Öykü Dilara Keskin/JINHA

ANKARA - Eşi tarafından Katledilen Zülfü Öztürk'ün ardından kadın katliamlarına dikkat çekmek amacıyla Mamaklı kadınlar, Zülfü Kadın Yaşam Korosu'nu oluşturdu. Korodaki kadınlar, "Bu koro kadın özgürlüğünün var oluş korosudur. Arkamızda büyük orkestralar yok ama tamamen kadın emeği ve dayanışmasıyla oluşturduğumuz bir korodur" dedi.

Kadınlar yaşamın her alanına kendi rengini mücadelesini katıyor. Ankara'nın Mamak ilçesindeki kadınlar da yaşamın sanat dalını oluşturdukları koroyla renklendiriyor. Halkevci kadınlar, Ankara'nın Mamak ilçesinde 4 yıl önce eşi tarafından katledilen Zülfü Öztürk şahsında kadın katliamlarına dikkat çekmek amacıyla 18 Kasım 2012'de Zülfü'nün evinin önünde olan parka "Zülfü Kadın Yaşam Parkı" adını veriyorlar. Mamaklı kadınlar parkın dışında ise Zülfü'yü yaşatmak için bir koro oluşturuyor koronun adı da parkla aynı. Koronun içinde her yaşta kadınlar yer alırken, Mamak dışında Batıkent ve Eryaman ilçelerinde de koro etkinlikleri gerçekleşiyor. Kadınlar ezgilerini genellikle Kürtçe ve Türkçe seslendirirken, şarkılar genellikle kadın mücadelesini, isyanı ve mücadeleyi konu alıyor. Koro kadın emeğini ve mücadelesini yansıtırken, Ankara'daki birçok etkinlikte sahne alıyorlar.

'Park şiddet gören kadınların özgürleşmesinin simgesidir'

Zülfü Kadın Yaşam Korosu'nda yer alan Damla Kaya, "Zülfü Mamak'ta yaşayan ve eşi tarafından şiddet gören bir arkadaşımızdı. Beyaz pantolon giydiği ve pembe telefon kullanmasından dolayı eşi Musa tarafından katledildi. Biz Zülfü'nün mücadelesinin sürmesi için mahkemeyi takip ettik ve katil eşi müebbet hapis cezası aldı" diyerek, Zülfü'nün hikayesine değindi. Zülfü'nün adını yaşatmak için ilk olarak parka isim verdiklerini anlatan Damla, "Zülfü'nün adını verdiğimiz park aslında Mamak'ta şiddet gören kadınların özgürleşmesinin simgesidir" dedi.

'Kadınların özgürlüğü için şarkılar söylüyoruz'

Halkevci Kadınlar olarak Zülfü'nün adını yaşatmak istediklerini vurgulayan Damla, "Koromuzun adını da o yüzden Zülfü'nün adını verdik. Biz kadının özgürlüğü için şarkılar söylüyoruz. Kadınların eşitliği için söylüyoruz" diye kaydetti. Mamak'ta bulunan tüm kadınları özgürlüğe ve eşitliğe sahip çıkmaya çağıran Damla, "Bu koro kadın özgürlüğünün var oluş korosudur. Bu yüzden bütün kadınları bekliyoruz" dedi. Korodaki kadın sayısının sürekli olarak değişiklik gösterdiğini ifade eden Damla, koro çalışmalarının Mamak'ta bulunan Ethem Sarısülük Kütüphanesi'nde veya Halkevleri Mamak Şubesi'nde düzenlendiğini dile getirdi. Kendi belirledikleri şarkıyla koro çalışmasının yapıldığını aktaran Damla, koro çalışmalarını da hafta sonu yaptıklarını belirtti. "Arkamızda büyük orkestralar yok tamamen kadın emeği ve dayanışmasıyla oluşturduğumuz bir koro" diyen Damla, koronun mahalle ve kadın etkinliklerinde sahne aldıklarını belirtti.

'Koroyla kendime güvenim arttı'

Koro'da yer alan Sultan Ertürk ise, koronun başından beri yer aldığını belirtti. Koronun ilk başlarında daha küçük bir topluluk olduklarını fakat koronun duyulmasıyla beraber ilginin arttığını söyleyen Sultan, "Kadınlar koro içinde olmaktan büyük zevk alıyorlar. Ben koroya başlamadan önce tek başıma türkü söyleyemezdim. Bir şarkıya üçüncü dördüncü kişi olarak katılırdım, ama şimdi şarkılara eşlik ederken rahatım. Kendime güvenim arttı bu benim için bir kazanımdır" diye koronun kendine kattıklarını anlattı.

'Koro kadınlar için bir ışık oldu'

Koro sayesinde kadınların yaşamlarında da değişikliklerin olduğuna dikkat çeken Sultan, "Bu koroya gelen kadınlar da ayrıca kadına yönelik şiddet konusunda da aydınlamalar oldu. Koro kadınlar için bir ışık oldu. Koroya gelen kadınların çocukları varsa onlarla da başka arkadaşlar ilgileniyor" diye belirtti. Koro da kendisini daha hissettiğini iade eden Sultan, "Koro kadınları güçlendiriyor. Koroya dahi hiç olumsuz tepki almadık yoğun bir ilgi gösteriliyor. Kadınlar hangi alanda iyi hissediyorsa, o alanda kadınlar çalışsın. Kendilerini faaliyet gösterirken iyi hissedeceklerdir. Kadınlar bu çalışmalarda birey olduklarını fark edeceklerdir" şeklinde konuştu.

(mg)