Kadınlar eril sisteme karşı 'dergilerinde' direniyor
09:01
Özgü Özütok/ JINHA
İZMİR - KYD'nin yayına hazırladığı F Dergi'nin Haziran ayı sayısı raflarda yerini aldı. KYD yazı işleri müdürü Sevim Korkmaz Dinç, Türkiye'de kadın dergiciğinin az sayıda yapıldığını söyleyerek, "Kadın dergileri büyük bir emekle ve ticari amaç gütmeden çıkarılıyor. Bu tarz kadın yayınevleri de az ve kadın kurumu olarak da JINHA gibi kurumların haricinde pek yok. Bu yüzden birbirimize destek olmalıyız" dedi.
Kadın Yazarlar Derneği'nin (KYD) yayına hazırladığı F Dergi'nin Haziran ayı sayısı çıktı. 3 ayda bir yayımlanan feminist düşün, edebiyat, kültür, sanat dergisi F Dergiyi ve Türkiye'de kadın dergiciliğini KYD yazı işleri müdürü Sevim Korkmaz Dinç ile konuştuk.
'Dağıtım firmaları nedense bizim gibi dergileri dağıtmak istemiyor'
Sevim, kadın dergileri ve kendi çıkardıkları dergi için, "Kadın dergiciliği çok zor bir alandır. Kadın tarihine baktığımız zaman değişik kadın yazarların, gurupların ya da partilerin düşüncelerini paylaşmak için dergi çıkardıklarına tanık oluyoruz. Günümüze baktığımız zaman politik, kültürel ve edebiyat alanında kadın dergilerinin çok azaldığını görüyoruz. Hepimizi kucaklayan Amargi dergisi vardı artık internetten yayımlanıyor. Feminist Politika dergisi vardı. Bunları da kitapçılarda bulmak oldukça zorlaştı. Bizim dergimiz F Dergi de 12. Sayıya geldi. 3 ayda bir yayımlanıyor. Bu sayıda 'dilin cinsiyeti' konumuz. Kadın Yazarlar Derneği'nin kendini ifade etmek için böyle bir dergi çıkarması çok olumlu karşılandı ama bu derginin de her yere ulaştığını söyleyemeyiz. Dağıtım firmaları nedense bizim gibi dergileri dağıtmak istemiyor. Magazinsel dergilere daha çok raflarda yer açıyorlar" dedi.
Sevim, ayrıca bunun F Dergi için bir dezavantaj olduğunu söyleyerek, "Sesimizi fuarlara katılarak duyurabiliyoruz ya da değişik illerdeki kadın hareketine destek veren arkadaşlarımızın kişisel çabalarıyla etrafımıza ulaştırabiliyoruz. 'İnternet dergiciliği mi ya da basılı dergicilik mi daha avantajlı' belki de bunu tartışmalıyız" diye konuştu.
'Kadın dergilerine destek verilmesinden yanayım'
Sevim, kadın hareketinin kadın yayınlarını desteklemesi gerektiğini vurgulayarak, "Biz kadın hareketinde genellikle romantik bakıyoruz. Bir de gündemlerimiz çok yoğun oluyor. Kadın cinayetleri var, bir yandan iktidarın bizim üzerimizde yaptırımları var. Sıkışmış durumdayız ve haliyle yazan, edebiyatla uğraşan kadınlar da zengin kadınlar değil. Ekonomik olarak tamamen bir dergiyi finanse edecek durumda değiller. Biz derneğiz ve devlet bizi iktisadi işletme kurmaya zorladı bizi çünkü dernekler ticaret yapamaz dediler. Böyle olunca vergi ve muhasebe giderleri de eklendi. Bunun karşılığında kitapevlerinde satılsa bile paramızı almıyoruz. Dergiciliğe çok pozitif bir bakış yok. Sadece bize değil kadın dergilerine destek verilmesinden yanayım" dedi.
Teorik tartışmaları birbiriyle buluşturma amacı
F Dergi'nin çıkarken düşün, edebiyat, kültür, sanat dergisi olarak başlık koyduklarını ve en büyük amaçlarından birinin kadın hareketinin içerisindeki teorik tartışmaları birbiriyle buluşturmak olduğunu söyleyen Sevim, "Dosya konularımız oluyor. 'Mahremiyet' gibi kavramları ele alıyoruz ya da bu sayıda olduğu gibi 'dilin cinsiyetini' ele alıyoruz. Belleksiz bir toplumda yaşıyoruz ve tarih sanki bizle başlar gibi yaşıyoruz. Düşüncelerinden yararlandığımız kadınları da belleğimizdeki kadınlar diye bir köşe açıp anmak istedik. Bu sayımızda da Nilgün Marmara'yı andık. 3 ayda bir çıktığımızdan 3 ayda kadın hareketinin haberlerine de yer veriyoruz çünkü takip edilmesi gerekiyor. Yazar kadınlarımızın öykülerini ve şiirlerini de yayımlıyoruz" dedi.
'Feminist edebiyat tüm edebiyat dergilerini etkiliyor'
"Bizim dergimizin edebiyat dergisi sayılmaması gibi bir durum var" diye belirten Sevim, bunun sebeplerini şöyle ifade etti: "Bunu eril bakışa bağlıyorum. Kadın ve erkeklerin ortak çıkardıkları dergiler var. Genellikle İstanbul merkezli dergiler ve diğer dergiler taşra dergileri olarak kabul ediliyor. Bizim yazarlarımızın hepsi kadın olduğu için nedense onlara göre edebiyat dergisi sayılmıyor. Onların kafasında kadın konularını işleyen bir dergi olarak var sayılıyor. Bunu tartışmak bize yersiz geliyor çünkü bize göre feminist edebiyat diye bir akım var ve bu tüm edebiyat dergilerini de etkiliyor. Bugüne kadar kadın konularını, edebiyatını dikkate almayan dergiler başlıklarında kadınlara yer verdiklerini tanık oluyoruz ama onlar sanki bunu ilk defa kendileri keşfetmiş gibi davranabiliyorlar."
'Sayımız az birbirimize destek olalım'
Sevim son olarak şunları kaydetti: "Kadınlar olarak her alanda varız ve var olmaya devam edeceğiz. Kadın dergileri büyük bir emekle ve ticari amaç gütmeden çıkarılıyor. Bu tarz kadın yayınevleri de az ve kadın kurumu olarak da JINHA gibi kurumların haricinde pek fazla yok. Bu yüzden destek olmalıyız."
(dk)