Aycan İrmez: Direniş geleneği yok edilmeye çalışılıyor
17:23
JINHA
ANKARA- HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, Şırnak il merkezinin Cizre’ye taşınması ile bölgedeki direniş geleneğinin yok edilmeye çalışıldığına dikkat çekerek, “İlk olarak Kürt toplumu tarihsel belleği ile mekânsal ve zihinsel olarak birbirinden uzaklaştırılacaktır. İkinci olarak da hükümet güvenlik operasyonlarını daha efektif ve hızlı olarak gerçekleştirebilecek stratejik konuma kavuşmuş olacaktır” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, mecliste Şırnak il merkezinin Cizre’ye taşınması ile ilgili çıkarılacak kanuna ilişkin basın toplantısı düzenledi. İl merkezinin taşınması ile bölgedeki direniş geleneğinin yok edilmeye çalışıldığına dikkat çeken Aycan, “İlk olarak Kürt toplumu tarihsel belleği ile mekânsal ve zihinsel olarak birbirinden uzaklaştırılacaktır. İkinci olarak da hükümet güvenlik operasyonlarını daha efektif ve hızlı olarak gerçekleştirebilecek stratejik konuma kavuşmuş olacaktır. Cizre de Şırnak ta yıkılmış ve bunca zulüm yaşatılmışken adının ya da idari yapısının değiştirilmeye çalışılması, oradaki direnişin büyüklüğünün ve ortaya konan vahşi politikaların sorumlularının cezalandırılmasının önüne geçmeyecektir” dedi.
‘Gerekçe; bölgenin asayişi’
Esas gerekçenin bölgenin asayişi olduğunu belirten Aycan, “Bilindiği gibi Şırnak, 16 Mayıs 1990 tarih ve 3647 sayılı kanunla Siirt ilinden ayrılarak Türkiye'nin 73. ili olmuştur. Söz konusu tarihteki meclis tutanaklarına bakıldığında da görüleceği gibi Şırnak’ın il olmasının gerisinde yatan en önemli gerekçe, Millî Güvenlik Kurulu’nun direktifidir. Olağanüstü̈ Hal Bölge Valiliğinin talepleri, Millî Güvenlik Kurulu toplantısı ve o toplantıda hükümete, ‘Mutlaka bunu yapmalısınız’ biçiminde verdiği direktiftir” diye konuştu.
‘Yanlış yöntemler ile soruna yaklaşılıyor’
“Söz konusu tarihte hükümet, bu sorunu çözerken, yüzeysel tedbirlerle sorunu çözmeye çalışmış, kalıcı ve anlamlı çözümler üretemeyerek Kürt Sorununu salt güvenlikçi politikalara emanet etmiştir” diyen Aycan, şimdiki hükümetin de, denenmiş ve sonuca ulaşamamış aynı yanlış yöntemler ile soruna yaklaştığının altını çizdi.
Söz konusu kararın 2010 yılında Genelkurmay’ın desteği ile Milli Güvenlik Kurulu’nda verildiğini belirten Aycan, kararın Türkiye ve uluslararası hukuk açısından belli bir süreçten ve meclisten birkaç madde ile gerçekleşebileceğini kaydetti. Aycan, “Şu an ki mevcut durumun siyasi bir cezai yaptırım olduğu ortadadır. Şırnak halkı tüm siyasi ve askeri baskılara rağmen yıllardır tavrını net olarak ortaya koymuştur. Şırnak halkı eşit, özgür ve adil yaşam taleplerinden dolayı yaklaşık bir yıldır ablukalar ile yıkım, işkence ve her türlü zorbalıkla karşı karşıyadır. Bu kararın gerekçelerinden biri de Şırnak halkını siyasi bir kararla cezalandırılmasıdır” diye konuştu.
Aycan, hükümet yetkililerin öncelikli olarak Şırnak ve ilçelerinde devam eden sokağa çıkma yasaklarını kaldırması ve devam eden hukuksuz uygulamaları engelleyerek sorumluların cezalandırması gerektiğin belirtti.
‘Cizre’nin geleceğine halkı karar vermelidir’
Cizre’nin tarihsel sürecine değinen Aycan, yerleşim yerinin niteliği konusunda bir değişikliğe gidilmesinde öncelikli olarak bölgede yaşayan halka sorulması gerektiğine vurgu yaparak, “Şırnak Cizre, Silopi yakılıp yıkılmışken Cizre’nin geleceğine karar vermek başta Avrupa demokrasisinin en önemli belgelerinden olan Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartına aykırıdır. Bu doğrultuda Şırnak ve Cizre’nin geleceğine Cizreliler ve Şırnaklılar karar vermelidir” dedi. Aycan 1990 yılında da güvenlik politikasının eseri olarak benzer bir uygulamaya gidildiğini ve bugünkü tartışmaların da güvenlik politikasının eseri olduğunu dile getirdi.
‘Direniş geleneği yok edilmeye çalışılıyor’
Cizre’nin 90’lı yıllarda yaşanan göçlerle bugünkü büyüklüğüne kavuştuğunu ve köylerden göç ettirilen halkın yeni bir yaşam kurmaya çalıştığını belirten Aycan, sosyolojik yapının yıllarca hükümet tarafından değiştirilmek istendiğine dikkat çekti. İlçenin dünden bugüne hükümet baskısı altında yaşadığını belirten Aycan planlanan bu kararla bölgedeki direniş geleneğinin yok edilmeyi amaçlandığının altını çizdi.
Leyla: Halkın görüşlerini aldınız mı?
HDP Şırnak Leyla Birlik ise, Şırnak ve Hakkari'nin il olmaktan çıkarılmasını İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya sordu. Leyla, şu soruları yöneltti:
“* Şırnak ve Hakkari’nin il olmaktan çıkarılması ile ilgili yapılacak olan düzenlemenin gerekçesi, kapsamı ve içeriği nedir?
* Türkiye Varlık Fonu Kurulması İle Bazı Kanun Hükmünde Kararnameler Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nda yapılacak olan bu düzenleme ile amaçlanan nedir?
* Şırnak ve Hakkari illerine dönük alınan bu karar kim tarafından verilmiştir?
* Alınan bu karar ile ilgili yerel dinamiklerin ve halkın görüşleri alınmış mıdır?
* Sokağa çıkma yasakları süresince Cizre ve Yüksekova’nın ağır silahlarla, tanklarla yıkılmasındaki amaç bu yerlerde, düzenlemede yer alan yeni bir rant alanı oluşturmak mıdır?
* Şırnak ve Hakkari illerini il olmaktan çıkararak Cizre ve Yüksekova’ya bağlayıp; orada yaşayan yurttaşların bu düzenleme ile yıllardır yaşadıkları, ticaret yaptıkları, evlerinin, iş yerlerinin, dini ve tarihi mekanlarının geleceğine yani bir nevi kendi geleceklerine dair kaygılarının giderilmesi ve yaşadıkları mağduriyetlere dönük bir çalışmanız var mıdır?”
(de/sy)