'Kadın mücadelesi açlık grevinde de kendini gösteriyor'

09:06

Dilan Babat/JINHA

WAN - Açlık grevinde yer alan kadınların gösterdikleri iradeye dikkat çeken HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe, "Kürt kadının duruşu etrafındakilere benzemeyen daha bir insani ve devrimci kişiliği tarzındadır. Bunun mimarı şüphesiz Sayın Öcalan'dır. Kadının her alanda verdiği mücadele açlık grevinde de kadın öncülüğünde kendini var ediyor" diye belirtti.

Geçtiğimiz yıl 5 Nisan gününden bu yana İmralı Heyeti ve 6 yıldır avukatlarıyla görüştürülmeyen PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride karşı DTK, DBP, HDK, HDP ve KJA öncülüğünde 50 kişi süresiz ve dönüşümsüz açlık grevine başladı. Her kesimden desteklerin devam ettiği açlık grevini değerlendiren HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe, Abdullah Öcalan üzerinde ağır bir tecrit uygulandığını belirterek, tecride karşı başlatılan açlık grevinin önemine dikkat çekti. Bedia, "Normal bir hükümlüye uygulanan uygulamanın dışında daha ağır bir tecrit ve süreç yaşanılıyor. Bu, 17 yıldır İmralı'da süre gelen bir uygulamadır" dedi.

'Sayın Öcalan'a yönelik tavır Kürt halkına yönelik tavırdır'

Bedia, Abdullah Öcalan'a yönelik uygulamaların hukuki ve meşru hiçbir yanının olmadığını belirterek, "Sayın Öcalan İlk başlarda ilk yıl kaldığı hücrede insani koşullara aykırı bir durumda bırakılıyordu. Birçok kesimde bu uygulamaya karşı çıkıyordu. Sayın Öcalan'a yönelik tavır, tutuklandığı zamandan beri özellikle Kürt halkına yönelik tavır ile eş değer olmuştur. Sonrasında devletin atmaya mecbur kaldığı adımlar, müzakereler ve çözüm süreci başlamıştı. Görüşmeler sağlanıyordu ve o zamanlar bizlerin haberleri oluyor, ailesi ve avukatlar görüşmeler kısmen sağlanabiliyordu" diye hatırlatmada bulundu.

'Kürdistan'da ağır bir savaş konsepti yürütülüyor'

Abdullah Öcalan ile görüşmelerin kesilmesiyle beraber başlayan savaşın halen devam ettiğini ifade eden Bedia, şöyle devam etti: "Çözüm sürecini bitirdiklerinden beri devletin yani Tayyip Erdoğan'ın masayı devirmesinden bu yana Türkiye'de özellikle Kürdistan'da çok ağır bir savaş konsepti yürütülüyor. Bu kış boyunca Kürt kentleri bombalandı, 'Taş üstünde taş bırakılmasın' söylemlerini uyguladılar. Binden fazla ölümler yaşandı, siviller ve çocuklar katledildi. Çözümden yana herhangi bir tavır takınmadı. Bizler demokrasi güçlerine çözüm ve müzakere masasına dönülmesi çağrısı yaptık. Bütün çağrılarımız çözümün olması ve tekrardan masaya oturulması yönünde oldu. Çözüm olmadığında nelerin olabildiğini gördük. Çözüm söyleminin yaygınlaştığı dönemde sivil insanların çok az öldüğünü gördük. Çözüm süreci halkta gerçekten bir umut ile karşılanmıştı. Böyle bir süreçten çıkıp savaş sürecine girmemiz gerçekten büyük bir hayal kırıklığına neden oldu."

'Açlık grevi devam edecek'

Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'dan bu yana Abdullah Öcalan'dan haber alınamaması nedeniyle kaygıların giderek arttığını söyleyen Bedia, "Ciddi anlamda orada neler olduğunu merak ediyoruz. HDP grubu olarak defalarca görüşmek için çabaladık. Toplum gerçekten bu nedenden dolayı gerilmiş durumda. Açlık grevi ile kendi canını ortaya koyarak son derece barışçıl bir eylem tarzı ve vicdani bir tavır sergilemişlerdir. Hükümetin buna ciddi yaklaşması lazım. Adalet Bakanı konuyu ve açlık grevini istismar ettiğimize dair söylemlerde bulundu. Bizde bu kaygıların giderilmesi ve sayın Öcalan'dan haber alınmasını istiyoruz. Bu yüzden açlık grevi devam edecek" diye belirtti.

'Halk çözümden yana'

Başbakan Binali Yıldırım'ın Diyarbakır gezisine de değinen Bedia, Binali'nin "Çözüm müzüm yok, o fırsatı kaçırdılar" söylemine tepki göstererek, "Bir başbakana yakışmayacak bir tavır ve üslupla bunu diyebiliyor. Oysa devlet adına yetki kullananların her şeyden önce çözümden yana tavır takınması gerekiyor" diye eleştirdi. Bedia, Kürt sorununun geçmişte olduğu gibi bugünde benzer politikalarla yok sayılmaya devam edildiğini dile getirerek, halkın tüm bu yaşadıklarına rağmen çözümden yana olduğunu, bunun içinde Abdullah Öcalan'ı işaret ettiğini kaydetti.

'Kadınlar hep barış için çabaladı'

Kadınların bulundukları her yerde gösterdikleri iradeyi açlık grevinde de gösterdiğini ve aynı irade ile mücadele ettiklerini ifade eden Bedia son olarak şöyle dedi: "Açlık grevi gönüllülük esaslı ve vicdan dinleyen bir irade istiyor. Açlık grevine öncü olan kadınların olduğunu görmek açıkçası bizlere şu mesajı veriyor; kadınlar özellikle savaşı istemiyor, kadınlar savaşın, çatışmanın gerilimin nelere mal olduğunu en iyi bilenlerdir. Kadınlar savaş olduğunda çocukların öleceğini, haklarının yağmalanacağını ve savaşın çirkin yüzünü göstereceğini en iyi bilenlerdir. Tarih boyunca savaşın tecrübesini kadınlar çok daha zalim bir şekilde ödemiştir. Erkekler savaş kararı alır, ama kadınlar barış için hep çabalamıştır. Tarih boyunca böyle olmuştur. Kürt kadının duruşu etrafındakilere benzemeyen daha bir insani ve devrimci kişiliği tarzındadır. Bunun mimarı şüphesiz Sayın Öcalan'dır. Siyaset ve toplumun her alanında kendini var etmeyi başarmış ve mücadelesini sürdürüyor. Kadının her alanda verdiği mücadele açlık grevinde de kadın öncülüğünde kendini var ediyor."

(htk/dc/fk)