JINHA

ANKARA - Anadolu’da yaşanan acı ve karanlık dönem, bir Ermeni ailesinin yitik geçmişine tanıklıkla ışık buluyor. “Dildilian Kardeşlerin Objektifinden” sergisinde, Osmanlı enkazının altında ezilen, yok sayılan ve can cekişen bir toplumun öyküsü hayat buluyor.

Anadolu’da 1872-1923 yılları arasında yaşanan karanlık bir döneme ışık tutan pek çok tanıklığı da kendi karanlığına hapsetmişti. Dönemin ve sonraki kuşaklardaki tanıklarının hayat hikayesi sözlü tarihle korunsa da görsel bir hafızaya kolay şekilde ulaşılamıyordu. Yaşamını Sivas, Merzifon ve Samsun yöresinde fotoğrafçılık yaparak sürdüren Dildilian ailesi ise kendisi öyküsünü görsel hafızayla korumayı başardı.

Dildilian ailesi, Ankara’da açtıkları “Bir Ermeni Ailesinin Yitik Geçmişine Tanıklıklar: Dildilian Kardeşlerin Objektifinden” sergisi ile yalnızca kendi geçmişine değil, dönemin geçmişine de ışık tuttu. Fotoğrafları toplayan ve Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde sergiyi açan ailenin torunu Armen Tsolag. Yalnızca fotoğrafları toplayıp sergi açmakla kalmayan Armen, Anadolu'da ailenin kaldığı yerlere giderek zaman yolculuğuna da çıktığını söylüyor.

Bu sergide, yaşamını Anadolu’da fotoğrafçılık yaparak sürdüren Dildilian ailesinin öyküsü konu ediliyor. Öykünün arka planında, dünyayı yerle bir eden bir savaş ve enkaza doğru giden Osmanlı İmparatorluğu var. Öykünün merkezinde ise bu enkazın altında ezilen, yok sayılan, can cekişen bir toplum var. Sergi, Ermenilerin o dönemde eğitim, kültür, ticaret alanında kaydettikleri kazanımları ve yaşamlarını anlatıyor. Her fotoğrafın altında bulunan el yazısı mektuplar döneme tanıklık ediyor.

Çağdaş Sanatlar Merkezinde açılan sergi yoğun ilgiyle karşılanırken, ailenin arşivindeki fotoğraf sayısı 1000'i geçiyor.

(he/sy)