Ruken Dêrîk/JINHA

DERİK- Cizîr Kantonu Eşbaşkanı Hêyfa Erebo, Rojava'da gelişen demokratik federal sisteme karşı ittifakları, halkların iradesine saldırı olarak ele aldıklarının altını çizerek "Demokratik ulus projemiz burada yaşayan tüm halklar tarafından benimsendi ve sahiplendi. Türkiye de Suriye de şunu iyi bilmeli sistemimiz saldırıyla yıkılacak bir birlik değil" dedi.

Minbic'in DAİŞ çetelerinden temizlenmesinin ardından Suriye rejim güçleri ve paramiliter çeteler Hesekê'ye saldırdı. YPG ve Asayiş güçlerini karşı operasyon başlatması üzerine bir hafta süren saldırıların ardından dün gece saatlerinde ateşkes gerçekleştirildi. Bu kez de dün sabah itibariyle Cerablus'ta "DAİŞ'in temizleneceği" iddiasıyla Türkiye'nin de aralarında bulunduğu operasyon başlatıldı.

Cizîr Kantonu Eşbaşkanı Hêyfa Erebo, Rojava'da halkların kazanımlarına yönelik saldırılara ve ittifaklara dikkat çekerek "Bu aynı zamanda rejimin başarımıza karşı düştüğü darlığı da ortaya koyuyor" dedi. Minbic'teki başarıyı kabullenememe durumu yaşandığını ifade eden Hêyfa, "Suriye Demokratik Güçleri'nin elde ettiği başarı gölgelenmek isteniyor böylece. DAİŞ çetelerine ve Rojava'daki karanlık güçlere karşı, son yıllarda büyük bir direnişle başarılar elde ettik. Rejim ilk günden beri bölgedeki halkların kendi kendini kendi iradesiyle yönetmesini ve örgütlenmesini kabul edemedi. Kuzey Suriye Demokratik Federal Sisteminin kurumlaşmaya başlamasıyla birlikte diğer güçlerle işbirliği halinde bize saldırılar gerçekleştiriliyor" dedi.

'Bizim modelimiz saldırılarla yıkılmaz'

Daha önce hiçbir nedenle bir araya gelemeyen devletlerin kazanımlarına karşı ittifak kurduğuna dikkat çeken Hêyfa, "İran, Suriye, Türkiye son zamanlarda Rojava'daki halkların birlikte örgütlenmesine karşı ittifaklar içine girdiler. Daha önce Esad'ın varlığını tanımayan Türk devleti Rojava'daki gelişmeler karşısında Suriye devletiyle işbirliğine gitti. Ama Türkiye de Suriye de şunu iyi bilmeli ki bizim burada geliştirdiğimiz örgütlenme modeli kendi kendini kendi iradenle yönetebilmedir. Bu öyle bir saldırıyla yıkılacak bir birlik değil" değerlendirmelerinde bulundu.

'Saldırılara sessiz kalmayacağız'

Hêyfa, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın yıllarca Rojava'da kaldığını ve demokratik ulus projesinin kaynağının da Abdullah Öcalan olduğunu vurgulayarak, saldırılara sessiz kalmayacaklarını dile getirdi. Rojava'da demokratik özerklik temelinde demokratik federal sistemle kendi iradesiyle örgütlenmiş bir toplum gerçekliği olduğunu ifade eden Hêyfa, "Bu örgütlenme sisteminde tüm halklar iradesini temsil ediyor. Suriye devletinin bize karşı durması İran ve Türk devletinin yanında yer almasıdır. Rojava'nın Cizîre kantonunda yaşanan patlamalarda Suriye devletinin eli olduğu açıkça ortaya çıktı. Devlet kendini yeniden güç olarak göstermek için Türkiye devleti ve DAİŞ çeteleriyle işbirliği içine girdi. Uluslararası bir destek payının da olduğunu düşünüyoruz bu konuda. Komün üyeleri, sivil halk, asayiş üyelerimiz bir süredir yakalanıyor ve işkencelere tabi tutuluyor devlet tarafından. Halkı askerliğe gitmesi için tehdit ediyor. Bütün bunların toplamı Hesekê'de çatışma olarak patlak verdi" dedi.

'Demokratik sistemde ısrarlıyız'

Rojava'da önemli gelişmelerin yaşandığına dikkat çeken Hêyfa, "Plan ve projelerimiz somutlaştıkça bize karşıt güçler de cephelerini sıklaştırdılar" dedi ve değerlendirmelerine şöyle devam etti: "Rojava'da demokratik sistem modelinin somutluğa kavuştuğu bir dönemde Minbic de özgürleştirildi. Biz de Afrin kantonuna kadar topraklarımızı çetelerden temizleyeceğiz dedik. Bu Suriye'yi parçalamak anlamına gelmiyor. Ama görüyoruz ki işbirlikçi bölge güçleri ve etrafımızdaki devletler bunu kendileri için bir tehdit olarak ele alıyorlar. Demokratik ulus projemiz burada yaşayan tüm halklar tarafından benimsendi ve sahiplendi. Halka yönelik saldırıların temelinde bu gelişmeleri kabul edememe var. Demokratik özerklik biçiminde örgütlenme ve Kuzey Suriye Demokratik Federal Sistemin kurulma çalışmaları devam edecek, bunda ısrarlıyız. Geliştirdiğimiz sistem devletlerin krallığını sorguluyor, onun için de bu devletler kendi statülerini korumak için saldırıya geçtiler. Bütün saldırıları kendilerini yaşatma arayışıdır."

'Devlet halklar için çözüm değildir'

Ortadoğu'da devlet sisteminin miadını doldurduğunu vurgulayan Hêyfa, "Onun için de diyebiliriz ki Tunus'ta başlayan serhıldanlar bugün de gösterdi ki artık halklar için devlet sistemi çözüm değildir."dedi.

Hesekê'de büyük bir direniş içinde olan Arap, Kürt, Süryani halkın devlete karşı tavrını net bir şekilde ortaya koyduğunu belirten Hêyfa, "Uçaklar Hesekê'yi vurduğunda da şehit düşenler tüm halklardandı. Onun için şu nettir bu saldırıların hiçbir halkın çıkarını korumuyor. Onun için de direnişimizde ve demokratik sistem örgütlenmemizde ısrarlı olacağız" diye konuştu.

(gc)