DTK, DBP'den acil çağrı: Abdullah Öcalan ile görüşme sağlansın

17:34

JINHA

AMED - DTK ve DBP, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın durumuna ilişkin kamuoyunda oluşan kaygıya karşı hükümeti, Adalet Bakanlığını sorumlu davranmaya çağırarak, Abdullah Öcalan ile görüşmelerin sağlanmasını istedi.

Darbe girişimi sonrası Kürt halkı, ailesi, avukatları, kadınlar, kurumlar PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın koşullarından ve durumundan endişe duyarken, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) konuya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, darbenin engellenmesinin demokrasi açısından önemli olduğu ancak son iki gündür yaşanan olaylar ve gelişmelerin kaygı verici bir noktaya doğru evrildiği belirtilirken, "Sokaklarda toplanan kalabalıkların, tekbir getirerek yaptıkları linç etmeler, Kürtler ve Aleviler başta olmak üzere farklı kesimlere saldırmaları, gözaltı ve tutuklamaların AKP iktidarını daha da güçlendirme amaçlı bir tasfiye operasyonuna dönüştürülmeye çalışılması, insan hakları ihlalleri, idamın yeniden gündeme getirilmesi vb. girişimler bizleri ciddi bir biçimde kaygılandırmaktadır" denildi.

'Ciddi kaygılarımız var'

Askeri darbe girişimi sonrasında, Abdullah Öcalan'ın yaşamına dönük bir müdahale konusunda ciddi endişe ve kaygıların olduğu vurgulanan açıklama şöyle devam etti: "Basın ve kamu oyundaki kimi haber ve tartışmalar da bu kaygı ve endişelerimizi güçlendirmektedir. Sokaklardaki hareketlilik ve AKP'nin söylemleri de endişelerimizi artırmaktadır. Özellikle vurgulamalıyız ki mevcut kaos ortamında, her alanda ortaya çıkan dizginsiz ve kontrolsüz güçlerin, ne tür çılgınlıklar yapabileceklerinin de hiçbir güvencesi yoktur. Sayın Öcalan'ın yaşamı ile ilgili büyük bir belirsizlik vardır. Sayın Öcalan'ın, sağlık ve yaşam koşulları, halkımızın her türlü direnme gerekçesidir. Sayın Öcalan'a yönelik herhangi bir komplo ve saldırının halkımız ve Türkiye demokrasi güçleri nezdinde büyük bir infial ve toplumsal patlama yaratacağı gerçeğini her kesin doğru değerlendirmesi, iyi okuması gerekir.

'Büyük bir hassasiyetle Öcalan'ın durumu takip edilmeli'

Bütün halkımızı, demokrasi güçlerini başta olmak üzere bütün ulusal ve uluslararası kamuoyunu Öcalan'ın yaşamı ve sağlık koşulları konusunda duyarlı olmaya, herhangi bir rehavete kapılmadan gelişmeleri büyük bir hassasiyet ve dikkatle takip etmeye çağırıyoruz.

Adalet Bakanlığını, halkımızın, Sayın Öcalan'ın yaşamı ile ilgili duyduğu kaygı ve endişelerini giderecek, ortada dolaşan haberlere açıklık ve netlik kazandıracak bir açıklama yapmaya ve çok acil olarak bir heyetin Sayın Öcalan'la görüştürülmesini sağlamaya çağırıyoruz.


DBP: Hükümet sorumlu davranmalı

DBP tarafından da konuya ilişkin açıklama yapılarak, var olan endişelere dikkat çekildi. Bu endişeye karşı hükümetin sorumlu davranmadığı vurgulanan açıklamada şöyle denildi:

"Hükümet sorumluluğu gereği belirsizliği ve endişeyi giderme temelinde bir an önce Sayın Öcalan'ı ailesi ve avukatlarıyla görüştürmelidir. Olağanüstü gelişmelerin ve kritik durumların yaşandığı bir ortamda hükümetin işi ağırdan alması, belirsizliği giderecek bir uygulama içerisine girmemesi Kürt halkındaki kaygıyı daha da
derinleştiriyor. Bu kaygı son derece haklı ve yerinde olan bir kaygıdır. Kürt sorununun barışçıl ve demokratik çözümden yana olmayan, darbe mekaniği içinde hareket eden güç ve odaklar, Sayın Öcalan'ın kamuoyu ve ailesi ile olan bağını kesmeyi temel bir politika olarak ortaya koydular. Son bir yıllık uygulamanın vardığı nokta hepimizin malumudur. Son bir yıllık uygulama içerisinde kanlı ve karanlık bir darbe mekaniğinin en üst düzeye kadar vardırmış olması bugün Türkiye'yi içine çıkılmaz bir duruma sokmuştur.

'Tecrit çözümsüzlüğü derinleştirir'

Türkiye'nin içine girdiği çıkmazda çıkışın yolu demokrasiyi öne çıkarmaktır. Darbenin her türlüsüne, komploların, provokasyonun ve otoriterleşmenin panzehiri demokrasidir, demokratik çözümlerdir; yol ve yöntemlerdir. Anti demokratik uygulamalar tecrit politikası sorunun çözümsüzlüğünü daha da derinleştirecektir.

Biz Demokratik Bölgeler Partisi olarak hükümete çağrımız, bu kritik süreçte hem Kürt sorunu çözümünde hem de Türkiye'nin diğer sorunların çözümünde barışçıl ve demokratik çözüme geri dönmesidir. Bu temelde Kürt sorununda müzakereye dönmesi, müzakerenin sağlıklı gelişmesi içinde Sayın Öcalan'ın üzerindeki tecridin biran önce kaldırılması sağlığı, güvenliği ve özgürlüğü garanti altına alınmalıdır."

(gc)