Karin: Almanya'nın kendini soykırımın suç ortağı görmesi önemli
09:03
JINHA
ANKARA - Ermeni Soykırımına ilişkin karar tasarısının Alman Federal Meclisi'nde onaylanmasını değerlendiren Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Karin Karakaşlı, tasarıya samimiyetle ve iyi niyetle yaklaşırsa olumlu sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Ermeni çevirmen Kayuş Çalıkman ise; Almanya'nın tasarıyı, Türkiye'ye karşı bir tehdit unsuru olarak kullanıyor olabileceğini söyledi.
Almanya Federal Meclisi Ermeni Soykırımına ilişkin "1915-1916 döneminde Ermenilere ve diğer Hıristiyan azınlıklara dönük soykırımı hatırlama ve anma" başlıklı tasarıyı 1ret, 1 çekimser oyla kabul etti. Tasarıyı ve kabul edilmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Karin Karakaşlı, Almanya'da kabul edilen yasa tasarısının diğer ülkelerdeki yasa tasarılarına göre temel farklar barındığına dikkat çekti.
Karin'in, soykırım tasarısıyla ilgili yorumu şöyle: "Almanya'nın kabul ettiği Ermeni Soykırımı yasa tasarısını diğerlerinden ayıran en önemli ve temel fark; Almanya'nın 1915'teki tarihsel rolüne gönderme yapmış olması. Ve sadece gönderme yapmakla da kalmayıp, çok ayrıntılı bir şekilde tarihi verilere yer vermesi. Dönemin Alman İmparatorluğu tam teşekküllü bütün bilgilere sahipken gerçekleri, raporları bizzat milletvekillerinden ve kamuoyundan nasıl gizlediğini ortaya koyması. Ve bütün bunların sonucunda; baş müttefik olarak kendisi, kendisini suç ortağı olarak ilan ediyor. Eğer, samimiyetle ve iyi niyetle yaklaşılırsa ki benim arzum bu yönde Türkiye'deki muhalifler olarak, rejimin tüm baskılarına rağmen gerek Ermeni meselesinde, gerekse diğer tüm konularda ses çıkarmak isteyen insanlara bir güç, bir umut verecektir."
'Bugün yaşanan acılar; geçmişin inkar edilmesinden güç alıyor'
"Soykırım yasa tasarılarına sadece Türkiye Ermenilerini ve Ermeni Diasporası'nı ilgilendiriyor gözüyle de bakmamak gerekiyor" diyen Karin şöyle devam etti: "Çünkü katliamlar, kitlesel imhalar, soykırımlar insanlık suçudur. Ve bir devlet bundan bir şey öğrendiği noktada, inkar etmekten vazgeçtiği noktada ancak kendi gelecek kuşaklarına başka türlü bir hayat vaat edebilir. Hali hazırda bugün Kürt illerinde sürmekte olan kıyımı, yıkımı, operasyon adı altında dayatılan zulmü görüyoruz. Bunlar yaşanırken, bizler buna tanıklık ediyorken ve de tüm bu yaşananlar inkar edilirken, elbette tarihe dönük bir sayfanın açıklıkla ortaya konmasının umudu çok az. Fakat ben yine de umut etmek istiyorum. Çünkü bugün yaşanan acılar, geçmişte yaşanan katliamların inkarının pervasızca sürebilmesinden güç almıştır. Ve o temeli değiştirmedikçe hepimiz için başka türlü bir gelecek üretmek mümkün olmayacaktır."
'Almanya'nın tasarıyı onaylamasında başka hesaplar var'
Ermeni çevirmen Kayuş Çalıkman da tasarının kabul edilmesine ilişkin şu değerlendirmede bulundu: "Almanya'nın soykırımdaki kendi payına düşen kısmı ortaya koyması açısından iyi olduğunu söyleyebilirim. Fakat öyle bir dönemdeyiz ki; Türkiye'deki hiçbir şekilde hiçbir kesime karşı iyi niyet yok. Tasarının onaylanmasının böyle bir dönemde çok etkili olabileceğini düşünmüyorum. Diğer taraftan Merkel'in, Recep Tayyip Erdoğan'a böyle bir hayranlığı varken; bu tasarının onaylanmasını açıkçası bana başka hesaplar varmış gibi geliyor. Ben bunu Türkiye'den beklenen bir tavizin veya bir talebin karşılanmaması üzerine gündeme geldiğini düşünüyorum. Çünkü bu tür durumlar karşılıklı ilişkiler iyi olduğu zaman gündeme gelmez. Mültecilerle ilgili anlaşmayı Türkiye tam olarak karşılamadı, belki bundan kaynaklı ortaya atılmış olabilir. Benim için önemli olan Ermenistan ve Türkiye devleti arasında sağlanacak uzlaşmadır. Soykırıma dair bütün sorumluklar ve yükümlülüklerine getirilmesi telafi edilmesidir."
(rt/dk)