JINHA

ANKARA - HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Ensar Vakfı ve vakfa yakın kurumlarda çocukların uğradığı cinsel istismarda hükümetten isimlerin çocukları değil, vakfın itibarını gözettiğini, bu nedenle çocuklara yönelik cinsel istismarın örtbas edilebileceğini belirterek Meclis Araştırması istedi. Dün vakfı koruyan açıklamasının ardından Aile Bakanı Sema Ramazanoğlu'na seslenen Filiz, "Siz de bir kere istifa edin, bir kereden bir şey olmaz! Belki böylece yerinize kadınları, çocukları gözeten biri gelir!" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Karaman’da, Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip ve İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği’ne ait yurtlarda kalan 9-10 yaşlarındaki çocukların uğradığı cinsel istismarı gündeme getirerek Türkiye’de çocuklara yönelik cinsel istismarın araştırılması ve çocuk istismarını önlemek konusunda gerekli tedbirlerin alınması için bir Meclis Araştırması açılmasını teklif etti.

Dün Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Ensar Vakfı'ndaki cinsel istismar için, "Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz" demişti. Filiz, bugün HDP Meclis Kadın Grubu adına gerçekleştirdiği basın toplantısında hükümet yetkililerinin bu istismar karşısındaki söylemlerine de değindi. Meclisi çocuklara yönelik istismar riskini önceden fark edip önlemeye yönelik çalışmalar yapılmaya davet eden Filiz, çocuk istismarı önleyici bir sistem oluşturmaya çağırdı. Filiz, HDP Meclis Kadın Grubu adına Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş'la mecliste yaptığı basın açıklamasında şunları kaydetti:

'Yayın yasağı çocukları mı, vakfı mı himaye etti?'

"Kimse gizlemesin, Erdoğan’ın dindar nesil yetiştirme görevini sivil alanda yüklediği en önemli vakıftır Ensar Vakfı! Bu kadar ciddi bir iddia ve olayın ardından ne oldu, ne ile karşılaştık derseniz; ilk önce Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı, devam eden soruşturmaya getirdiği gizlilik kararının ardından yayın yasağı getirdi. Öncelikli olarak çocukların üstün yararı yerine; vakıfları gözeten bu karar, himaye edilmek istenenin çocuklar mı, yoksa sorumlu kurum ve vakıflar mı olduğuna dair ciddi şüphe yarattı. Ne yazık ki herkes, hükümet veya hükümetin yakın olduğu kişilerle ilgili eleştiride bulunmak dahi ‘suç olduğundan’ tarafgirlikle Vakfın sorumluluğunun örtbas edileceğini düşünmeye başladı."

Zekai İşler, cinsel istismardan mahkum edilmiş!

Filiz, hükümetten ev hükümete yakın isimlerin Ensar Vakfı'nda yaşanan cinsel istismarı örtbas etmeye yönelik açıklamalarını ise şöyle sıraladı: "Olay duyulduktan sonra AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, 'Ensar Vakfı, başarılı işler yapmaktadır. Biz inadına Ensar Vakfı'na destek olmaya devam edeceğiz' dedi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu ise Vakıfta yaşanan çocuk istismarıyla ilgili 'Bir kere rastlanmış olması, hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz' dedi. Üstelik, Bakan’ın sözlerinin ardından ENSAR Vakfının Çorum ve Rize İl Başkanlarının da Vakıf öğrencisi çocukları istismar ettikleri için tutuklandıkları ortaya çıktı. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Zekai İşler, iki kız öğrenciye tecavüz suçlamasıyla hapis cezasına mahkum edilmiş, Bu kez bir başka kadın, 'Zekai İşler 13 yaşımdayken bana da tecavüz etti' diye şikayetçi olmuştu. Bu yetmezmiş gibi, Ensar Vakfı Rize Şubesi Başkanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Rize İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ve Kızılay Rize Şube Başkanlığı görevlerlerini yürütmüş Mehmet Nuri Gezmiş de küçük yaştaki 2 erkek çocuğa cinsel istismarda bulunmuştu. Bu tekrarlayan istismarlardan bihaber bir Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı. İnanılması güç bir acziyet."

'Çocuklar değil, vakfın itibarı düşünülüyor'

Bu açıklamada çocukların değil, vakfın itibarının düşünüldüğünü belirten Filiz, ‘Bir defa rastlanmış olması’ Vakfa halel getirmezmiş! Yani söz konusu olan çocuklar değil, Vakfın itibarı ve geldiğimiz siyasi nokta ise 'Anayasayı bir kere ihlal etmekle bir şey olmaz'dan '45 tecavüz iddiasıyla bir şey olmaz'a uzanan siyaset! Bir siyasetçinin yapması gereken, kendilerinin veya yakınlarının en ufak bir ilişki iddiasının olduğu yerle ilgili hemen soruşturma açılmasını sağlamak ve bunun güvenilir biçimde yürütülmesine ön ayak olmaktır" dedi. Filiz, şöyle devam etti: "Şimdi bizden beklenen nedir? ‘Dindar hiçbir insan bunu yapmaz, Müslümanlar bunu yapmaz’ demek mi? Çocuklar soruşturmalarda ‘Ensar evlerinde kalıyorduk’ dedikleri halde ‘orada bunlar olmaz’ deyip küçücük çocukların yaşamlarını, geleceklerini yok etmek mi? Bir çocuğun küçücük bir tırnağı ya da hırpalanan ruhu, dinin de siyasetin de, kurumların da, vakıfların da, kişilerin de itibarından çok ama çok daha fazla önemlidir"

'Siz de bir kere istifa edin, bir kereden bir şey olmaz'

Çocuklara yönelik istismar riskini önceden fark edip önlemeye yönelik çalışmalar yapılması gerektiğini belirten Filiz, "Çocukları korumak, yalnızca istismar yaşandıktan sonra faili cezalandırmak değil; istismarı önleyici bir sistem oluşturmaktır. Acilen, çocukların temel haklarını kullanmasını güvence altına alacak ve yararlandığı hizmetler aracılığı ile çocukları izleyecek bir sistem kurulmalıdır" dedi. HDP Kadın Grubu olarak herkesi çocuk istismarına, cinsel saldırılara dur demeye, önlemek için gerekenleri yapmaya ve yargının şeffaf ve bağımsız bir şekilde işlemesi için destek olmaya çağıran Filiz, "Çocuklar için ayağa kalkmayacaksak kimin için ayağa kalkacağız" diye belirtti.

Filiz, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı’na şöyle seslendi: "Siz de bir kere istifa edin, bir kereden bir şey olmaz! Belki böylece yerinize kadınları, çocukları gözeten biri gelir!"

Araştırma önergesinde Pozantı hatırlatması

Filiz, Meclis Araştırmasının gerekçesinde, Ensar Vakfı'ndaki öğretmen hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "hürriyeti tahdit", "kasten yaralama" ve "müstehcen görüntüleri izletme” suçlarından 600 yıla yakın hapsi istendiğini hatırlattı. Dava ile ilgili, istismara uğradığı iddia olunan 8 çocuğun KAİMDER, 2 çocuğun ise Ensar Vakfı ile ilişkili yurtlarda kaldığını belirten iddianamenin kabul edildiğini ekleyen Filiz, araştırmanın henüz derinleşmediğinden rakamın artacağından endişe duyulduğunu belirtti. Filiz, Pozantı Cezaevi'ni de hatırlattığı gerekçede, Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeyi de ekleyerek şunları kaydetti:

'Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye uyulsun'

"Karaman’dan kamu yararına çalışan vakıf statüsündeki Ensar Vakfı’nın faaliyetleri sırasında gerçekleşmiş bu istismarın yankıları sürerken Nazilli, Osmaniye ve Elazığ’da yaşanan çocuk istismarı haberleri basına yansımıştı. Daha önce Pozantı Cezaevi’nde kalan çocuklara yönelik cinsel taciz ve tecavüz gibi olaylar da kamu vicdanını derinden yaralamış, en önemlisi pek çok çocukta, yine onulması güç yaralar açmıştır. Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 19, 34, 35, 36 maddeleri, çocukların her tür istismar ve şiddet davranışından korunmalarını öngörür. 34. madde 'Taraf Devletler, çocuğu her türlücinsel sömürüye ve cinsel suistimale karşı koruma güvencesi verirler' der. Bu madde gereğince çocuğun her tür istismarını ve cinsel istismarı da önlemek devletlerin yükümlülüğüdür. Bu yükümlülüğün yerine getirilebilmesi için; düzenli olarak çocuğa yönelik hizmetlerin izlenmesi, bunun için veri toplanması ve analiz edilmesi gerekmektedir. Ayrıca çocuğun da izlenmesi gerekir. Riski önceden fark edip önlemeye yönelik çalışmalar yapılmalıdır. Korunma hakkıyla ifade edilen, yalnızca istismar yaşandıktan sonra devreye giren etkili bir sistemin değil; aynı zamanda önleyici bir sistemin de varlığıdır."

'Meclis yasal ve idari tedbirleri almalı'

Karaman’da yaşanan çocuk istismarı, çocuklarla çalışan kurumların şeffaf biçimde ruhsatlandırılması ve bu kurumlarda çalışan gönüllü kişiler ile personelin, çocuklarla ilişki içinde çalışan kişilerin işe alımına ilişkin sınırlamalar ile eğitimlerine ilişkin koşullar getirilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koyduğunu söyleyen Filiz, "Bu sebeplerle, çocuk istismarıyla ilgili veri toplama, izleme, araştırma ve çocuklara yönelik cinsel saldırı suçlarının gerçekleşmeden önlenmesi amacıyla gerekli yasal ve idari tedbirleri almak için Meclis Araştırması açılmasını talep ediyoruz" dedi.

(sy)