JINHA

İSTANBUL - MKM'li sanatçılar barış bildirisi yayınladıkları için siyasi iktidarın linçine maruz kalan akademisyenler destek için aynı isimle imza kampanyası başlattı.

Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçıları akademisyenlerin "Bu suça ortak olmayacağız" başlığı ile başlattıkları imza kampanyasına destek olmak amacıyla kendileri de aynı şiarla bir imza kampanyası başlattı. MKM sanatçıları hem imza kampanyalarını kamuoyuna duyurmak hem de Kürdistan'da yaşanan saldırıları kınamak için MKM binasında basın açıklaması düzenledi. Açıklama da konuşan Sanatçı Pınar Aydınlar, Türkiye, Kürdistan ve sürgünde yaşayan sanatçılar olarak; Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin çağrısının arkasında olduklarını söyledi.

'Faşizme karşı direniş meşrudur'

Faşizan uygulamaların düşünce ifade özgürlüğünü engelleme ve Kürdistan ve Kürt halkı üzerinde geliştirilen katliam yıkımı örtme, gizleme girişimi olduğuna dikkat çeken Pınar, "Özelde Sur, Cizre, Silopi ve Kürdistan'ın genelinde ayları aşan sıkıyönetim uygulamaları, sokak ortasındaki infazlar, çocuk ve kadın katliamları, toplu göçertme, kentleri insansızlaştırma politikaları faşizmin ta kendisi olduğu gibi ona karşı direnişi de meşru hale getirmektedir" diye konuştu.

'Hizmetin gitmediği yerde devlet yoktur'

Pınar, zulme karşı, mazlumun tarihsel haklılığıyla karşılık vermenin ahlaki ve vicdani bir sorumluluk olduğunun altını çizerek, "Yüz binlerce yurttaşın yaşadığı kentlerin kuşatıldığı, insanların en temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için beyaz bayrak açtığı, beyaz bayrak açan yaşlı, kadın ve çocukların vurularak öldürüldüğü, devletin adalet, eğitim, sağlık hizmeti götürmediği şehirlerin olduğu yerde demokratik sosyal hukuk devleti yoktur" dedi.

'Linç kültürü hakikati gizlemeye ve yok etmeye yöneliktir'

Haklının, doğrunun, mazlumun yanında saf tutan, demokratik, özgür, eşit, adil bir dünya ve toplum için mücadele eden halkların, bilim insanlarının, aydınların, sanatçıların, tutuklanamayacağını gözaltına alınamayacağını ve yargılanamayacağını vurgulayan Pınar, "Demokratik bir toplumun gereği olan 'düşünce ve ifade özgürlüğünün'' statik güç odakları tarafından temel hukuk normları ihlal edilerek, linç kültürü ile yok edilmeye çalışılması hakikati gizlemeye ve barışı yok etmeye yönelik çabalardır" şeklinde konuştu.

Ardından imzaya açılan metini 645 sanatçı imzaladı.

(sg-ce/fk)