JINHA

ANKARA - HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, hasta tutsakların durumunu Adalet Bakanına sordu. Gülser verdiği önergede, “Son üç yılda Adli Tıp Kurumundan alınan rapora rağmen yargı kurumları tarafından reddedilerek tahliye edilmeyen mahpus sayısı kaçtır?” diye sordu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, müebbet hapislw tutsak edilen ağır hasta İsmail Arslan ile hasta tutsakların durumuna ilişkin soru önergesi verdi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın cevaplaması üzerine verilen önergede, hasta tutsakların Adli Tıp Kurumları veya Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen sağlık kuruluşlarından alınan “cezaevinde kalamaz” raporu ile ceza infazının ertelenebileceği belirtildi.

‘Hasta mahpuslar ölüme terk edilmekte’

Hasta tutuklu ve hükümlülerin ceza infazının ertelenmesinin, 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Hapis cezasının infazının hastalık nedeni ile ertelenmesi” başlığında tanımlandığı dile getirilen önergede, 2013 yılı Ocak ayında ilgili İnfaz Yasası’nın 16. Maddesinde yapılan değişiklikle “ağır hastalık nedeniyle cezaevinde hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkûmun cezasının iyileşinceye kadar geri bırakılacağı” hükmü eklendiği belirtildi.

Bu maddelerle beraber hasta tutsak ve hükümlülerin Adli Tıp Kurumlarınca veya Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen hastanelerin sağlık kurullarından alınan cezaevinde kalamaz” raporu ile ceza infazın ertelenebileceği aktarılan önergede, “Geri bırakılma kararı, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen ya da onaylanan rapor üzerine, infazın yapıldığı yer Cumhuriyet Başsavcılığınca verilir. Ancak Adli Tıp Kurumu ve Cumhuriyet Başsavcılıklarının verdikleri kararların bilimsel ve hukuki ilkelerle bağdaşmayan siyasi kararlarla ağır hasta mahpusların cezalarının ertelenmesi daha da güçleşmiştir. Bir gün dahi cezaevinde tutulmaması gereken hasta mahpuslar, bürokratik ve politik engellerle adeta ölüme terk edilmektedir” denildi.

‘Ceza kaldığı yerden infaz edilecek’

Gülser önergede, hasta tutsak İsmail Arslan’a dikkat çekerek, “Türkiye Cezaevlerinde ağır hasta mahpuslardan biri de 63 yaşındaki müebbet hapis hükümlüsü İsmail Arslan’dır. Arslan’ın 2014 yılında yoğun bakım ünitesinde solunum cihazına bağlı olarak yaşama tutunmaya çalıştığı esnada Bakırköy Savcılığı tarafından infazının ertelenmesine karar verilmişti ancak yılda alınacak adli raporlar ile ertelemenin devam edip edilmeyeceği şerhi konulmuştu. 2016 yılında aldırılan rapor ile cezaevinde kalabilir raporu ve tedbire uymadığı gerekçesiyle cezanın kaldığı yerden infaz edilmesi için Midyat M Tipi Cezaevine konulmuştur” dedi.

İnsan Hakları Derneği Mardin Şubesi Cezaevi Komisyonu’nun hasta tutsak İsmail Arslan ile görüşmesine ve görüşme sonucu edinilen tespitlere değinen Gülser, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması talebiyle yönelttiği soruların bir kısmı şöyle:

“* İsmail Arslan adlı hükümlünün Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerden almış olduğu raporların tamamı cezaevinde kalamazşeklinde iken Adli Tıp Kurumunun cezaevinde bulunmasında sakınca görmemesini nasıl açıklıyorsunuz?

* Tıbbi raporlar ve hak temelli örgütlerin yaptığı açıklamalara göre İsmail Arslan’ın cezaevinde kalamayacağı açıktır. Hakkındaki erteleme kararının kaldırılıp tekrar cezanın infaz edilmesi İsmail Arslan’ın yaşam hakkının açıkça ihlal edilmesi değil midir?

* 2016 yılı itibariyle Türkiye Cezaevlerinde bulunan toplam hasta mahpus sayısı kaçtır?

* Kanser hastalığı veya felçli konumda bulunan, sürekli tedavi gerektiren ağır hastalığı ve sakatlık durumu olan hükümlü ve tutuklu sayısı kaçtır? Cezaevi dağılımları nedir?

* Son üç yılda ağır hastalık hali nedeniyle tahliye başvurusunda bulunan mahpus sayısı kaçtır? Tahliye edilen mahpus sayısı kaçtır? Bunların yıllara göre dağılımı nedir?

* Son üç yılda Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerden “cezaevinde kalamaz” raporu verilmesine rağmen Adli Tıp Kurumu tarafından söz konusu raporların geçersiz sayılarak “cezaevinde kalabilir” raporu bulunan mahpus sayısı kaçtır?

* Bağımsızlığını ve tarafsızlığını kamuoyu nezihinde yitirmiş olan Adli Tıp Kurumu’nun resmi bilirkişiliğine son verilmesi ve hasta mahpuslar açısından bir işkenceye dönüşen rapor-infaz erteleme prosedürlerinin uluslararası sözleşmelere uygun biçimde yeniden düzenlenerek insanileştirilmesi amacıyla yapmış olduğunuz herhangi bir çalışma mevcut mudur? Mevcut değil ise gerekçesi nedir?

* Son üç yılda Adli Tıp Kurumundan alınan rapora rağmen yargı kurumları tarafından reddedilerek tahliye edilmeyen mahpus sayısı kaçtır?

* Yargı kurumları Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerden alınan raporları neden kabul etmemektedir?

* Son üç yılda Türkiye Cezaevlerinde yaşamını yitiren mahpus sayısı kaçtır? Yaşamını yitirenler arasında Adli Tıp Kurumundan rapor alan mahpus sayısı kaçtır? İlgili raporların içeriği nedir?"

(de/sy)