'Tirsa Führer' sahneden, faşizme bakıyor
09:02
JINHA
İSTANBUL - Bertolt Bercht'in seçimle iktidara gelen Hitler faşizmini anlattığı oyunu "Tirsa Führer" Kürtçe çevirisiyle, hem Türkiye'de söylemleriyle Hitler'e özenen seçilmiş bir iktidarın olduğunu hem de şuan yaşanan faşizan uygulamaların geçmişte de yaşandığını gözler önüne seriyor.
Bertolt Brect'in 1930'ların Nazi Almanyası'nı anlattığı ve epik tiyatronun önemli örneklerinden sayılan "3. Reich'in Korkusu ve Sefaleti" adlı oyunu Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) tiyatro ekibi Teatra Jiyana Nu tarafından "Tirsa Führer" adıyla Kürtçe'ye çevrildi. Hitler'in iktidara yürüyüş öyküsünün anlatıldığı oyun günümüzde yaşanan faşizme tiyatro penceresinden bakmak için 14 Mayıs'ta Şişli Kent Kültür Merkezi'nde seyirci ile buluşacak. Oyunun yardımcı yönetmenliğini üstlenen Rugeş Kırıcı ile Hitler Almanya'sından günümüz Türkiye gerçeklerine benzeyen "Tirsa Führer" hakkında konuştuk.
'Oyunda geçenlerle yaşadıklarımız birebir aynıydı'
Oyunun faşizmin, farklı toplumsal ve sosyal katmanlardan insanlar üzerindeki etkisini kısa kısa bölümlerle anlattığını ifade eden Rugeş, "Biliyoruz ki faşizm, tarih boyunca dünyanın her yanında aynıdır. Biz bu oyunu seçtikten ve çalışmalara başladıktan sonra oyunun içinde geçen süreçlerin çok yakın örneklerini yaşamaya başladık. Örneğin; Türkiye'de son dönemlerde akademisyenlerin, yazarların, sanatçıların, toplumun her kesiminin yaşadıklarının birebir aynısını metinin içerisinde görmeye başladık. Provaların ertesi günü: 'Bu da oldu. Eyvah, buda oldu!' dedik. 1930'larda yazılmış bir metin ve bugünle karşılaştırdığımızda hiçbir fark yok diyebiliriz" diyor.
'Türkiye'nin gerçekliğine çok yakın bir metin'
Oyunu Türkiye'nin mevcut gerçekliğine çok yakın bir metin olduğu için seçtiklerini kaydeden Rugeş, Teatra Jiyana Nu olarak politik tiyatro yapmak gibi bir iddialarının olduğunu vurgulayarak toplumsal gerçeklikten uzak bir sanat anlayışına sahip olmadıklarının altını çiziyor. "Dolayısıyla yanı başımızda gelişen olaylara en estetik cevap nasıl olabilir diye baktık ve en uygun metin Bertolt Brecht'in metniydi" diyen Rugeş, yaklaşık 10 kişilik bir ekiple çalıştıklarını ve Bertolt çalışmanın çok da kolay olmadığına değiniyor. Brecht'in anlatımına da değinen Rugeş, "Brecht'in açık ve epik bir anlatımı vardır ve dokunurken de biraz ürkek dokunuyorsun. Acaba hakkını verebilir miyiz? diye sorguladık ama bizim için çok keyifli uzun bir çalışma süreci oldu. Aynı zamanda kendi içimizde bir atölye süreci oldu" şeklinde belirtiyor.
'Hitler faşizmini Türkiye'de görmek mümkün'
"Bugün ki Almanya'ya Hitler faşizminin yaydığı korku, sefalet, kaygının aynısını şuan ki Türkiye'de görmek mümkün" diyen Rugeş, Hitler'in de seçimle ve demokrasi vaadiyle iktidara geldiğini hatırlattı. Hitler için dünyanın başına büyük bir bela olduğunu ve tarihin dillendirmeye zorlandığı bir katliama imza attığını aktaran Rugeş, "Türkiye'de de yaşananlar tarih sayfalarına yazılırken utanılacak belki. Şu yüzyılda yaşanan faşizmin yarattığı katliamlar nasıl yazılır tarihe bilmiyorum. Şuan konuşurken bile yaşanmaya devam ediyor. Derdimiz elbette biraz buna dokunmaktı. Bir oyunla çözülmeyecek bunu biliyoruz. En azından sanatın nasıl bir sorgulama yarattığını biliyoruz. Seyircide, oyuncuda, sanatı icra edende veya toplumun her kesiminde küçük bir sorgulama yaratıyorsa bunun etkili olabileceğini inanıyorum" diye dile getiriyor.
'Teatro Jiyana Nu bir okuldur'
Teatra Jiyana Nu' nun 1991'de MKM'nin açılışıyla kurulmuş bir tiyatro grubu olduğunu belirten Rugeş, ekibin bir okul görevi gördüğünü ise şu şekilde anlatıyor: "Teatra Jiyana Nu, Kürt tiyatro tarihinde Türkiye metropollerinde ve Kürdistan'da tiyatro tarihinin başlangıcıdır. Dolayısıyla çok büyük tarihsel misyonu vardır. Bugün Kürt tiyatrosu yapan herkes 'Teatra Jiyana Nu' sahnesinden geçmiştir. Bu nedenle Teatra Jiyana Nu aynı zamanda bir okuldur. 'Tirsa Führer' oyunun koreografisinden tekniğe, oyuncudan yönetmene kadar hepsi Teatra Jiyana Nu atölyesinde yetişmiş olan arkadaşlardır. Okul derken bunu kastediyordum. "
Oyun, 29 Nisan saat 17.00'da Batman Sanat Tiyatrosu'nda, 14 Mayıs saat 20.00'de ise İstanbul Şişli Kent Kültür Merkezi'nde tiyatro severlerle buluşacak.
(ce/ck/dk)