Kalp hastalıklarında doğum öncesi tanı gerekli

09:00

JINHA

HABER MERKEZİ - Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Nuri Cömert, temelleri çocukluk döneminde atılan kalp hastalıklarına ilişkin, "Kalp hastalıkları, doğumsal ve sonradan kazanılmış kalp hastalıkları olarak ikiye ayrılıyor. Hastalık için anne karnındaki bebeğe ekokardiyografi yaparak doğum öncesi tanı konulması gerekir" dedi.

Çocukluk dönemi kalp hastalıkları, doğumsal ve sonradan kazanılmış kalp hastalıkları olarak iyi ayrı başlık altında değerlendiriliyor. Doğumsal olan kalp hastalıklarında, kalpte doğuştan kaynaklı yapısal sorunlar; sonradan oluşan kalp hastalıklarında ise akut romatizmal ateşe bağlı kalp kapak ve bulaşıcı hastalıklar akla geliyor. Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Nuri Cömert, ileri yaşta önemli sağlık sorunlarına yol açan ve temelleri çocukluk döneminde atılan kalp hastalıkları hakkında bilgi verdi.

'Kalp sorunu anne karnında belirlenebilir'

Yaklaşık bin yeni doğan bebekten 8-10'unda doğumsal kalp anomalisi görülmekte olduğunu ifade eden Nuri, "Kalbin kulakçıkları veya karıncıkları arasında delikler, ana atardamar ve toplardamarın yer değiştirmesi veya bu durumların birlikte görülmesi sık rastlanan problemlerdir. Hastalığın şiddetine göre bebeklerin yarısına ilk haftada, geri kalanına ise ilk bir ayda; riskli gebeliklerde ise anne karnındaki bebeğe ekokardiyografi yaparak doğum öncesi tanı konulmaktadır" diye konuştu.

'Çocukluk döneminde bademcik iltihabına dikkat'

Nuri, çocukluk çağında kalp açısından dikkat edilmesi gereken en önemli hastalığın akut eklem romatizması olduğuna dikkat çekerek, "Mikrobik bir hastalıktır ve boğazda bademcik iltihabı şeklinde başlamaktadır. Daha sonra başta diz olmak üzere eklemlere ulaşmakta ancak asıl hasarı kalpte oluşturmaktadır. Eklem romatizması geçiren çocuklar erken ve doğru tedavi edildikleri takdirde hiçbir kalp hasarı olmadan iyileşebilir" şeklinde belirtti.

'Alerjik çocuklar kalp açısından kontrol altında olmalı'

Yakın dönemde yapılan araştırmalarda çocukluk çağında astım, egzema, saman nezlesi gibi alerjik durumu olan çocukların kalp hastalığı riski altında olduğunun belirlendiğine değinen Nuri, "Bu çocukların alerjik olmayanlara göre erişkin dönemde iki kat daha fazla obezite, yüksek kan basıncı, kolestrol yüksekliği ve buna bağlı olarak kalp hastalığı riski bulunmaktadır. Alerjik bir bünyeye sahip olan ve bu nedenle tedavi alan çocukların takibinde bu durum mutlaka göz önüne alınmalıdır" dedi.

'Sporcu çocuklar için sağlık kontrolü şart'

Nuri, çocukların spor sırasında aşırı efor sarf ettiğini söyleyerek, bu durumun sağlıklı bir kalpte problem yaratmazken altta yatan hastalık varlığında sıkıntı oluşturabileceğini belirtti. "Çocukların yapacağı sporun zorluk derecesine göre kalp hastalığı açısından detaylı bir kalp muayenesi, elektrokardiyografi ve kalp yapısını kontrol etmek içi EKO gibi testler uygulanmalıdır" diyen Nuri, bu tetkikler sonucunda kalp kasında kalınlaşmalar, kalp kapak bozuklukları veya kalp ritminde sorun olup olmadığı tespit edilerek gerekli önlemlerin alınabileceğini ifade etti.

'Sağlıklı çocukların kalbi de takip edilmeli'

Hiçbir şikayeti olmayan çocuklar için de risk değerlendirmesi yapılması gerektiğini belirten Nuri, "Ailede kalp hastalığı öyküsü varsa, çocuk kilolu ve hareketsiz bir yaşam sürüyorsa kalp kontrolleri okul döneminde başlamalıdır. Ergenlik, bir geçiş ve kendine has stres etkenlerinin arttığı bir zaman dilimi olduğundan bu dönemde kalpte çarpıntı sorunları yaşanabilir. Erken tanı ve tedaviyle gerekli önlem alındığında, kalp hastalığı olan çocuklar da sağlıklı bir şekilde yaşamlarına devam edebilir" diye kaydetti.

(dk)