JINHA

İSTANBUL- 'Kadın etrafından geliştirilecek bilim doğru sosyolojiye atılmış ilk adımdır' sloganıyla çıkışını özetleyen Jineoloji dergisi, ‘Kadın Devrimi ve Jineoloji’ tartışmalarıyla 3. sayısını çıkardı. 3 aylık bilim kuram dergisinin kapak fotoğrafı da aktivist Meral Geylani'den.

İlk sayısını 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne hazırlayan 3 aylık bilim kuram dergisi Jineoloji’nin 3. sayısı çıktı. "Kadın etrafından geliştirilecek bilim doğru sosyolojiye atılmış ilk adımdır" sloganıyla çıkan derginin Eylül, Ekim, Kasım sayısında, “Kadın Devrimi ve Jineoloji” tartışmaları yer alıyor. Aktivist Meral Geylani tarafından hazırlanan kapak fotoğrafında ise DAİŞ esaretinden kurtulan Êzidî kadınlardan dünya hareketlerinde yer alan kadınlar ile devlet güçleri tarafından katledilen kadınların resimleri yer alıyor.

Editör yazısında derginin içeriğine ilişkin şunlar belirtiliyor:

“Bu sayımızda Hüsna, Heide ve Arîn'in yazılarıyla kadın devriminin tarihsel dayanaklarına odaklanacağız. Neolitik devrimin yarattığı toplumsallığın ışığında, ekonomiye, topluma, maneviyata ve politikaya yön veren değerlerin ana eksenli olduğuna tanık olacağız. Matriarkal kavramını ana kavramının sosyal olduğu gerçeği ile bağlantılı ele alacağız. Ana eksenli değerlerin demokratik uygarlık nehrinde nasıl aktığına dair örnekler sunacağız. Hülya ve Ruken'in yazısında feminizm ve kadın devrimini anlatacağız. Nesrin ve Gülsen'in yazısı ile Türkiye'de kadın devriminin olanakları ve dinamiklerine bakacağız. İran, Afganistan, Yemen gibi ülkelerde kadınların mücadelelerine odaklanan ve Fransa, Bolşevik, İran ve Doğu Avrupa devrimlerini inceleyen Valentine'nin yazısı ile devrimin geleceğinin feminist olup olmadığını tartışacağız” denildi.

Theresa dünya kadın mücadelesini anlatıyor

Theresa'nın yazısı ile İrlanda'da ki, Zawra'nın yazısı ile Katolonya'daki, Latin Amerikalı kadınların yazılarıyla Guatemala, Arjantin ve Kolombiya'daki kadın mücadelesini ve devrim olanaklarına odaklanacağız. Jineoloji özgürlük ideolojilerinin bilimidir tartışmasında bir sosyal bilim olarak kadın devriminin dayanaklarını oluşturan jineolojinin farkına ve ölçülerine odaklanan bir tartışmaya tanıklık edeceğiz. Kafalarımızdaki soru işaretlerine cevap olması açısından oldukça özgür bir tartışma platformunun yaratıldığını ve bunun verimli sonuçlar oluşturduğunu göreceğiz. Bilim, politik eylem ve özgürlük üzerine feminist düşüncelerini paylaşan Özlem'in yazısından sonra bilimi devrimci mücadeleyle ilişkilendirmenin bilimin toplumsal bağlamını kadın enerjisiyle oluşturmanın önemine işaret eden Yvonne'nin tüm dünya kadınlarını Rojava devrimine davet eden çağrısına kulak vereceğiz.

‘Kadın devriminin hayal olmadığını göreceğiz’

Seyhan'ın yazısı ile kadın devriminin kuram ve eylemine jineolojinin eylem kılavuzlarından örnekler vererek bakacağız. Aysun, Mizgin, Ayşe ve Zeynep'in yazılarında merceğimizi Ortadoğu'da özelde de Kürdistan'da gerçekleşen ikinci kadın devrimine, bu devrimin sistemi olan demokratik modernite sisteminin kadın kimlikli olmasının özgünlüklerine çevireceğiz. İkinci kadın devriminin kolektif bir devrim olduğu gerçeğinden hareketle, erkeğin özgürlük problemine özgürleşme iddiası olan ve direnen erkeğin mücadele diyalektiği ile cevap olacağız. Şenel'in yazısı ile Azer Nefisi ve Iris Murdoch şahsında kadın devrimini gerçekleştiren karakterlerin kendisi olma savaşındaki edebi sanatsal yönüne merceğimizi çevirirken, yaşamıyla bunun somut ifadesi olan ve 21. yüzyılın kadın yüzyılı olduğu mesajını direnişiyle asaletiyle kanıtlayan Sakine Cansız arkadaşın portresini Haskar'ın kaleminden okuyacağız. Sakine Cansız arkadaşın ardılları olduklarını gerçekleştirdikleri devrimle dünyaya kanıtlayan Rojava devriminin militan kadınları ile söyleşimizi gerçekleştirirken, kadın devriminin hayal olmadığını bir kez daha göreceğiz.

Çizimleriyle dergiye güç katan Zehra Doğan da unutulmadı

Özgürlüğü canları pahasına arayan Sakinelerin, Sêvêlerin, Rozalardan, Emma Goldmanlardan, Mujeres Libres'lerden devraldıkları meşale ile yaşamı ören, özgürleştiren kadınların yürüyüşünü yansıtan kapak resmimiz için ayrıca Meral Geylani'ye teşekkür ediyoruz. Yeri gelmişken, ilk iki sayımızda çizimleriyle bize güç katan Zehra Doğan'ı bir an önce özgürlüğüne kavuşması dileğiyle selamlıyoruz! Özgürlüğü dokuyan kadınlardan yüzyılın özgür kadınlarına, ilk kadın devriminin mekanından ikinci kadın devriminin an'da yaratılışına, toplumsal sorunun kolektif bir sorun olduğunun bilinciyle yaşamın toplumun kadının bilimi olan jineoloji ile kadın devrimini sözümüzle, eylemimizle, sanatımızla anlatmaya devam edeceğiz.

Gelecek sayı özsavunma tartışmaları ile çıkacak

Gelecek sayımızda tüm bu konulara bağlantılı 'Özsavunma olarak jineoloji' dosya konusuna odaklanacağız. Devletli uygarlığın hayatın her alanındaki saldırılarına karşı kendimizi, toprağımızı, suyumuzu, özgürlüğümüzü yani yaşamı nasıl savunacağımıza dair tez, öneri ve tartışmalarımızı paylaşacağız. Bu vesileyle yazılarıyla jineolojiye katkı sunmak isteyen tüm kadınlara çağrımızı yineliyoruz.”

(bk/mg)