'Bütçeye en koyusundan mor bir ret oyu vereceğiz'
11:46
JINHA
ANKARA - HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı üzerine mecliste yaptığı konuşmada, AKP’nin yıllardır uyguladığı politikalar içinde kadınların yer almadığını belirterek, “Tanıdıkları erkeklere karşı çıkabilen, boşanmak istediğini söyleyen kadınlar şiddetle karşılaşırken mahkemeler şiddet uygulayan erkeklere ceza indirimi uyguluyor. Bu yüzden biz, ‘erkek adalet değil, gerçek adalet’ diyoruz yıllarca. Bugün ise yapacağımız; bu bütçeye en koyusundan mor bir ret oyu vermektir” dedi.
HDP İstanbul milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile bağlı kuruluşların 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı üzerine mecliste konuşma yaptı. Öncelikle bir kadın bakanlığının kurulması gerektiğini vurgulayan Filiz, yıllarca Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün kadın bakanlığına dönüştürülmesini talep ettiklerini belirterek, “Ancak maalesef gerçekleşen, ayrı bir bakanlık yerine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının doğuşu oldu” dedi.
‘AKP iktidarına göre, ülkenin yarısını oluşturan kadınlar yoktur’
“AKP iktidarının yıllardır uyguladığı politikalara göre bu ülkenin yarısını oluşturan, binlerce sorunla karşı karşıya olan ‘kadınlar yoktur, aile vardır.’ Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi yoktur. İstanbul Sözleşmesi yoktur” diye konuşan Filiz, İstanbul Sözleşmesi'nin, ailedeki güç eşitsizliğinin, kadın erkek eşitliği önünde bir engel olduğunu ifade ettiğini ve kadınların güçlendirilmesi, ayrımcılıkların yok edilmesi için önermeler sunduğunu kaydetti.
‘Kadına ayrılması gerekilen bütçe savaşa ayrılıyor’
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 2016 bütçesinin yalnızca 9,5 milyon lirasının Kadının Statüsü Genel Müdürlüğüne harcandığını belirten Filiz, bütçenin 15 milyar 222 milyon lirasının Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne harcandığını aktardı. AKP’nin kadınların ev işine harcadıkları zamanı azaltarak bakım emeğini toplumsallaştıracak, eşitliği güçlendirecek mahalle kreşleri, hasta bakımı, engelli ve yaşlı bakım hizmetlerine bütçe ayırmak yerine, sermayeye para kazandıran dev projelere, savaşa kaynak aktardığını söyleyen Filiz, “AKP hükümetinin yürüttüğü özel savaş konsepti sebebiyle yaşamını yitiren 93 çocuk, 94 kadın da Bakanlığın ilgi alanına girmiyor belli ki” şeklinde konuştu.
‘Cinsel şiddet savaş taktiği olarak uygulanıyor’
Kadınların öldürüldükten sonra işkence edilmiş bedenlerinin fotoğraflarını özel harekatçılar tarafından basına sızdırılarak kadın bedenlerini aşağılamanın, işkence etmenin, cinsel şiddet uygulayarak alçaltmaya çalışmanın bir savaş taktiği olarak kullanılmasının Aile Bakanlığını ilgilendirmediğini ifade eden Filiz, “Savaşın, evlerimizden çatışma bölgelerine, bedenlerimizi ve benliğimizi işgal eden bu erkek egemen yüzüne karşı ne yaptı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı? Duvarlara özel harekatçılar tarafından yazılan cinsel şiddet içeren sözlerle ilgili bir açıklama yaptı mı? Bölgedeki çocuklar, aileler için ne yaptı?”dedi.
‘Bir tane dahi LGBTİ sığınağı yok’
İstihdamda önemli sorunlar yaşayan, şiddete maruz kalan LGBTİ’ler için bir politika oluşturulmadığını, transların nefret cinayetine maruz kaldığını, iş bulamadıkları için çoğu transın şiddete açık durumda bulunduğunu dile getiren Filiz, devlete bağlı LGBTİ sığınağının bulunmadığına dikkat çekti.
‘Bu bütçeye en koyusundan mor bir ret oyu vereceğiz'
Filiz, konuşmasının geri kalanında şu ifadelere yer verdi: “Tanıdıkları erkeklere karşı çıkabilen, boşanmak istediğini söyleyen kadınlar şiddetle karşılaşırken mahkemeler şiddet uygulayan erkeklere ceza indirimi uyguluyor. Nevin gibi, Çilem gibi kadınlar ise bu indirimlerin yanından geçemiyorlar. O yüzden erkek adalet değil gerçek adalet diyoruz ve demeye de devam edeceğiz. Adalet Bakanı da burada, biz cezasızlıkla ve haksız indirimlerle karşı karşıyayız. Nevin gibi Çilem gibi kendini savunan kadınlar bu indirimlerin yanından geçemiyorlar. Bu yüzden biz, ‘erkek adalet değil, gerçek adalet’ diyoruz yıllarca. Başta kadınlar olmak üzere bütün hakları gasp edilenler, yıllardır olduğu gibi bugünden sonra da verdikleri mücadeleyle bunların hesabını sorarlar. Demokrasi için de özgürlükler için de başka bir yol yoktur. İşte o zaman ortaya çıkacak bütçeleri hepimiz canı gönülden kucaklarız. Bugün ise yapacağımız; bu bütçeye en koyusundan mor bir ret oyu vermektir”
(he/sy)