Şair Kejal: Şiirlerimle şiddete karşı mücadele ediyorum
09:04
Newroz Dijwar/JINHA
KERKÜK - Şiirlerinde daha çok kadın ve çocukları tema olarak alan Kerküklü Şair Kejal Mecid Abdurrahman, "Kerküklü kadınların birlikte oturup şiir okuyacağı ya da dinleyeceği bir yer yok. Burada kadınlar güven içinde yaşamıyorlar" diyor. Eril iktidarın kadınlara alan tanımadığını belirten Kejal, yazdığı şiirlerle erkek eğemen sistemin şiddetine karşı mücadele yürüttüğünü söylüyor.
Küçük yaşlarda şiir yazmaya başlayan Kerküklü Şair Kejal Mecid Abdurrahman, Kerkük'te kadın şair olmanın zorluklarını değerlendirdi. Yazmış olduğu şiirlerinde kadınların yaşadığı acıları ve erkek egemenliğinin kadınlar üzerindeki baskını konu edindiğini dile getiren Kejal, "Kerküklü kadınların maruz kaldığı şiddet devam ediyor ve gün geçtikçe ağırlaşıyor. Özellikle de Germiyan bölgesinde kadın ölümleri fazlalaşmış. Ben bir kadın şair olarak Kerküklü kadınların maruz kaldığı şiddete şiirlerimle karşı çıkıyorum, şiirlerimle, kadın şiddetine karşı mücadele ediyorum" diye konuştu.
'Sırf kadınım diye erkeklerin tepkisiyle karşılaştım'
Erkek egemen zihniyetin baskıcı tutumundan kaynaklı Kerküklü kadınların yaşamın her alanında zorlandığını vurgulayan Kejal, Kerkük'te şair kadınların parmak sayısını geçmediğini belirterek bunun nedeninin ise erkek aklının baskısı olduğunu vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti: "Şair olduğumdan dolayı birçok erkek hatta kadının tepsiyle karşılaştım. Bana bir kadının şiir okumasının ayıp olduğunu söylüyorlar. Erkek zihniyeti kadının şiir yazmasını, okumasını ayıpsamış. Birçok festivale katıldım şiir okudum. Fakat katıldığım birçok programda genelde ben tek kadın oluyorum. Mesela Kerkük'te katıldığım bir programda 17 kişiden sadece ben kadındım. Kerkük'te yaşayan kadın şairler parmak sayısını geçmiyor. Oysaki ben inanıyorum ki şu anda Kerkük'te yüzlerce kadın şairler vardır. Fakat toplumsal baskıdan dolayı kendilerini açığa çıkarmıyorlar."
'Şiir benim için yaşamın soluğu'
Şiiri kendisi için yaşamın soluğu olarak tanımlayan Kejal, şairlere karşı toplumsal algının değişmesi gerektiğini kaydetti. Kejal, "Bir şiirimde şiirin kızı olduğumu söylüyorum. Şiirin ben, benim de şiir olduğunu hissediyorum. Şiir benim için yaşamın soluğu. Fakat toplumumuz şairlerin deli olduğunu düşünüyor. Bir radyo programına katılmıştım. Bana ilk sorduğu soru şairlerin deli olduğu söyleniyor bunu nasıl görüyorsunuz olmuştu. Ben de hayır şairler deli değildir. Burada şairler adına kütüphaneler açılmış. İsimleri önemli yerlere verilmiş, bu algının şairlerin farklı duruşlarından kaynaklandığını ifade ettim" şeklinde konuştu.
'Kadın şiirden naziktir'
Kadın doğasının şiir yazmaya daha yakın olduğunu ifade eden Kejal, "Kadının yaşadığı bazı duygular erkekte yok. Şiir benim için o kadar nazik lakin kadın şiirden de naziktir. Büyük Allah onu öyle yarattı. Dünyadaki en narin varlıktır kadın. Düşünceleri ve algısı da öyledir onun için ben de kadının şiirden daha nazik olduğunu düşünüyorum. Bu sebepten kadın şiirden naziktir diyorum" dedi. Her bir şiirini ağlayarak yazdığını dile getiren Kejal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ağlayarak yazmadığım şiirlerim yoktur. Gözyaşı dökmeden şiir yazamıyorum. Belki de gözyaşlarımda süzülen acılardır bana şiir yazdıran."
"Babam kalemimi kırsa da şiir yazmaya devam ediyorum"
Şiir yazmaya başladığında babasının onu desteklemediğini annesinin ise her zaman yanında olduğunu söyleyen Kejal, şimdiye kadar şiir yazabiliyor olmasını annesine borçlu olduğunu ifade etti. Kejal, "1991 yılında babam beni okuldan aldı. İlkokulu yeni bitirmiştim. Babam okula gitmemi istemedi. Kalemimi kırdı. Okulu bıraktıktan sonra da şiir yazmaya başladım. Hatta yazdığım şiirlerin çoğu okulu bıraktıktan sonra oldu. Babam şimdi de kadınların şiir yazmasını ayıp olarak görüyor. Fakat annem beni her zaman destekledi" dedi.
'Kadınların toplanıp şiir okuyacağı yerler yok'
Kerkük'te kadınların bir araya gelip şiir okuyup, tartışacağı bir yerin olmadığına dikkat çekerek, kadınların bu konuda mücadele vermesi gerektiğini kaydetti. Kejal, "Şuana kadar Kerkük'te kadınların toplanıp birlikte şiir okuyabileceği ya da yazabileceği bir yer yok. Kadınların bu konuda mücadele etmesi çok önemli. Özellikle de şair olmak isteyen genç kadınlar mücadele etmelidirler" dedi.
Şairlerin kolay yetişmediğini dile getiren Kejal anne ve babalara da şu çağrıyı yaptı: "Anne ve babalar da çocuklarının kalemini kırmamalıdırlar. Değerli ve önemli gördüğüm bir söz var. Şair sanatçısının en güzelidir deniliyor. Şiir yazmak isteyen insanlar kolay kolay yetişmiyor. Bu insanlara değer vermeliyiz, önem vermeliyiz."
Kejal Mecid Abdurrahman kimdir?
Genç yaşlarda şiir yazmaya başlayan Kejal, 1980 'de Kifri'de dünyaya geldi. Aynı zamanda gazeteci olan Kejal, birçok dergi ve gazeteye şiir ve makale yazıyor. Ressam olan eşinden büyük destek aldığını belirten Kejal'in Rönesans ve Ronakbir adında da iki çocuğu var. Şairin ilk kitabı olan 'Şew le min diçe, min şew naçim' kitabı matbaada basılmayı bekliyor. Halen Kerkük'te yaşamını sürdüren Kejal, erkek aklına karşı şiir yazmaya devam ediyor.
(zd/fk)