JINHA

İZMİR - 12 Mart'ta İstanbul'da başlayan 14. Filmmor Kadın Filmleri Festivali, Hatay, Adana, Bodrum ve Mardin duraklarının ardından yolculuğuna İzmir Kadın Dayanışma Derneği ve Bağımsız Kadın İnisiyatifi ortaklığıyla 23-24 Nisan'da İzmir'de devam ediyor.

12-20 Mart'ta İstanbul'da başlayan 14. Filmmor Kadın Filmleri Festivali, "Kadın Dayanışması Yaşatır" diyerek İzmir Kadın Dayanışma Derneği ve Bağımsız Kadın İnisiyatifi ortaklığıyla, 12 filmlik programla 23-24 Nisan'da Dokuz Eylül Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi'nde (DESEM) gösterime devam ediyor. Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali ekibinden Melek Özman festival için, "'Kadın dayanışması yaşatır' diyerek festivali 7 şehirde 7 hafta boyunca yapıyoruz. İstanbul ve Ankara'da bombalı saldırılar yüzünden zor geçti ama devam ettik. Bu illerde moralsiz ve kaygılı günler geçirdik. Sonrasında gezici festival olmasından dolayı gittiğimiz yerler bize iyi geldi. Böyle zamanlarda birlikte olmak iyi geliyor. Festivalde genel olarak dertleşip, ağlıyoruz, paylaşıyoruz ama bir taraftan da düşlediğimiz gibi yaşamaya umudumuzu arttırıyoruz" dedi.

'Biz varız ve bir aradayız'

Festivalin İzmir ayağıyla ilgili ise "İzmir her zamanki gibi ılık" diyen Melek, "Mardin'e gittik, bir yanımız Nusaybin'deydi, Hatay'a gittik, bir yanımızda Suriye savaşı var. Artık barışın egemen olduğu bir yer yok ama barışın egemen olmadığı koşullarda da biz kadınlarla mutlu zamanlar geçirdik. Gelecekten kaygılı olduğumuz, kimsenin önünü göremediği zamanlar geçiriyoruz. Bir tek şeye sığınıyoruz; biz varız ve bir aradayız" ifadelerinde bulundu.

'Ortadoğu'dan gelen kadınlar bize güç verdi'

Bu sene festivalde çeşitli temalara yer verdiklerini, belirten Melek, İstanbul ve Ankara'daki patlamaların yaşanmasıyla ilgili, "Ortadoğu ve Kuzey Afrika filmleri gösterimi yaptık. Festivalin İstanbul ayağında bomba çok yakınımızda patladı ve Ortadoğu'dan gelen konuklarımız vardı. Sadece Avrupa'dan gelen iki kişi iptal etti, diğer konuklarımız geldiler. Dünyada maalesef hiçbir yer güvenli olmadığı için Türkiye'ye gelişler iptal edilmiyor. Mısır'dan, Lübnan'dan, İran'dan gelen kadınlar bize güç verdiler. 'Hayır, evlere çekilmeyin sokakta kalın çünkü daha militer bir rejimin gelişinin ilk adımı kadınları sokaktan çekmektir' dediler. Korkmamıza rağmen kadınlarla birlikte o günü Taksim'de geçirdik" dedi.

'Her alanda var olabilmek için mücadele ettik'

Film festivali olmanın ötesinde kadınların dertlerini, düşlerini paylaştıklarını vurgulayan Melek, "Kadınların hayatta kalma deneyimlerinden ve dirençlerinden de güç alıyoruz. Aslında kadınlar birbirlerinden uzak yaşıyorlar. İzleyicilerimiz 'Direnç bu filmin neresinde' diyerek bazı filmlerimizi eleştiriyor. Direnç filmin yapılmış olmasında diyorum. 'Uzak mı' belgeselinde YPJ'li bir kadının 'Tarihimizi bilmezsek nasıl yürüyeceğiz?' diye sormasını hiç unutmuyorum. Biz kadınlar tarihimizi bilmiyoruz, ilgilenmiyoruz. Eğitim hakkını, seçme-seçilme hakkını nasıl aldık bilmiyoruz. Bunların hiçbiri bize verilmedi, hepsini mücadele ederek aldık. Sinema yapmak için ve her alanda var olabilmek için mücadele ettik. Biz festivalde bu tarihi görünür kılmaya çalışıyoruz. Galiba tarihimizi parçalarını birleştirerek yeniden yapıyoruz" diye konuştu.

'Festival kadınlar için bir fırsat'

İzmir Kadın Dayanışma Derneği'nden Jülide Aslan ise festivalle ilgili, "Kadınlar hep sanattan, sosyal hayattan yoksun bırakıldıkları için biz de festival organizasyonuna girmek istedik. Bu 4. senemiz ve 2. seneden itibaren Bağımsız Kadın İnisiyatifi ile birlikte yürütüyoruz. Profesyonel değiliz ama yerel yönetimlerin 'kadın dostu kent' ilan ettiği İzmir'e gerçekten bu sıfatın hakkını vermek istiyoruz. Sosyal medya da ilgi büyüktü, festivale geldiğimizde de katılımın iyi olduğunu görüyoruz. Kadınlar için bir fırsat olduğunu düşünüyorum festivalin. Biz kadınlar sosyal olanaklara ulaşmakta zorluk çekiyoruz. Ekonomik bir baskı altındayız ve bu yüzden ücretsiz film gösterimlerine kadınların gelmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

Filmmor İzmir'in ardından son durağı olan Van'a gidecek.

(öö/mg)