JINHA

ŞIRNEX - Şırnak'a girişi engellenen HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Şırnak'ta dünyada görülmemiş bir vahşet uygulandığını ancak halkın çok büyük bir direniş sergilediğini belirterek, "Şırnak'ın bu soylu direnişini sahiplenmek için onlara layık olmak için mutlaka dayanışmayı büyütmeliyiz" dedi.

Şırnak'ta "sokağa çıkma yasağı" 6 ayı aşkın bir süredir devam ederken, halk toprağını terk etmemek için kentin çevresindeki direniş çadırlarında yaşıyor. Bayram dolayısıyla Şırnak halkını ziyaret etmek isteyen ancak kente girişine izin verilmeyen HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, yasağın amacının farklı olduğunu belirterek, "Kentinden yurdundan uzaklaştırılan ve kendi topraklarından uzaklaştırılmaya çalışılan halkımızla bayramımızı geçirmek istedik. Her zamanki bildik faşist tavırla karşılaştık ve çadırlara girişimiz engellendi. Bütün bu engellemelere rağmen Şırnak halkının direnişi bizim direnişimizdir ve bu yüzden bu topraklara gelmeye devam edeceğiz. Bizim önümüz sayısız kez kesildi. Ama biz yine de halkımıza ulaştık" dedi.

'Asker ve polis tarafında işgal edilmiş'

Şırnak'ın sadece halkına değil taşına toprağına karşı çok büyük bir vahşet uygulandığını vurgulayan Figen "Bu halkın seçilmiş siyasetçileri Şırnak kent merkezinin sınırları içerisine giremiyor. Ama asker polis tarafından o sokaklar işgal edilmiş. Bizim giremediğimiz o topraklara savaş yağmacıları giriyor. AKP'nin müteahhitleri, taşeron firmaları giriyor ve halkın enkaza dönüştürülen malını mülkünü yağmalıyorlar. Tam anlamı ile bir suç işleniyor" diye belirtti.

'Bu ablukalar bu coğrafya için yeni değil'

Figen, Şırnak'ta uygulanan vahşetin tarihte çok az benzerine rastlandığına vurgu yaparak, "Şırnak'ı ziyaretimiz esnasında bir büyüğümüzün söylediği bir söz vardı, 'Şırnak'ın her sokağına ve enkaz edilen demirlerine bizim çocuklarımızın kanı değmiş bu demirlere tamah edip gasp eden bir düşmanımız var' dedi. Evet haklı. Bu tarihte eşi benzeri olmayan ve hatta az görülmüş örneklerinden biridir. Sokağa çıkma yasakları, abluka, yıkım bu coğrafya için yeni bir uygulama değil. Daha öncesinde de en az 6 kente bu uygulama yapıldı. Ama en uzun süren sokağa çıkma yasağı ve en ağır yıkım Şırnak'ta oldu" dedi.

'Siyasi bir öfke hakim'

Hakkari ve Şırnak'a uygulanan politikanın siyasi ve ideolojik olduğunu söyleyen Figen, "İnsanlar sadece evlerinin enkazlarına ulaşmak istiyor ama buna da izin verilmiyor. Bu yüzden Şırnak için çok farklı bir uygulama yapıldığını düşünüyorum. Şırnak'ın il statüsünden düşürülmek istenmesi bu kente duyulan siyasi öfkenin ideolojik ve siyasi bir boyutudur. Şırnak ve Hakkari'nin il statüsünden çıkarılmak istenmesi bu kent merkezlerinden ortaya çıkarılan iradeye darbe vurmaktır. Moral ve irade kırma amacına dayanıyor" diye aktardı.

'Herkes direnişi anlamalı'

Şırnak'ta görkemli bir direnişin hakim olduğuna dikkat çeken Figen, bütün Türkiye ve devrimci halkların da bu direnişle dayanışması gerektiğini belirterek şunları söyledi: "Şırnak'a geldiğimde bir şeyi çok net gördüm. Bu halkın iradesini bu şekilde gözü dönmüş bir şekilde teslim almaya çalışılmasına rağmen Şırnak halkı kendi toprağına, yurduna sadakatini koruyor. Çok acılı olmasına rağmen bu devletin zorbalığına karşı boyun eğmiyor. Halkımız bunu bize dedi, 'biz devlete muhtaç olmak istemiyoruz, evimizi yıkan talan eden bu devletle hiçbir işimiz olamaz, siyasetçilerimizle beraber bu topraklarda yaşam alanlarımızı kurmak istiyoruz' dedi. Bizlerin de çabası bu yönlü çünkü burada görkemli bir direniş var. Kültürüne, toprağına sahip çıkmak insani ve onurlu bir davranıştır. Bütün Türkiye halklarının Şırnak'ta olan direnişi anlaması gerekir."

'Direnişle dayanışalım'

Şırnak halkının direnişine layık bir sahiplenme olması gerektiğinin altını çizen Figen, "AKP Saray diktatörlüğüne karşı soylu bir direniş var. Burada çaresiz ve muhtaç bir halk yok. Ama kesinlikle insani ve devrimci mücadeleye ihtiyaç duyan bir halk var. Bu sadece Şırnak halkının bir isteği değildir, bizlerin de bir isteğidir. Şırnak'a boyun eğdiremedikleri için en ağır şekilde bedel ödettirmeye çalışılıyor. Bu haklı davada ne kadar önümüze barikatlar çıksa da bazen saldırılara uğrasak da mutlaka birbirimizi bulmayı ve kucaklaşmayı her koşulda biliriz. Şırnak'ın bu soylu direnişini sahiplenmek için onlara layık olmak için mutlaka dayanışmayı büyütmeliyiz" dedi.

(aı/gc)