JINHA

ANKARA- HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, Şengal katliamı ile Êzidî kadınların sorunlarını meclis gündemine getirdi. Meclis Genel Kurulu’nda konuşan Feleknas, katliamın gerçekleştiği 3 Ağustos tarihinde dünyanın her yerinden kadınların saat 11.00’de “Sessizlik dakikası” adıyla sessiz eylem yapacaklarını dile getirerek, tüm kadınları eyleme destek olma çağrısında bulundu. Feleknas, söz aldığı meclis kürsüsünden birlik ve dayanışma anlamına gelen Êzidî duası ile ayrıldı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, Meclis Genel Kurulu’nda söz alarak Şengal katliamı ve Êzidî kadınlarının sorunlarını gündeme getirdi. Êzidî soykırımının yıldönümü sebebiyle Êzidî kadınların sorunlarını dile getirmek üzere HDP adına gündem dışı söz alan Feleknas, “Êzidîler bu toprakların kadim halklarındandır. Bu kültürel inanç sadece Kürtlere değil insanlığa kalmış bir mirastır. Bu nedenle Türkiye Êzidî katliamını soykırım olarak tanımalıdır. Ayrıca, katliam sonrası ülkemize göç etmek zorunda kalan Êzidîlerin güven içerisinde yaşamlarını sürdürmeleri için, Êzidî kimliğini ve inancını koruyucu önlem ve tedbirler almalıdır” dedi.

‘Mücadele eden Êzidî savunma güçlerini selamlıyorum’

Şengal katliamında hayatını kaybeden tüm Êzidîleri anarak söze başlayan Feleknas, “Êzidî soykırımı yıldönümü sebebiyle ‘Êzidî kadınların yaşadığı sorunlar’ üzerine, HDP grubu adına gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Hala IŞİD’in elinde bulunan kadınların biran önce özgürlüğüne kavuşmalarını temenni ediyorum. Şengal’de mücadele eden bütün Êzidî savunma güçlerini selamlıyorum” dedi.

‘İnançları sebebiyle 73 defa kıyımdan geçirildiler’

“Êzidîler dini söylemlerinde, önce 72 (Yetmiş iki) millet için sonra kendileri için dua ederler. Dini inançları gereği şiddeti tamamıyla reddederler. Ancak sahip oldukları Kürt dili, kültürü, kimliği ve Êzidîlik inancı sebebiyle farklı devletler tarafından73 defa kıyımdan geçirilmiştir” diye konuşan Feleknas, 3 Ağustos 2014 tarihinde binlerce EzidÎ’nin, Şengal’de IŞİD’in katliamına maruz bırakıldığını belirtti.

‘Hala 3 bin kadın IŞİD’in elinde’

Bu katliamı Êzidîerin 73. Ferman olarak adlandırdığını belirten Feleknas, “Bu katliamda binlerce Êzidî öldürüldü. 6 yaşındaki kız çocuklarından 70 yaşındaki kadınlara kadar 5 bin ile 7 bin arasında çocuk ve kadın IŞİD tarafından alıkonuldu. Yüzlerce çocuk, hasta ve yaşlı açlıktan ve susuzluktan öldü. Êzidî çocuklar ailelerinden kaçırılıp IŞİD’in yanına verildi. Kendi inançlarından ve toplumundan koparıldı. Zorla dinleri değiştirildi. Bunlar Rakka, Musul ve Telafer gibi birçok pazarda satıldı. Bu kıyımla Êzidîlerin tarih sahnesinden silinmesi amaçlandı. Hala yaklaşık 3 bin kadın IŞİD’in elinde bulunmaktadır” diye konuşmasına devam etti.

‘Êzidî hala yasal statüye sahip değil’

Bu katliamdan sonra binlerce Êzidînin Diyarbakır, Şanlıurfa, Şırnak, Siirt, Mardin ve Batman’da DBP belediyeleri tarafından kurulmuş kamplar ile AFAD’a bağlı Midyat ve Nusaybin mülteci kamplarına yerleştirildiğini dile getiren Feleknas, Êzidîlerin Türkiye’de hala yasal statüye sahip olmadıklarına dikkat çekti. Feleknas, kamplarda yaptıkları görüşmelerde kadınların kaygı ve güvensizlik, nefret ve öfke, gece uyumakta zorluk çekme gibi ciddi bir travma ile karşı karşıya olduklarını tespit ettiklerini açıklayarak, “Diğer taraftan, Aralık 2015’te Alman ARD televizyonu Antep’te IŞİD’e bağlı Êzidî kadınlarının satıldığı bürolar olduğunu videolarla kaydetti. Bu iddiaları defalarca dile getirdik. Bu konuda İçişleri Bakanlığına önerge verdik. Bakanlığın geçen hafta verdiği bilgiye göre Antep Savcılığı soruşturma açmış, ancak soruşturma hala sonuçlanmamıştır” dedi.

‘Êzidî kimliğini ve inancını koruyucu önlem ve tedbirler alınmalı’

Feleknas, soykırımdan sonra Êzidî kadınların Şengal’de meclisler kurarak örgütlendiklerini ve IŞİD’ karşı öz savunmalarını gerçekleştirdiğini dile getirdi. Başta Şengal’de kaçırılan Êzidî, Türkmen, Süryani ve Arap kadınlar olmak üzere tüm kadınların özgürlüğünü sağlamak amacıyla “Zorla Alıkonulan Kadınlar İçin Mücadele Platformu”nu kurduklarını ifade eden Feleknas, 15 Haziran 2016 tarihinde Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nin IŞİD’in Êzidîlere yönelik soykırım işlediğin deklere ettiğini belirtti. Feleknas, “Êzidîler bu toprakların kadim halklarındandır. Bu kültürel inanç sadece Kürtlere değil insanlığa kalmış bir mirastır. Bu nedenle Türkiye Êzidî katliamını soykırım olarak tanımalıdır. Ayrıca, katliam sonrası ülkemize göç etmek zorunda kalan Êzidîlerin güven içerisinde yaşamlarını sürdürmeleri, Êzidî kimliğini ve inancını koruyucu önlem ve tedbirler almalıdır” dedi.

‘Suçlular hesap verene kadar adalet arayışımız devam edecek’

Şengal Kadın Meclisi’nin 3 Ağustos tarihinin “Kadın Kırımı ve Soykırıma Karşı Uluslararası Eylem Günü” olarak kabul edilmesi için çağrıda bulunduğunu dile getiren Feleknas, katliamda hayatını kaybedenler için dünyanın her yerinde kadınların saat 11.00’dE “sessizlik dakikası” diye sessiz eylem yapacaklarını belirtti. Feleknas, tüm kadınları bu çağrıya sahip çıkmaya ve eyleme destek olmaya davet ederek, “Suçlular hesap verene kadar adalet arayışımız devam edecektir. Umuyorum ki, mücadelemiz bütün halkların kendi yurtlarında inançlarını özgürce yaşamalarına vesile olur. Konuşmamı bütün hakların birlikte barış içerisinde yaşamalarını temenni eden bir Êzidî duasıyla bitirmek istiyorum” dedi.

Feleknas söz aldığı meclis kürsüsünden, “Hakkın huzuruna geldim, güzellik ve mutluluğu gördüm, her şeyin başı birlik ve dayanışma” anlamına gelen şu Êzidî duası ile ayrıldı: “Hatim divana îlahî. Min li dît xweşî û şahî. Serê her tiştî tifaq û tevahî.”

(de/sy)