV 10 ise Alevi inancına yönelik yayınları ile Alevi vatandaşların inançlarını yaşama hakkına bir örnek teşkil etmekteydi. Esasen tüm bu kanallar Türkiye’nin çok kimlikli çok inançlı yapısının bir tezahürüydü. Bu kanalların kapatılmış olması yurttaşların kendi dilinde haber alma yayın takip etme hakkının da gaspı niteliğindedir. Kaldı ki TRT ekranlarında Kürtçe yayın yapılmakta olup bu hakkın diğer kanallara tanınmaması izaha muhtaçtır.”

Türkiye basın özgürlüğünde 151. sırada

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), 2016 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye, 180 ülkelik basın özgürlüğü listesinde 151 inci sırada yer alıyor. Gerekçesinde bu sıralamanın, Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından basına getirilen sınırlamaların çok daha katı bir şekilde uygulanmasıyla çok daha altlara ineceğini belirten Meral, “Zira 15 Temmuz darbe girişimi adeta bir can simidine dönüşmüş; yıllardır medyaya getirilen sınırlamalar darbe girişimi gerekçesiyle hukuk dışına çıkmıştır” dedi.

“Hukuk normlarının dışına çıkan haber alma hakkına yönelik sınırlamaların OHAL öncesi ve sonrasında geldiği aşamanın iyi tahlil edilmesi ve sonuçlarının değerlendirilmesi ve oluşacak zararların bir an evvel telafi edilmesi için bir meclis araştırma komisyonu kurulması elzemdir” diyen Meral, bu kapsamda Meclis Araştırması talep etti.

(sy)