JINHA

İSTANBUL - 12 Eylül 1980 darbesinde gözaltında kaybedilenlerin annelerinin çocuklarını arayışını anlatan "12 Eylül Anneleri" belgesel filminin yönetmenlerinden Sevim Erdem, filmde 12 Eylül annelerinin tanık olduğu olayları anlattıklarını söyleyerek, "İçerideki baskı, şiddet, işkence ve zulme karşı devrimciler direnirken kapıda da anneler direniyor ve bu mücadele onları ortaklaştırıyor" dedi.

Doliche Film Ekibi'nin 8 senedir üzerinde çalıştığı "12 Eylül Anneleri" adlı belgesel film, 12 Eylül'de vizyona girdi. Filmin üç yönetmeninden ve 12 Eylül'de cezaevinde kalmış biri olan Sevim Erdem ile film üzerine konuştuk. Sevim, filmin Doliche film ekibi tarafından yapıldığını ve Doliche film ekibinin ise çoğunlukla 12 Eylül'de cezaevinde kalmış kişiler olduğunu belirtti.

'Annelerin yaşadıkları tarihi belgedir'

Sevim, filmi oluşturmada ki amaçlarından bahsederek şöyle dedi: "Cezaevinde kalan ve darbe işkencelerini yaşamış olan insanların düşlerinde, dışarıya çıktıklarında yaşadıklarını anlatmak için bir şeyler yapmak var. Biz de bu amaçla bir araya geldik. Öncelikle 12 Eylül için araştırma yaptık. Projeye başlamadan önce ise annelerden görüş almak istedik. Çünkü anneler yaşlandı ve ölmekteler. Anıları ile gidiyorlar. Oysa yaşadıkları tarihi belgedir. Bunu kayda düşmek lazım."

'Bu üç bileşen olmasaydı bu film olmazdı'

Filmin üç ana temel ile ortaya çıktığını belirten Sevim, "İlk temel olarak hiçbir kurum ve kuruluştan destek almadan gönüllü olarak başladık. İkinci temeli değerlendirirken ise çevremizin ve annelerin çevrelerinin mutfaklarından kısıp oluşturdukları bütçelerinden destek sağladık. Üçüncü ve en önemli temel de annelere ulaşımı sağlayan yerellerden insanlardı. İşte bu üç bileşen olmasaydı bu film olmazdı. Toplam 300 görüşme yaptık. Bunlardan 116 tanesi anneydi. 57 tane anne filmde yer aldı. 116'sı da bir kitap olarak çıktı" şeklinde konuştu.

'Bu film anneleri anlatıyor'

"Bu film ne demek istiyor" sorusuna cevap veren Sevim, "Bence bu filmi anneler kendileri söylüyorlar. Önce hiçbir şeyden haberi olmayan, çocuğunun devrimci olduğunu bilmeyen, karakol, mahkeme nedir bilmeyen annelerin bir gün bir sebeple ya evinden çocuğu alınıyor gözlerinin önünde ya sokaktan alınıyor, ertesi günü duyuyor ya da çok sonra duyuyor. Nerede bulurum derdine düşüyor" dedi.

'Devrimciler içeride direnirken anneler kapıda direniyor'

12 Eylül sürecinde gözaltına alınan ve tutuklananların annelerinin süreç içerisinde kendilerini yalnız hissederken kendisi gibi annelerle tanıştığını ifade eden Sevim, "Cezaevine geçme şansı olmuş olan devrimcilerin kapıda anneleri görüşme mücadelesi veriyor. İçerideki baskı, şiddet, işkence, zulme karşı devrimciler direnirken kapıda da anneler direniyor ve bu mücadele onları ortaklaştırıyor. Bir şey yapmamız gerekir diyor ve İnsan Hakları Derneği'nin kurucuları oluyorlar. Bugün İnsan Hakları Derneği, Cumartesi Anneleri, Barış Anneleri gibi anneler mücadelelerine devam ediyorlar" ifadelerini kullandı.

(en-cm/dk/mg)