PORTRELER Yazdır Kaydet

Gurbetelli sözünü 22 yıl önce söylemişti: Bu ateş sizi de yakar

Portreler
Ekim 06 / 2016


 

 
Filiz Zeyrek/JINHA
 
ADANA - Türkiye'nin ilk kadın genel yayın yönetmeni Gurbetelli Ersöz bundan tam 22 yıl önce, gazetenin binasını bombalayacak kadar kendilerinden korkanlara "Bu ateş sizi de yakar" manşetiyle yanıt vermişti. Üzerinden eksik olmayan baskı ve tutuklamalara karşı 1995'te PKK'ye katılan Gurbettelli 7 Ekim 1997'de yaşamını 'yüreğini nakşettiği' dağlarda yitirdi. 
 
Erk sisteme yanıt bir yaşamın adı olanlardan Gurbetlli Ersöz, öğretileri ve yaşam tarzıyla tüm kadınlara ve özellikle gazeteci kadınlara ışık olmaya devam ediyor. 1990'lı yıllarda köy yakmalarının, katliamların, infazların ve faili meçhullerin sayısızlaştığı dönemde Kürdistan'da yaşananları korkmadan anlatanların, gerçekleri karanlıklardan çıkaranların sesi Özgür Gündem'de kalemini devralır Gurbetelli. Erk sistemin tüm savaş çıplaklığıyla kadınlara ve Kürdistan halkına yöneldiği keskin süreçte direnişi kuşanan Gurbetelli, Türkiye'nin ilk kadın genel yayın yönetmeni olur. Ve o ölümünün ardından geçen 19 yılda, "Yüreğini dağlara nakşeden kadın" olarak anlatılır kendisinden sonrakilere.
 
Özgürlük ruhunu Gurbetelli'den aldılar
 
Dönemin tekçi anlayışına karşı mücadele eden ruhu basına taşıyan Gurbetelli tutuklandı, bırakıldı, gazeteye döndü ve sonra yüreğini dağlara nakşetti. Gurbetelli, 1965 yılında Elazığ'ın Palu ilçesinde doğdu. Ziver köyünden olan Gurbetelli'nin ardından gençler onun mücadeleci ruhundan ve öncü kişiliğinden etkilendi. Ziver, Gurbetelli'nin ardından adından direnişle ve yurtsever çizgiyle bahsettirmeye başladı. Gurbetelli'nin ailesinden birçok genç ondan sonra özgürlük mücadelesinde yer aldı. Çukurova Üniversitesi Kimya Fakültesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışan Gurbet, 1983 yılında Çukurova Üniversitesi Yurtsever Öğrencilerin ilk örgütlenmesini sağladı ve Çukurova Üniversitesin de Yurtsever Devrimci geleneği oluşturdu. Her sene anısına Çukurova Üniversitesi'nde çeşitli etkinlikler yapılırken bir de Futbol Turnuvası düzenleniyor. Adana'da siyasetle, devrimcilikle tanışması Hedef dergisi çevresinin etkisiyle oldu. 1989 yılında tutuklanıp cezaevine girdi. Nisan 1993'te cezaevinden çıktıktan sonra Özgür Gündem'de çalışmaya başladı. 
 
6 ay daha cezavinde kaldı
 
Özgür Gündem gazetesi, Dünya İnsan Hakları Günü'nde (10 Aralık 1993) yüzlerce polis tarafından basılarak çalışanları gözaltına alındı. Gazete çalışanlarının bir bölümü hemen serbest bırakılırken, Gurbetelli Ersöz ve 17 gazete çalışanı 13 gün boyunca gözaltında tutulduktan sonra, İstanbul 5 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne 23 Aralık 1993 günü çıkarıldılar. Gurbetelli Ersöz ve İdari Müdür Ali Rıza Halis, 'örgüt üyeliği' iddiasıyla tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi'ne gönderildi. Yaklaşık 6 ay Bayrampaşa Cezaevi'nde kalan Gurbetelli, 16 Haziran 1994 günü tahliye oldu. Ancak dava sonuçlandığında kendisine 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi. 1994 yılında cezaevinden çıktıktan sonra, bir süre daha gazetecilik çalışmalarını yürüten Gurbetelli, artan baskılar üzerine mücadelesini dağlarda sürdürme kararı alarak, 1995 yılında PKK'ye katıldı. 7 Ekim 1997'de Güney Kürdistan'da yaşamını yitirdi. 1995 ve 97 yılları arasında tuttuğu günlük daha sonra "Gurbet'in Güncesi Yüreğimi Dağlara Nakşettim" ismiyle kitaplaştırıldı. 
 
'Bu ateş sizi de yakar'
 
Gurbetelli'nin erk, tekçi, faşist sisteme karşı cevap olan yaşamı elbette onun reflekslerinde de karşılık buluyordu. Özgür Gündem'in ilk yayın döneminde aralarında yazar, muhabir ve dağıtımcıların da bulunduğu 27 çalışandan çoğu faili meçhul bir şekilde katledilmiş, yayınlanan 580 sayısının 486'sı hakkında dava açılarak gazete çalışanları toplam 147 yıl hapis cezasına mahkum olmuştu. 
 
3 Aralık 1994 yılında ise Özgür Gündem'in İstanbul'da Kadırga bürosu bombalı saldırıya uğradı. Saldırıda ulaştırma bölümünden Ersin Yıldız yaşamını yitirirken 23 gazete çalışanı ise yaralandı. Bombalı saldırının ardından ertesi gün çıkan Özgür Gündem gazetesinde manşete saldırıya uğrayan gazetenin fotoğrafı basılarak üzerine Gurbetelli şu başlığı atmıştı: "Bu ateş sizi de yakar"
 
Sözü miras kaldı
 
2016'da ise Gurbetelli'nin yaşamını yitirmesinin üzerinden 19 yıl geçmiş ve Özgür Gündem gazetesine yönelik saldırılar devam ediyordu. Gazete çalışanları ve haberlere dönük birçok soruşturma başlatılan Özgür Gündem gazetesi, üzerindeki baskılara dikkat çekmek amacıyla Nöbetçi Eş Genel Yayın Yönetmenliği kampanyası başlattı. Kampanyaya katılan birçok kişi hakkında soruşturmalar açıldı ve son olarak Özgür Gündem gazetesi yine kapatıldı. Muhalif 12 TV ve 11 radyo daha kapatılırken, Gurbetelli'den geriye gazetecilere "Bu ateş sizi de yakar" sözü miras kaldı. 
 
'Evdeyken de komutanımızdı'
 
Kardeşi  Zeynep Ersöz Gurbetelli'yi anlatırken, "Evdeyken de o bizim komutanımızdı. Gurbetelli bizim gözümüzde bir tanrıçaydı" diyor. Gurbet'in adaletli kişiliği ile hepsine eşit davrandığını söyleyen Zeynep, "Gurbet dağların adaletli komutanı olduğu gibi evde de bir komutandı. Bize yönelik sevgisi asla ölçülecek derecede değildi o kadar yoğun ve güçlüydü ki bu bizi daha da güçlü kılardı. Bizi tüm kötülüklerden koruyan bir güce sahipti, hayatını bize adamıştı ve biz iyi olalım diye kendini feda etmişti, biz de onu üzmeyelim diye attığımız adıma bile dikkat eder sözünden çıkmazdık" diye anlattı. 
 
'İlk kitabımı o hediye etmişti' 
 
Okuma alışkanlığını da ablasından alan Zeynep'in ilk kitabını da Gurbet hediye ediyor. Gurbet'in kendisine "Kayıp" isimli kitabı hediye ettiğini belirten Zeynep, "O ilk okuduğum kitabı asla unutmuyorum. Çünkü bana okuma alışkanlığını ilk aşılayan hediye ettiği kitabıydı ve önerdiği onlarca kitabı okuyup bitiriyordum o da çok seviniyordu bu duruma. Okumayı çok severdi bizim de sevmemizi isterdi" dedi. Zeynep için bu kadar değerli olan Gurbet, PKK'ye katıldığında da onun ismini aldı. 
 
'Tüm hastalara koşardı'
 
Gurbetelli'nin yardımsever kişiliği ile herkese koştuğunu, sağlıkçı olarak tüm hastalara karşı ilgi gösterdiğini belirten Zeynep, "Kimin canı yansa Gurbet'i çağırırlardı o da hiç tereddüt etmeden koşar ve yardım ederdi. İnsanlara yardım etmeyi, mutlu etmeyi çok severdi ben de onun bu yanını örnek alarak sağlıkçı oldum" diye vurguladı. 
 
'Bize zarar gelmesin diye işini titizlikle yapardı'
 
14 yaşıma kadar hep ablasıyla olduğunu belirten Zeynep, ablasının çok eğitici bir özelliğe sahip olduğunu söyledi. Zeynep, "Benim aklım çok ermezdi ne yaptığına neyle uğraştığına. O zamanlar her şey yasaktı ve baskılar çok vardı, her gün yüzlerce insan gözaltına alınır evler basılırdı, o da bize zarar vermesinler diye görevini çok büyük bir titizlilikle yapardı, kimseye yansıtmazdı" şeklinde konuştu. 
 
Gurbetelli'yi Özgür Gündem'de ziyaret ettiği günü anlatan Zeynep şunları söyledi: "İstanbul'da onu ziyaret etiğim bir günde,  arkadaşlarının Gurbet'e olan saygısını, sevgisini görünce çok sevinmiş ve gerçekten çok kıskanmıştım o zaman. Gurbet'e duyulan o saygı benim gözüm de onu tanrıçalaştırmıştı adeta ve benim ona olan hayranlığım bin kat daha artırmıştı." 
 
'Özgür Gündem Gurbetsiz, Gurbet Özgür Gündemsiz olmayacak'
 
Son olarak Özgür Gündem gazetesinin kapatılmasına ilişkin konuşan Zeynep, "Gurbet'in emek ve değer verdiği gazetesinin kapatıldığını duyduğumda çok üzülmüştük ailece. Özgür Gündem denince biz hep Gurbet'i hatırlarız. Ailemizin bir parçası gibiydi, çünkü Gurbet ablam hep Özgür Gündem ile anılırdı. Onun emeklerini yok etme planları bunlar ve asla onu başaramayacaklardır. Özgür Gündem Gurbetsiz, Gurbet Özgür Gündemsiz olmayacaktır. Baskılarla özgür basını asla susturamayacaklardır" dedi. 
 
(dk/gc)