JINHA

AMED - Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Sağlık Meclisi, yaz aylarında tarlaların 'daha iyi verim alınacağız' iddiasıyla yakılmasına yönelik bir açıklama yaptı. Meclis, yaygın bilenen aksine anız yakmanın toprakta ürün verimliliğini azalttığına vurgu yaparak, özellikle yerleşim yerlerine yakın yerlerde yakılan anız ateşinin ise birçok solunum yolu hastalığına neden olduğunu belirtti.

DTK Sağlık Meclisi, yaz aylarıyla birlikte tarlalarda anız yakımı ve orman yangınlarıyla ilgiyi yazılı bir açıklama yaptı. Meclis açıklamasında Cudi Dağı'nda TSK'nin top atışlarıyla başlayan ve günlerce müdahale edilmeyen yangına değinildi. Açıklamada, "Cudi de böcekler kuşlar kelebekler geyikler yılanlar karıncalar, yandı. Hiçbir şekilde söndürülmeyen bu yangın devletin Kürt sorunundaki çözümüne yönelik politikasını ortaya koymaktadır. Her bir canlının ölümü ekosistemimizi bozarak sağlımızı da bozmaktadır. Doğacak her bir canlının sağlıksız olarak doğmasında en büyük suç devletindir. Yapılan katliamı kınıyor Cudi de tekrar yeni bir yaşamı kurmakta üstümüze düşeni yapmaya hazır olduğumuzu bildiriyoruz" diye belirtti.

'Anız toprağa da sağlığa da zararlı'

Sağlık Meclisi yaz aylarıyla birlikte yaygın bilinen 'toprağa yararlı' denilerek otların ateşe verilmesine (anız) ilişkinde uyarılarda bulundu. Bilinenin aksine anız yakmanın toprağa ve doğaya zararlı olduğuna dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi: "Mezopotamya coğrafyasının verimli toprakları, bitki örtüsü ve biyolojik canlı çeşitliliği yangınlarla imtihanına ne yazık ki devam ediyor. Cudi de katliama dönüşen yangın verimli topraklarımızda kendi ellerimizle yaptığımız bir rutine dönmüş durumda. Tarlalarda ürün artıkları olarak bilinen "Anız yakma" yanlış bilgilerin sonucu bu yılda yaygın olarak yapılmakta. Yaz mevsiminin en sıcak günlerinde toplumsal yaşamı olumsuz etkileyen bu yangınların tarla sahiplerine de bir faydası olmadığını vurgulamak isteriz. Yapılan bilimsel çalışmalarda anız yakmanın Mezopotamya gibi verimli topraklarda bile ürün verimliliğini azalttığı ortaya konulmuştur. Ancak tüm bunların dışında toplumsal hayatta özellikle solunum sistemi hastalıklarında tetikleyici etkileri bulunmaktadır.

Olumsuz etkilerini sıralarsak;

Ortaya çıkan duman ve küçük kurum tarzı partiküller aracılığıyla;

*Kronik bronşit (KOAH), Astım hastaları için ölümcül atakların tetiklenmesine neden olmaktadır.

*Bu partiküller boğaz, gırtlak ve burunda tahriş, yanma hissine neden olur. Burun ve gözlerde yaşarmaya neden olur.

*Yine bu partiküllerin solunum yoluyla kana karışması sonucu ileri yaşlardaki insanlarda ani ölüm sebebi olabilmektedir.

*Vücutta sigara benzeri yan etkilere neden olurlar

*Ortaya çıkan karbon (CO,CO2 vs) salınımıyla önemli bir çevre kirliliğine neden olmaktadır.

*Yükselen dumanlar zaman zaman karayollarında görüşü engellemekte ve trafik kazalarına neden olmaktadır.

*Kontrolsüz ve uygun olmayan (sıcak ve fırtınalı) havalarda yakılan tarlalar yüzünden komşu tarlalardaki hasat edilmemiş ürünler de yanabilmektedir.

*Bu yangınlar bazen tarla sınırlarındaki canlı veya cansız çitleri, meyve bahçelerini ve telefon direklerini yakmaktadırlar.

*Yakılan anızlar, rüzgarın etkisiyle ormanlarda ve yerleşim alanlarında yangınlara sebep olabilmektedir.

*Yangınlar sırasında arazide yaşayan pek çok yaban hayvanı (kuş, tavşan, tilki, çakal vs.) yuvalarını
terketmekte veya ölmektedir.

Hiç kimse için faydalı olmadığı açık olan bu yangınların çıkarılmaması ve yapanların uyarılmasını bekliyoruz. Bunun bir doğa katliamı, toplumsal bir suç olduğuna olan inancımızı paylaşıyoruz."

(fk)