JINHA

İSTANBUL- Önder Babat Kültür Merkezi Politik Tiyatrolar Topluluğu, tarafından Ulrike Meinhof'un hayatını anlatan 'Ulrikeyi öldüremezsiniz' oyunu seyirciler buluşuyor. Önder Babat Kültür Merkezi Koordinatörü ve oyuncu Semra Aslan,"Ulrike şahsında tüm katledilen devrimci kadınlar ile bu mücadelede şehit düşmüş insanlar için bu oyunu sahneledik" diyor.

Önder Babat Kültür Merkezi Politik Tiyatrolar Topluluğu, Kızıl Ordu Fraksiyonu'nun (RAF) kurucularından olan Alman faşizmine karşı önemli bir direniş ve örgütlülük duruşu sergileyen gazeteci Ulrike Meinhof'un hayatını anlatan 'Ulrikeyi öldüremezsiniz' adlı tek kişilik oyun hazırladı. Oyun Önder Babat Kültür Merkezi'nde sergilenecek. Ulrike'nin direnişçiliği ve ölümsüzlüğünü sahneye taşıyan kültür merkezi oyunu direnen tüm kadınlara adıyor.

Önder Babat Kültür Merkezi Koordinatörü ve oyuncu Semra Aslan, tiyatro topluluğunun bu dönem Ulrike Meinhof'un hayatını anlatan 'Ulrikeyi öldüremezsiniz' adlı tek kişilik oyunu cep sahnesinde seyirciye perdelerini açtıklarını ifade etti. Semra, "Tamamen beyaz bir ortamda 4 yıl boyunca tecrit edilen direnişçinin öyküsüdür. Yaşamdan izole edilmiş adeta kapı gıcırtısının bile olmadığı bir hücrede geçen zamanı seyirciye anlatıyor. Tamamen tecrit altında tutulan fakat yaşatılan baskılara rağmen iradesini kaybetmemiştir" diye konuştu.

'Oyunu direnen tüm kadınlar için sahneliyoruz'

Oyunun insanlarda öfke ve heyecan uyandırdığını ve devrimci kişilik bünyesinin ne kadar güçlü olduğunu bir kere daha gösterdiğini dile getiren Semra, direnen tüm kadınlara ithafen sahnelemek istediklerini söyledi. Ulrike'nin mücadeleci kişiliğine değinen Semra, "Alman faşizmine karşı direnmiş ve son dönemlerde mücadele etmiş sonunda da hücresinde ölü bulunmuştu. Ama Ulrike tüm direnişçiler gibi ölmedi" dedi.

'Direnen kadınları göstermeyi amaçlıyoruz'

Semra, "Ulrike şahsında tüm katledilen devrimci kadınlar ile bu mücadelede şehit düşmüş insanlar için bu oyunu sahneledik. Belirli periyotlarla oyunu göstermeye devam edeceğiz" diyerek oyunun devamlılığına işaret etti. "Bizler onun mücadelesini yıllar sonra sahneye taşıdık" diyen Semra, oyunlarında alanlarda, meydanlarda mücadele eden kadınları da göstermeyi amaçladıklarını belirtti.

'Faşizmin baskılarına inat sesimizi sahnelerde'

Amaçlarının toplumsal olaylara değinerek bir algı yaratmak olduğunu ifade eden Semra, "Faşizmin baskılarına inat sesimizi sahnelerden duyurabilmek için bu tarz çalışmaları özellikle tercih ediyoruz. Çünkü iktidarlar bizi fiziken katlediyor ve son süreçte bu katliamları Kürt coğrafyasında çok net görüyoruz" şeklinde konuştu.

'İrade ve beyinlerini teslim alamadılar'

Kürdistan'da direnişin kadın bedeninin teşhir edilmesine ve sokaklarda günlerce bekletilen cenazelere tanık olduklarını söyleyen Semra, "Fakat bizler biliyoruz ki hem ülkenin doğusunda hem de batısında bu mücadele devam edecek. Halkların ortak mücadelesi ile kazanım sağlayıp mutlak zafere ulaşabileceğimizin farkındayız" dedi. Gezi direnişi sırasında katledilen insanları hatırlatan Semra, "Kürt coğrafyasında her gün katliamlar devam ediyor. Fakat iradeleri ve beyinleri teslim alamadıklarını biz Türkiye halkları nezdinde gösteriyoruz" diye kaydetti.

(dek/ödk/dk)