'Cumhurbaşkanının Sur hayali yakında kabusa dönüşecek'
09:05
Bêrîtan Elyakut/JINHA
AMED - Türkiye'nin içine girdiği kaos ve siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirme yapan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, aylardır Kürt halkına boyun eğmedikleri için bedel ödetilmeye çalışıldığını vurgulayarak, "Kürt halkı asla Saraya boyun eğmeyecek. Cumhurbaşkanının Sur için kurduğu hayal çok yakın zamanda kabusa dönüşecek" dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan ile 5 Nisan 2015'te görüşmelerin sona ermesi ve yıllardır sürdürülen ağırlaştırılmış tecridin ardından Kürdistan'da, 7 Haziran ve 1 Kasım seçim süreçlerinden bu yana "sokağa çıkma yasaklarıyla" topyekun imha ve yıkım politikası devreye konuldu. Yine bu süreçte HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması, DBP'ye yönelik siyasi soykırım operasyonları ile Türkiye'nin giderek daha fazla bir kaosun içine girdiği belirtilirken, buna karşı da Kürt sorunun çözülmesi ve PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerin başlamasına işaret ediliyor.
Tüm bu süreci değerlendiren DTK Eş Başkanı Leyla Güven ilk olarak, 2013 yılında başlayan müzakere sürecinde halkların barış umudu taşıdığını dile getirdi. Kürt halkının yıllardır statüsüz yaşadığını dile getiren Leyla, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birinin Kürt sorunu olduğunu ifade etti.
'AKP ikiyüzlü politikasından vazgeçmedi'
Leyla, çözüm sürecinin başladığı günden itibaren PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın verdiği çabayı bugün görüşme notlarında daha açık şekilde gördüklerini belirtti. AKP hükümetinin ise sürece en başından beri samimi yaklaşmadığını dile getiren Leyla, devlet yetkililerinin zaman kazanmak amacıyla görüşmeler gerçekleştirirken diğer yandan da kalekol ve baraj yapımlarına devam ettiğini söyledi. Leyla, "Sürecin başlangıcında Sayın Öcalan hasta tutsakların bırakılmasını istemişti. Heyet de esir askerlerin bırakılması gerektiğini söylemişti. PKK elindeki esirleri bıraktı ancak devlet hasta tutsaklara dönük adım atmadı. Yine bu süreçte Paris'te 3 kadın katledildi. Bunlara rağmen Sayın Öcalan sürecin devamını istedi. Bu denli çaba sarf edilmesine rağmen AKP ikiyüzlü politikasından vazgeçmedi" dedi.
'Başkanlık uğruna ülke kaosa sürüklendi'
AKP'nin asıl amacının baraj sorununu hayata geçirerek HDP'nin seçimlere bağımsız girmesini sağlamak olduğunu kaydeden Leyla, HDP'nin parti olarak seçimlere girmemesiyle birlikte AKP'nin oyununu bozduğunu vurguladı. Türkiye tarihinde tüm etnik kimliklerin ve inançların tek çatı altında buluştuğu bir ilkin yaşandığını aktaran Leyla, 7 Haziran'da renkli bir tabloyla Meclise gidildiğini ancak AKP'nin bu durumu hazmedemediğini belirtti. Leyla, 8 Haziran günü Cumhurbaşkanının AKP çatısını toplayarak 7 Haziran seçimini geçersiz kabul ettiğine dikkat çekerek, Cumhurbaşkanının tek başına iktidar olma ve başkanlık sistemi hayalleri yüzünden ülkeyi kaosa sürüklediğini kaydetti. Leyla, "1 Kasım seçimlerinde ekonomik olarak bir seferberlik ilan edildi ve birçok yerde parayla seçim kazanılmak istendi. Medya dilinden tutalım bilgisayar sistemine kadar her şey HDP'nin baraj altında kalmasına göre ayarlandı. Tüm oyunlara rağmen Türkiye halkları ve Kürt halkı HDP'nin barajı geçmesi için tek yürek oldu. AKP tüm hilelerine ve gücüne rağmen HDP'nin başarısını engelleyemedi" diye belirtti.
'AKP direnen halka tahammül edemiyor'
Kürtlerin her yerde direndiğine dikkat çeken Leyla, Sur'da, Silopi'de, Yüksekova'da, Cizre'de ve Rojava'da Kürt halkının görkemli bir direnişinin yaşandığını söyledi. AKP'yi çılgına çevirenin de verilen direniş olduğuna söyleyen Leyla, AKP'nin direnen Kürde tahammül edemediğini dile getirdi.
HDP'li vekillerin asla dokunulmazlıklarının arkasına sığınmayacaklarını vurgulayan Leyla, Kürdistan'da kentlerin yerle bir edildiği bir durumda kendi dokunulmazlıklarını düşünecek durumda olmadıklarını belirtti. Leyla,"Biz yargılanmaya hazırız. Hukuksuz şekilde her gün parti üyeleri ve eşbaşkanlar tutuklanıyor. Bizim yüzümüz ak. Biz yüz kızartıcı bir şey yapmadık. Yolsuzluk yapmadık, halkın canına malına el uzatmadık, iftira atmadık. Biz sadece siyasi fikirlerimizi açıklıyoruz. Yanlış veya eksik olabilir, birilerinin hoşuna gitmeyebilir. Bundan dolayı halkımıza verebileceğimiz bir hesabımız varsa veririz" diye konuştu.
'AKP sermayedarları Sur için kuyruğa girdi'
Kürdistan kentlerine dair "acele kamulaştırma" adı altında alınan işgal kararlarını değerlendiren Leyla, bunun tek anlamının 'el koyma' kararlarının biat etmeyenleri, kentiyle birlikte yakıp yıkma ve yok etme siyaseti olduğunu vurguladı. Yıkılan kentlerde yaşayanların AKP hükümetine ve Saraya boyun eğmediği için bunları yaşadığını ifade eden Leyla, aylardır Kürt halkına boyun eğmedikleri için bedel ödetilmeye çalışıldığını aktardı. Sur'da metre başı karakol dikmek için bir operasyon yürütüldüğüne vurgu yapan Leyla, "AKP'nin sermayedarları Sur için kuyruğa girmiş durumda. Yakıp yıktıkları kentlerden rant devşirmek derdindeler. Kürt halkına huzur getirmedikleri gibi daha fazla ölüm ve savaş getiriyorlar. Onların derdi Sur'un ruhudur. Oradan bir direniş ruhu var. O ruhu yok etmek istiyorlar. Cumhurbaşkanının Sur için kurduğu hayal çok yakın zamanda kabusa dönüşecek" diye konuştu.
(gc)