Birgül Açıkyıldız Şengül Ezidiler'in romanını yazdı
09:00
JINHA
MÊRDÎN- "Ezidiler" adlı romanını yayımlayan Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Birgül Açıkyıldız Şengül, 8 yıl boyunca saha, arşiv ve belge çalışması sonunda hazırladığı romanında kadınları da anlatıyor. Kitap Ezidiler'in günlük yaşamlarından, inançlarına, tarih ve kültürlerine kadar geniş bilgiler içeriyor.
Tarihleri boyunca 72 katliamla karşı karşıya kalan Ezidiler, yaşadıkları toprakları da inançlarını da terk etmeden bugüne kadar gelebildi. Unutulmaya yüz tutmuş Ezidileri hatırlatan ise yeni bir katliamla karşı karşıya kalmaları oldu. DAİŞ çeteleri tarafından katliama maruz kalan Ezidiler'den binlercesi göç etmek zorunda kaldı. Kadınlar kaçırılarak çetelerin her türlü şiddetine maruz kaldı. Prof. Dr. Birgül Açıkyıldız Şengül, Ezidiler konulu doktora tezine dayanarak "Ezidiler" adlı romanını yazdı. Birgül Açıkyıldız'ın romanı, Ezidiler'in kültürünü, tarihin görmezden gelinen ve neredeyse yok sayılan inanç sistemini anlatıyor.
'8 yıl alan çalışması yaptım'
Artuklu Üniversitesi'nde Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi olan Birgül Açıkyıldız, Fransa'da doktora tezini yapmaya başladığında Kürt sanatı üzerine çalışma yapmaya karar verdiğini söyledi. Ezidi inancının mimariye nasıl yansıdığını görmek için Ezidi mimarisi üzerine bir çalışma yapmaya karar verdiğini belirten Birgül, 8 yıl farklı ülkelerde kütüphane çalışması, arşiv çalışması ve Kürdistan'ın çeşitli bölgelerinde alan çalışması yaparak böyle bir kitap hazırladığını ifade etti.
Birgül, alan çalışmalarını yaparken Ezidilerin günlük yaşamlarını, tarihlerini ve kadın erkek ilişkilerini gözlemleme şansının da olduğunu söyledi. Rojava'da yaşayan Ezidiler'in kadın erkek ilişkilerinde daha rahat olduklarını belirten Birgül, Irak Kürdistan'ındaki Ezidi kadınlarının daha çok ev içi ile sınırlı olduğunu kaydetti. Ezidiler'in nüfuslarının azalmasını önlemek için çok sayıda çocuk dünyaya getirdiklerini ifade eden Birgül, "Bu da doğal olarak Ezidi kadınlarını annelik ve evle sınırlayan bir konuma sokmaktadır" dedi.
'Benimle köy çalışmalarına gelenlerin hepsi erkekti'
Alan çalışmalarını Güney Kürdistan'da Ezidilerin inanç merkezi Şeyhan ve Şengal'de yaptığını belirten Birgül, çalışmalarını yaparken tek başına Ezidi şehir ve köylerine gitmediğini genellikle Duhok ve Şengal'de yaşayan belli başlı akademisyenlerin aracığıyla çalışmalarını yürüttüğünü dile getirdi. Kendisiyle köy çalışmalarına gelen akademisyenlerin ve korumalarının hepsinin erkek olduğunu bu durumun da kadınlarla ilişki kurmasına engel teşkil ettiğini söyleyen Birgül, "Ezidilik'te bir eve erkeklerle birlikte gidildiği zaman o evde yaşayan kadınlar eve girmiyorlar. O yüzden kadınlarla fazla iletişimimin olmadığını söylemem daha doğru olur ama evlerinde zaman geçirdiğim ailelerde tabi ki de kadınlarıyla çok daha iyi ilişkiler kurabilme şansım da oldu" ifadelerinde bulundu.
'Beni en çok etkileyen kitabın oluşum biçimiydi'
Birgül, kitabının tüm sayfalarında bir emek olduğunu, yıllarca çalışarak ortaya çıkardığını belirterek, kendisini en çok etkileyen kısmının ise kitabın oluşum biçimi olduğunu söyledi. "Çok heyecanlı, inanılmaz maceralar, seyahatler sonucunda Ezidilerin yaşadıkları bölgelere ulaşıp, köy ve evlerine kadar gidip onlarla çalışmalar yaptım, görüşmeler yaptım, mimari eserlerini fotoğraflarını çektim, insanları fotoğrafladım. Böyle bir şekilde bir çalışma ortaya çıktı" diyen Birgül, okuyucuların da kendisi kadar kitabı okurken keyif alabileceklerini belirtti.
'Umarım farkına varmayı öğreniriz'
Birgül son olarak, 5 binin üzerinde Ezidi kadının DAİŞ çeteleri tarafından kaçırılıp satılmasını, katliamları hatırlatarak, "Umarım insanlar bunca acıdan bunca yanlıştan ders alırlar ve birbirlerinin din farkına, millet farkına bakmadan insanca yaşamayı öğrenirler diye temenni ediyorum" ifadelerinde bulundu.
(rk/gc/fk)