JINHA

ŞIRNEX - Özyönetim direnişinin 46'ıncı gününe girdiği Şırnak'ta topyekun Kürtleri hedef alan saldırılar yaşandığını belirten HDP Milletvekili Aycan İrmez, "Halkın su sorunu var belediyenin çözmesine izin verilmiyor. Soykırım politikalarından bütün Kürtler nasibini almış durumda. Ama Kürtler boyun eğmedi eğmeyecek, bu saldırılara katılan, emir veren, uygulayan herkes Lahey'de yargılanacak" dedi.

Devletin soykırım saldırılarına karşı özyönetim direnişinin 46. gününe girdiği Şırnak'ta saldırı ve yıkım devam ediyor. Hiçbir savaş kuralı tanımadan her türlü teknikle saldırılarını sürdüren devlet güçleri, direniş karşısında sonuç alamayınca adeta intikam hareketine girişti. Şırnak'ta devam eden direniş ve devletin saldırıların değerlendiren HDP Milletvekili Aycan İrmez, "T.C'nin ordusunun her türlü teknik imkanlarla şehrimiz saldırı altındadır. Bu saldırısının altında neler var bu savaşı kimler başlattı hepimiz çok iyi biliyoruz. 24 Temmuz'dan itibaren Kürdistan'a güvenlikçi politikalar, savaş ve şiddet malesef devam ediyor. Kürt sorunu malesef Kürt sorunu T.C tarihi boyunca savaşla, şiddetle halledilmeye çalışıldı, sorun bu şekilde görüldü" dedi.

'Bu halk boyun eğmedi'

"Ama şunu da gördüler ki ne kadar Kürt halkının üzerine savaşla şiddetle gidildiyse de, Kürt halkı boyun eğmedi, her zaman iradesini teslim etmemek için mücadelesini sürdürdü" diyen Aycan, kentte halkın su sorunun başgösterdiğine işaret etti. Aycan, "Şimdi de 46 gündür devletin bütün kirli politikaları burada uygulandı. Katledilerek bitirilmeyen halkı aç susuz bırakarak teslim almaya çalışıyorlar. Buna en yakın örneğimiz tüm Şırnak şu anda su sorunu yaşıyor. Ancak belediyenin su sorunun gidermek için yapmak istediği çalışmalara dahi izin verilmiyor" şeklinde konuştu.

'Soyrımı için bahane arıyorlar'

Devletin Kürt soykırımına bahane aradığını belirten Aycan, "Onlar 'hendekler için burdayız' deselerde, Şırnak'ın hendek ve barikat bulunmayan mahallelerinde dahi halka yönelik ağır saldırıları devam ediyor. Şunu anladık ki hendek bahane asıl Kürt halkının iradesini teslim almaya çalışıyorlar. 50 bine yakın halkı buradan zorla göç ettirdiler. Göçertme politikasıyla şehirleri yıkıp insanları sürgün ederek, Kürt halkının iradesini kırmaya çalışıyorlar" diye kaydetti.

'Tansu Çiller'de demişti ama...'

Aycan, Tansu Çiller'in 'ya bitecek ya bitecek' söylemini hatırlatarak, "Bugün Tayyip Erdoğan 'Ya baş eğecekler ya başverecekler' söylemiyle sürdürüyor. Kürt halkının mücadelesi, onlara bir kez daha gösterecek ki bu politikayla bir yere varamazlar. Çünkü Kürt halkı haklıdır" dedi.

'Şırnaklı kamu emekçileri hedef gösteriliyor'

Şırnak'taki yurttaşların bir bütünen özel savaş güçlerinin hedefinde olduğunu beliten Aycan, bazı sitelerde Kürt kamu emekçilerinin hedef gösterildiğini hatırlattı. Aycan, "Son dönemlerde devletin savaş aygıtları sosyal medya hesaplarında Şırnaklı olan ve devlet kurumlarında çalışan yurttaşları dahi fişliyor. Kısa bir örnek vermek istiyorum; 2014 yılında Silopi termik santralinde çalışan Çinli mühendisler PKK tarafından kaçırılmıştı. Bizler de dönemin Şırnak Valisi Hasan İpek'le birlikte onları almak için girişimlerde bulunmuştuk. Ama malesef bugün o zaman çekilen fotoğraf kullanılarak TC'nin 'dün dündür bugün bugündür' mantığı üzerinden saldırı geliştiriliyor" diye belirtti.

'Hesabınıza gelmediği için saldırıyorsunuz'

"Düşüncesi ne olursa olsun Kürt olması onların saldırmaları için yeterli olabiliyor. Bu soykırım politikalarından bütün Kürtler nasibini almış durumda" diyen Aycan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hesabınıza gelmediği için mi Kürt halkının iradesine bu kadar şiddetli saldırıyorsunuz? Ama şunuda biliyoruz ki kalıcı olan, var olacak olan bu halktır ve bu halkın talepleridir. Bu yaptıklarınız hesabı er yada geç mutlaka sorulacaktır, hesabı verilecektir. Savaşın bile bir hukuku varken söz konusu Türk devleti olunca bunun bir geçerliliğinin olmadığını görüyoruz. Türk devletin bırakalım Kürt'ün dirisine cenazesine dahi tahammülü yoktur. İnsanlığın ölmüş olduğunu her açıdan bir kez daha bize göstermiş oldular."

'Cenazelere işkence ediyorlar'

Kürtlerin dirisine tahammül edemeyen zihniyetin cenazelerine dahi işkence yaptığını belirten Aycan, Şırnak'ta yaşamını yitirenlerin cenazelerinin hastanede tanınmaz halde olduğunu söyledi. Aycan, "Şırnak Devlet Hastanesi morgunda bulunan cenazeleri aileler teşhise gittiğinde ailelere yapılan hakaretler bir yana morgun soğutucusunun dahi çalıştırılmadığını cenazelerin çürümeye terk edilmesiyle karşılaştılar. Cenazeler kurtlanmış ve çürümeye terk edilmiş. Bu da aileler için ayrı bir acı. Şunu bir kez daha gördük ki Kürt'ün canlısı onlar için ne kadar tehlikeyse, ölüsü de o kadar tehlikeli" diye konuştu.

'Yargılanacaksınız...'

Aycan, son olarak Kürdistan'da insanlık suçu işleyen kurum ve kişilerin tek tek yargılanacağını belirterek şunları dile getirdi: "Yüz yıldır Kürtlere reva görülen politika devam ediyor. Ama hiçbir zaman onların bu politikaları yerini bulmadı bulmayacak. Gerek uluslar gerekse uluslararası alanda er ya da geç bunun hesabını vereceklerini belirtmek istiyorum. İnsanlığa yönelik bu suçları işleyen hükümet, kişiler ve devlet kurumları elbet bir gün Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak, bundan kimsenin kuşkusu olmasın."

(ekip/dk)