Sebahat Tuncel: Peki ya son 'terörist' doğmadı ise ne olacak

10:49

JINHA

DÎLOK - MEYA-DER Antep Şubesi'nin düzenlediği iftar programına katılan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, "Herkes çok iyi bilyor ki tek çare müzakeredir. 'Son terörist kalana kadar savaşacağız' diyorlar. Peki ya son 'terörist' doğmadı ise ne olacak? Bizi yok etmek isteyenler önce tarihimize baksınlar. Tarihimiz diz çökmeyenlerin tarihi" dedi.

DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Mezopotamya Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin (MEYA-DER) Antep Şubesi'nin düzenlediği iftar programına katıldı. Merkez Şehitkamil ilçesinde Duru Düğün Salonu'nda düzenlenen iftar yemeği programında Sebahat Tuncel'in yanı sıra HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, HDP ve DBP il ve ilçe yöneticileri, Barış Anneleri, DBP PM üyesi İsmail Kaplan ile HDP PM üyesi Mehmet Karayılan ile yüzlerce kişi katıldı. İftarın verildiği salona "Em axa xwe, ava xwe û enerjiya xwe bikin komin, jiyana azad û demokratik ava bikin" , "Yan jiyanek azad yan azadiyek bi rûmet" , "Vekilime ve irademe dokunma" ve "Direniş ile özgürlüğü" yazılı pankartları asılırken, salon PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın dev fotoğrafıları ve HDP-DBP bayrakları ile donatıldı. İftar yemeğinden önce meleler Kürtçe mevlit okundu. Okunan mevlitten sonra kent Milletvekili Mahmut Toğrul kısa bir konuşma yaptı. Özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenleri anarak konuşmasına başlayan Mahmut, "Eğer biz buraya gelmişsek şehitlerin sayesinde buraya kadar geldik. Onların yolu her daim koşulsuz şartsız bizim yolumuz olacaktır. Şehitler hiçbir zaman ölmez. Onlar her daim kalbimizin en baş köşesindedirler" diye konuştu.

'Türkiye'nin uluslararası alandaki itibarı yerle bir'

Ardından söz alan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, 13 yıldır iktarda olan AKP hükümetinin Türkiye halklarını bir uçurumun kenarına getirildiğini ifade eden Sebahat, 7 Haziran seçimlerinde Türkiye halklarının AKP ve Tayyip Erdoğan'a "Edî bes e" diyerek, gereken cevabın verildiğini dile getirdi. Savaşı şehirlere taşıyan AKP politikaları olduğunu vurgulayan Sebahat, "Türkiye her alanda uluslararası alanda itibarını yerle bir etti. Bunların tek nedeni Erdoğan'ın Kürt düşmanlığıdır. Erdoğan Kürtlerin Kobanê'nin düşmesini istiyordu. Erdoğan her yerde istenmeyen kişi oldu" dedi. Tayyip Erdoğan'ın İsrail ile antlaşmasına değinen Sebahat, "Hani İsaril'e 'one minuet' demiştin. 'Bir daha gelmem Davos'a. Biz Filistin'in yanıdayız. Biz burda olduğumuz sürece İsrail bizim için terördür' demiştin. Şimdi de antlaşma yaptı. Peki ne amaçla yaptınız bu antlaşmayı? Filistin halkının özgürlüğü var mı ortada? Yok! Soruyorum size, bu antlaşmanın sebebi ne?" diye sordu.

'Bizi yok etmek istenyenler önce bir tarihimize baksınlar'

Başta Tayyip Erdoğan olmak üzere AKP hükümetinin Kürdistan'da yaptıkları katliamların hesabını teker teker verceklerini söyleyen Sebahattin, sözlerine şöyle devam etti: "Bu halka hesap vereceksiniz. Hesap vermeden gitmek yok. Yaktınız, yıktınız, katlettiniz, tutukladınız. Bunun hesabı er yada geç vereceksiniz. Tüm olanlara rağmen analar her şeye rağmen 'barış' diyor. Şimdi ise belediyelerimize, yerel yönetimlerimize göz koymuşlar. Şu ana kadar 21 belediye başkanımız ve yüzlerce üyemiz tutuklu. Halkımız AKP'nin çöktürme planını boşa çıkarttığı için bu denli saldırıyorlar. Faşizmin önündeki tek engel HDP ve DBP'dir. Bu umudu söndürmelerine izin vermeyeceğiz. 'Ölürürüz, gözaltına alırız, dağı taşı bombalarız, taciz tecavüz ederiz, eşbaşkanları tutuklarayarak korkuturuz' dıyorsunuz ama bu halk özgürlük ve demokrasi davasından asla geri adım atmaz. Önce bir tarihimize baksınlar. Tarihimiz diz çökmeyenlerin tarihi, Pir Sultanlardan, Seyit Rızalara, Mehmet Tunçlara, Sêvê Demir'lere dek süre gelen bir direniş tarihidir. Biz halkımızın özgürlüğü için bedel ödemeye hazırız. Bu halkın değerlni savunmak için bedeli ne olursa olsun sonuna kadar savunaağız. Sakın moralinizi bozup umudunuzu yitirmeyin" diye seslendi.

'Bayramı özyönetim kentlerimizle dayanışma içerisinde kutlayalım'

Dünya tarihinde hiçbir savaşın sonsuza kadar sürmediğini vurgulayan Sebahat, Kolombiya ile FARC örgütünün antlaşmasını örnek gösterek, "Herkes çok iyi bilyor ki tek çare müzakeredir. 'Son terörist kalana kadar savaşacağız' diyorlar. Peki ya son terörist doğmadı ise ne olacak? Siz de biliyorsunuz ki bu savaşın sonu yok. Sayın Abdullah Öcalan 3 yıl önce başlatmış olduğu barış sürecini başlatırken 'ben hiç bir zaman gençlerin toprağa düşmesini istemiyorum' demişti. AKP bu tarihi fırsatı bozdu. AKP-Erdoğan çözümün değil çözümsüzlüğün bir parçası olarak diğer partiler ile beraber savaşı derinleştiriyor. Bunlara karşı her yerde mücadeleyi büyütme zamanıdır. Demokratik zemin oluşturmak için herkesin tek bir çatı altında mücadele etmesi gerekiyor. Şırnak, Nusaybin, Cizre, Gever, Sur ve Kürdistan'ın diğer kentleri ile dayanışmayı büyütme zamanıdır. Gerekirse bayramı burada değil de direniş alanlarında yaparak dayanışmayı dahada büyütebiliriz" sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Ardından DBP heyeti ve HDP'li vekil ve seçilmişler Şırnak'ın İdil ilçesinde özyönetim direnişine yönelik devlet güçlerinin soykırım saldırılarında yaşamını yitiren Emrah Şahinsoy'un ailesini ziyaret etmek için Nizip'e yola çıktı.

(pz/mg)