HDK: Bakanlığın açıklaması kaygıları artırıyor - YENİLENDİ

12:39
YENİLENDİ" class="social-twitter">

JINHA

ANKARA – HDK, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde aylardır süren tecride ilişkin yaptığı basın açıklamasında, Adalet Bakanlığı'nın 'Bir sorun yok' şeklindeki açıklamasının kaygıları gidermeyerek daha da artırdığı belirterek, “Kürt halkına yönelik katliamcı, imhacı, inkarcı zihniyetle mücadele için harekete geçmeye çağırıyoruz" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan'a uygulanan derinleştirilmiş tecride dikkat çekmek amacıyla HDK İstanbul büroda basın toplantısı düzenledi. Gerçekleştirilen basın toplantısına HDK Eş Sözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Ertuğrul Kürkçü ve yürütme kurulu katıldı. HDK adına açıklama yapan Gülistan, İmralı Adası'nda tutsak olan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın sağlık ve güvenliğine ilişkin olarak kamu oyundaki endişelerin giderilmesi gerektiği belirten HDK, "Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi'ni Öcalan'ın durumunu denetleyerek kamuoyunu aydınlatması için göreve çağırıyor, Sayın Öcalan'ın maruz bırakıldığı mutlak tecrit koşullarına son verilerek avukatları ve yakınlarıyla görüşmesine konulan yasa dışı engellerin kaldırılması için Adalet Bakanlığı ve Hükümeti uyarıyoruz" dedi.

'İnandırıcılıktan uzak gerekçelerle engel’

Abdullah Öcalan'ın gerek HDP İmralı Heyeti, gerekse ailesi ve avukatlarıyla görüşmesinin, çözüm ve müzakere sürecinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından sonlandırıldığı Nisan 2015'ten bu yana gülünç ve inandırıcılıktan uzak gerekçelerle engellendiğini vurgulayan Gülistan, "15 Temmuz darbe girişimi sırasında Sayın Öcalan'ın darbecilerin hedefleri arasında yer aldığına, silahlı bir grubun İmralı'ya yönelik saldırı hazırlıkları sırasında yakalandığına ilişkin haberler bu kaygıların daha da yaygınlaşıp derinleşmesine yol açmıştır" ifadeleri kullandı.

'Bakanlığın açıklaması kaygıları artırıyor'

Adalet Bakanlığının “Bir sorun yok” şeklindeki açıklamasının kaygıları gidermeyerek daha da artırdığına dikkat çeken Gülistan, Bakanlığın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. maddesi uyarınca, 'Bir kişinin insan onuruyla bağdaşan koşullarda alıkonmasını, tedbirin infazına yönelik yol ve yöntemin kişiyi, alıkonmanın doğasında kaçınılmaz olarak bulunan sıkıntı düzeyini aşacak yoğunlukta ızdırap ve zorluğa maruz bırakmamasını' sağlamakla sorumlu olduğuna vurgu yaptı. HDK'nin açıklamasının devamında şunları kaydedildi:

'Öcalan'la ilgili tehditler sürüyor’

"15 Temmuz darbe girişimi sırasında ve sonrasında ve halen Cumhurbaşkanı ve hükümet üyeleriyle, ordu komutanlarının kişisel güvenliklerinin dahi tehdit altında olduğu sürekli olarak tekrarlandığına göre, Sayın Öcalan'la ilgili olarak çok daha büyük tehditlerin sürmekte olduğunu düşünmek gerekir. 15 Temmuz darbe girişimine yol açan en belirleyici koşulun Çözüm Süreci sonlandırılarak Kürt Halkına dayatılan savaştır. Gerçekten darbelere karşı kalıcı sürekli ve belirleyici önlemler için çaba gösterecek her hükümetin, işe savaşa son verecek önlemleri alarak başlaması kaçınılmazdır. Bu çerçevede Sayın Öcalan'ın bütün müzakere dönemi boyunca yaptığı 'sürecin zayıflaması darbe mekaniğini güçlendirir' uyarısının değeri bir kez daha anlaşılmış olmalıdır.

'Hükümeti uyarmaya devam edeceğiz'

Halkların Demokratik Kongresi adına darbeyi besleyen savaşın durdurulması ve tekrar müzakere yoluna dönülebilmesi için Sayın Öcalan üzerindeki tecride son verilmesinin barışa giden yoldaki ilk ve en önemli halka olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Demokrasi dışındaki kurumların ve bu bunların yarattığı vesayetlerin süratle tasfiye edilmesinin en önemli yolu bizatihi Sayın Öcalan’ın bu ülkenin demokratikleşmesinde gördüğü işlevi tekrar kendisine teslim etmek ve başlatılan o diyalog sürecinin hakiki bir müzakere sürecine evrilmesinin koşullarını hazırlamaktır. Bu konuda devleti ve hükümeti uyarmaya devam edeceğiz.

‘Özgürlük Nöbetleri uyarıcı ve koruyucu’

Halklarımızın bu doğrultuda başlattığı ‘Öcalan’a Özgürlük Nöbetleri’nin hem uyarıcı hem koruyucu bir rol oynadığını gözlemliyoruz ve mümkün olan her yerde ve zeminde bu acil eylem planının hayata geçirilmesi için çaba göstereceğimizi duyuruyoruz.Türkiye’nin bütün demokratik güçlerini, savaş ve darbe karşıtı bütün kesimlerini Öcalan'ın sağlık, güvenlik ve özgürlüğünün barış ve çözüm için anahtar değerinde olduğunu bir kez daha değerlendirerek Kürt halkına yönelik katliamcı, imhacı, inkarcı zihniyetle mücadele için harekete geçmeye çağırıyoruz.”

(he/sy)