Sebahat Tuncel: Darbelere karşı radikal demokrasi

16:28

JINHA

COLEMÊRG - Hakkari'de halk toplantısında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın durumu ile İmralı'ya giden CPT'yi göreve çağırarak, "Türkiye'de Darbe'nin bir daha asla yaşanmaması için yapılması gereken şey Radikal Demokraside ısrardır" dedi.

DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Hakkari'de halk toplantısına katıldı. Hakkari Konferans Salonu'nda gerçekleşen halk buluşmasına HDP Hakkari Milletvekilleri Selma Irmak ve Abdullah Zeydan, DBP PM üyeleri, Gülcihan Şimşek, Hakkari Belediyesi Eş Başkan Vekilleri, KJA, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve çok sayıda yurttaş katıldı.

'HDP ve DBP olarak Erdoğan'ı defalarca uyardık'

Türkiye'de son bir yıldır yaşanan kriz ve kaos sürecinin yaşanmasının nedeni anlatan Sebahat, kaosun giderek derinleşip çıkmaza girdiğini belirtti. Sebahat, "Türkiye'de kriz ve kaosun bu kadar derinleşmesinin sebebi AKP hükümetinin Kürt sorunu karşısındaki düşmanca politikasıdır. Şimdi artık Türkiye bir karar aşamasında. Ya yeni bir sürece girer, demokratik bir sürecin anayasası yapılır ya da darbe mekaniği tekrar devreye girer. Sayın Öcalan darbe mekaniği noktasında Erdoğan'ı defalarca uyardı. Peki AKP hükümeti ne yaptı? Bu uyarıları dikkate almaktansa kulak vermeden demokratikleşme yerine ülkeyi Kürt karşıtı politikayla başka bir yere getirdi, darbe girişimi de böyle geldi. Türkiye'de darbenin bir daha asla yaşanmaması için yapılması gereken şey radikal demokraside ısrardır" diye konuştu.

'Halka dayanmayan hiç bir sistem demokratik değildir'

Hakkâri'nin ve Şırnak'ın ilçe olmasına tepki gösteren Sebahat sözlerine şöyle devam etti: "Yüksekova ve Cizre'nin il olması konuşuluyor. Şırnak ve Hakkâri halkı ne düşünüyor bu hiç konuşulmuyor. Cizre ve Gever yerle bir edilmişken bunları bir kenara bırakıp il merkezlerini taşıma girişimleri AKP hükümetini kendi planını hayata geçirmesinin göstergesidir. Günlerdir meydanlarda demokrasi diye haykırıyorlar, bu durum onların aslında demokrasi ile ilgili bir kaygılarının olmadığını da gösteriyor. Altını oyarak mı demokrasi haykırılır. Hakkâri ve Şırnak halkıyla konuşmadan ili nasıl taşıyorlar. Halka dayanmayan hiç bir sistem demokratik değildir."

'Darbelere karşı son vermenin yolu barıştan geçiyor'

15 Temmuz günü yaşanan darbe sürecinde devlet yetkililerin İmralı'ya baskın olduğu sözlerine hatırlatan Sebahat, "İmralı'ya yönelik bir baskın olduğunu bizzat bakandan duyduk. Sayın Öcalan ile ne avukatları ne ailesi ne de heyetimizin görüşmesine izin verilmiyor. Kürt halkına da her hangi biri cevap verilmiyor. Bu mesele sadece Kürt halkının değil Türkiye halklarının meselesidir. Cevap vermek hükümetin temel sorunudur. Biz uluslararası kurumları, CPT'yi de göreve çağırdık, ama biz adalet bakanlığını da göreve çağırıyoruz. AKP hükümeti savaş politikalarından vazgeçmeden bu ülkede darbe dinamiği tehlikesi bitmeyecek. Türkiye'deki sorunlarının bu kadar derinleşmesi sivil darbe sonucudur. Gerçek anlamda darbelere karşı son vermenin yolu barışı mümkün kılarak güvence altına almaktır. Bunun yerine devleti ele geçirip kendi anlayışını topluma dayatmanın hiç bir getirisi olmayacaktır onlara hatta tam aksi bu politikaları dünyada bile onları yalnızlaştırdı" diye kaydetti.

'HDP Türkiye'nin tek ana muhalefet partisidir'

HDP'nin darbelere ve yaşanacak krizlere karşı AKP'yi sürekli uyardığın altını çizen Sebahat, "Son süreçte Cumhurbaşkanı ile sözde muhalefetin arlarında adeta su sızmıyor. Birbirlerini darbe karşıtı mitinglerine davet eder oldular. Oysa bu ülkede en çok darbeye karşı çıkan parti bileşeni olduğumuz HDP'ydi. Darbeye gerçekten karşı olan, bununla da yetinmeyerek bu darbe dinamiğinin devreye girmemesi için hükümeti defalarca uyaran tek parti HDP'ydi" dedi.

'AKP için yolun sonun geldi şimdi zaman bizim zamanımız'

Türkiye'nin tek ana muhalefet partisinin HDP olduğunu kaydeden Sebahat, CHP ve MHP'nin AKP'ye teslim olduğunu dile getirdi. Sebahat, "Çareyi başka yerde aramayacağız. Çareyi kendimiz geliştireceğiz. Çare örgütsel yapımızı güçlendirerek halkımızla güçlü bir şekilde buluşmadadır. Ağır bir süreç doğru ve kriz giderek derinleşiyor, ama asla moralimizi bozmuyoruz. Bu kriz ve kaos sürecinde demokrasi mücadelemiz açısından yeni olanaklar ortaya çıkarabilir. Buna inanın. Türkiye'nin artık tek ana muhalefet partisi bileşeni olduğumuz HDP'dir. CHP ile MHP aynı anda AKP'ye teslim olmuş durumda. Şuan Türkiye'de AKP'nin zulüm politikalarına karşı duran tek bir parti vardır o da bizim de bileşeni olduğumuz HDP'dir.O yüzden yapılması gereken şey Türkiye'yi ve Kürdistan'ı karanlığa gömmek isteyenlere karşı özgürlük meşalemizi asla söndürmeden halkımızla birlikte yeni yaşamı inşa etmektir. AKP yolun sonun geldi, biz daha yolun başındayız. Şimdi başlayan zaman bizim zamanımız" şeklinde konuştu.

Toplantı konuşmaların ardından sona erdi.

(va/dk)