'Tek bir kişinin konuştuğu Türkiye yaratılmak isteniyor'
14:03
JINHA
ANKARA - Mecliste AKP, MHP ve CHP oylarıyla dokunulmazlıkların kaldırılmasını ön gören "darbe" tasarısının kabul edilmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, CHP'nin bu konudaki tutumunu eleştirerek, "CHP parlamento eliyle parlamentonun tasfiyesine olur vermiştir" dedi. SYKP Eş Başkanı Nejla Kurul ise, asıl olarak hedefte HDP olduğunu belirterek, HDP dışında ise herkesi susturan, derin bir sessizliğe iten, tek bir kişinin ve grubun konuştuğu bir Türkiye yaratılmak istendiğine dikkat çekti.
Dokunulmazlıkların kaldırılmasını ön gören "darbe" tasarısının kabul edilmesine ilişkin demokrasi güçlerinden ve kadınlardan tepkiler gelmeye devam ediyor. Bu "darbe" tasarısına en çok kadınlar ses çıkarmıştı. Parlamentodaki kadın iradesinin kendi iradelerini yansıttığını belirten kadınlar, mücadele etmeye ve ses çıkarmaya devam ediyor.
CHP'ye 'evet ' eleştirisi
EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, dokunulmazlıkların kaldırılmasına dair başka bir tartışma yürütülmesi gerektiğini belirterek, "Çünkü CHP HDP'ye tutum alarak 'evet' oyu kullandı. CHP bu oyu kullanmasaydı meclisten bu yasanın geçme şansı yoktu. CHP parlamento eliyle parlamentonun tasfiyesine olur vermiştir " dedi.
'Demokrasi güçleri bu süreçte çetin bir sınav verecek!'
CHP'nin bu tutumunun önümüzdeki dönemde aşama aşama parlamentoyu işlevsizleştirilerek ortadan kaldıracağına dikkat çeken Selma, "Zaten çok kısıtlı olan işleyişte ortadan kalkacak. CHP Darbe sürecini 'tek adam diktatörlüğüne' doğru hızla gidecek yolu açmış oldu" diyereK, bundan sonra demokratik mücadele açısında 'çetin' bir sınav verileceğini kaydetti. Dokunulmazlığın kaldırılmasının sadece HDP vekillerine yönelik bir saldırı olmadığına vurgu yapan Selma, "Aslında bu tüm toplumun siyaset hakkına hak ve özgürlüklerine yönelmiş bir saldırı. Bu nedenle de bundan sonra gelecek saldırılara karşı topyekün cevap verme görevi, birçok emekçiye barış ve demokrasi güçlerine düşüyor" ifadelerini kullandı.
'Kadınlar dün de bugünde güçlerini ortaya koyacaklar'
Bundan sonrası için özellikle hükümetin politikalarından birinci derecede zarar gören kesimlerin ezilenler ve Kürt halkı olduğu gibi özellikle de kadınlar olduğunu belirten Selma, "Kadınlar bu süreçten oldukça olumsuz etkilenecekler hükümetin tüm politikaları açısından. Dolayısıyla tüm kadınlara çağrımız şudur demokrasi mücadelesinin bir parçası olması; eğer bir demokrasi kazanımı olacaksa bu kadınların diğer güçlerle ortak mücadelesiyle olacaktır. Kadınlarda bu mücadeleye dün olduğu gibi bugün de güçlerini ortaya koyacaktır" diye konuştu.
'Türkiye'nin yüz karası olarak tarihe geçecek'
SYKP Eş Başkanı Nejla Kurul ise, Türkiye'nin arayışında olduğu bir toplumsal cumhuriyet tarihinin olduğunu, demokratik ve sosyal cumhuriyet için pek çok demokrasi gücünün mücadele yürüttüğünü belirterek, "Ciddi bir emek süreci harcandı bir sürü seçimden geçtik ve bugün geldiğimiz noktada demokratik siyasetin bitirildiği, parlamentoda 5 milyon oyun tasfiyesine dönük bir süreç tamamlanmış oldu. Bu tabii Türkiye'nin yüz karası olarak tarihe geçecek" dedi.
'Tartışan ve diyalog içinde olan bir Türkiye özlemi var'
"Böyle bir şey söz konusu olamaz çünkü konuşan, tartışan ve diyalog içinde olan bir Türkiye özlemi her daim var. Ama bu özleme karşı bugün adeta Saray'ın sözünün söylendiği, hatta AKP'nin bile olmadığı bir harekat var. Bu hareketle çalışan bir parlamento var. Toplumun arayışlarını, ihtiyaçlarını tartışan bir parlamento göremiyoruz. Parlamento adeta ortadan kaldırılmış bir çerçeve çiziyor" şeklinde konuşan Nejla, bu yönüyle parlamentonun halklar üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu, ancak siyaset yerinin sadece parlamento olmadığını vurguladı. "Parlamentoda siyaset yapmıyorsanız yokmuşsunuz sayılamaz. Parlamento dışı da bir siyasal alandır. Dolayısıyla toplumsal olanın siyasallaştırılması, siyasal olanın toplumsallaştırılması perspektifinden yaklaşarak parlamento dışında siyaset arayışlarımızı sürdüreceğiz" diyen Nejla, emeğin haklarını büyütmek için mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
'Tek bir kişinin konuştuğu Türkiye yaratılmak isteniyor'
Nejla, "Bir yandan kadın haklarını, bir taraftan ekolojiye dönük saldırılar karşısında doğanın sömürüsünün geriletilmesine yönelik çabalarımız sürecek. Bir taraftan Türkiye'nin etnisite ve din temelli bölünmüş alanlarında, yeniden birbirini gören ve yaşamsal ortak bir vatanda yaşam kurma zeminine doğru siyaset arayışımız sürecek" dedi. Nejla, asıl olarak hedefte HDP olduğunu belirterek, HDP dışında ise herkesi susturan, derin bir sessizliğe iten, tek bir kişinin ve grubun konuştuğu bir Türkiye yaratılmak istendiğine dikkat çekti.
'Umutsuzluğa kapılmaya gerek yok'
İnsanları topyekun sessizleştiremeyeceklerine vurgu yapan Nejla şunları söyledi: "İnsanlar kendilerine gömülerek yaşayamazlar. Bu da insanlığın bir gerçekliği. Bu bakımdan Türkiye'de bu mücadele devam edecek. Umutsuzluğa kapılmaya hiç gerek yok. Çünkü bu ülkenin tüm nüfusu daha güzel, daha özgür bir ülkenin hayalini kuruyor. Sadece bir kamuoyunda aydınların buluşamaması, toplumun geniş kesimlerinin bir araya gelememesi, meselesi var. Türkiye'de derin bir hoşnutsuzluk hüküm sürüyor. Bu hoşnutsuzluğun siyasallaştırılması gerek. Bunun içinde tüm emek ve demokrasi güçlerine ve kendilerini demokrat olarak tarif edip 'Bu da olmaz ki' diyen vicdanlı insanları var bu ülkenin. Bu dönemde geri çekilmek değil aksine inadına Türkiye hakkında hep birlikte konuşma ihtiyaç var."
(he/sy)