Eylül Cansın anısına kadrajdan görünürlük hikayeleri…
09:01
JINHA
İSTANBUL- ''Trans Misafirhanesi'' adlı fotoğraf çalışmasını sanatseverlerle buluşturan Damla Atak, LGBTİ bireylerin yaşadığı hukuki, siyasi, sosyal ayrımcılığı görünür kılmayı amaçladığını söyledi.
Karaköy Galata Fotoğraf Hanesi Fotoğraf Akademisinin bu yıl 2.'sini düzenlediği Belgesel Fotoğraf Sergisi "Kimlikler" konu başlığı ile sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor. Damla Atak'ın ''Trans Misafirhanesi'' adlı çalışması da sergideki yerini aldı. Damla'nın çalışması İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği tarafından kurulan 'Trans Misafirhanesi'' ni konu ediyor. 1 yıl boyunca proje üzerinde çalışan Damla, projesini ise 4 Ocak 2015 tarihinde maruz kaldığı ayrımcılığa dayanamayarak hayatına son veren Eylül Cansın'a ithaf ettiğini belirtti. Çalışmasını sinevizyon gösterimi şeklinde fotoğraf severlerle buluşturan Damla, "Amacım LGBTİ bireylerin görünürlüklerini topluma biraz daha yansıtabilmekti, bu proje amacına ulaştıysa ne mutlu'' dedi.
'Trans Misafirhanesi çünkü…'
Damla'nın fotoğraf sergisine ismini verdiği ve çalışmasına konu edindiği Trans Misafirhanesi ise, İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği tarafından, LGBTİ bireylerin yaşadığı sorunlara karşı verdiği siyasi ve hukuki mücadelenin yetersiz kaldığını fark edilmesi üzerine, 2012 yılında maddi zorluk yaşayan, sağlık durumu kötü ve kalacak bir yeri olmayan transeksüellere, eşcinsellere ve savaş mağduru LGBTİ mültecilere ev sahipliği yapması amacıyla kuruldu. Damla'nın bu projeyi yapma kararı ve misafirhanenin kurulma aşaması paralellik gösterdiği için projenin adı da ''Trans Misafirhanesi' oldu.
'Yaşam şartları birazcık daha iyileşmiş durumda'
Fotoğraf çalışmasına ilk başladığında misafirhanenin daha yeni yeni kurulmaya başladığını ve hiç kimsenin böyle bir yerden haberi olmadığını dile getiren Damla, "Sadece sivil toplum kuruluşları ve dışarıdan gelen yardımlarla ayakta kalmaya çalışan bir kurumdu. Kurumun durumu çok kötüydü ilk zamanlarda. Bizim de yaptığımız bu tür küçük projelerle ve bir takım panellerle Trans Misafirhanesi'nin ismi giderek duyulmaya başlandı. Sonrasında ufak tefek, bireysel yardımlar gelmeye başladı. Şu anda orda kalan LGBTİ bireylerin yaşam şartları birazcık daha iyileşmiş durumda'' dedi.
'Sosyal haklardan faydalanamıyorlar'
''Orayı barınak edinen LGBTİ bireylerin psikolojik sorunları var, çoğunun sağlık problemleri var" diyerek sözlerine devam eden Damla, "Bu konuda insanların desteklerine ihtiyaçları var. Çünkü biliyorsunuz ki LGBTİ bireylerin toplum içerisinde görünürlükleri çok kısıtlı olduğu için çalışama şartları da çok kısıtlı oluyor. Sigortalarının olmamasından dolayı sağlık problemleri olmalarına rağmen sosyal haklardan faydalanamıyorlar'' vurgusunu yaptı.
'Mağduriyetliğin bitmediği addır LGBTİ olmak'
Türkiye'ye Suriye'deki iç savaştan dolayı sığınmacı olarak gelen birçok insan arasında LGBTİ mültecilerin de olduğunu söyleyen Damla, "Trans Misafirhanesi bu mülteci LGBTİ bireylere de dönüşümlü olarak ev sahipliği yapıyor" dedi. Damla, Trans Misafirhanesi'nde kalan mülteci LGBTİ bireyler ile ilgili olarak , '' Savaş mağduru, savaştan kaçıp gelmiş, orda bir takım işkencelere maruz kalmış LGBTİ bireyler bunlar. Onlar da bir şekilde Trans Misafirhanesi'nde hayata tutunmaya çalışıyorlar'' sözlerini aktardı.
'Çoğu zaman tıkandım….'
Projenin hayata geçiriliş aşamasının kendisi için çok kolay olmadığını söyleyen Damla, "Bir yandan fotoğraf çekerken bir yandan da insan olmanın verdiği bir takım özelliklerden dolayı çoğu zaman tıkandığım yerler oldu. Fotoğraf çekmenin yanı sıra onlara yardımcı olmaya çalıştım. Görünürlüklerini topluma biraz daha yansıtabilmekti amacım, bu proje amacına ulaştıysa ne mutlu' dedi.
(ml-öç/fk)